Belucistanlı aktivist: Bu bir kimlik, ekonomi ve temel hak mücadelesi 2025-08-18 09:04:16     Melek Avcı    ANKARA - İran'ın toprakları içerisinde yer alan Belucistan’da yaşayan İnsan Hakları Aktivisti Fariba Borhanzahi, “Kürt kadınların direnişi, Beluc kadınlar üzerinde büyük bir etki bırakmış ve onlara ilham vermiştir. Ancak Beluc kadınların karşılaştığı sorunlar çok katmanlı. Bu mücadele, sadece bir toplumsal eşitlik mücadelesi değil, aynı zamanda kimlik, ekonomi ve temel haklara erişim mücadelesidir” dedi.    1 Temmuz 2025’te İran'ın Sistan ve Belucistan eyaletindeki Gonich köyüne yapılan hükümetin askeri saldırısında iki kadın hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı ve en az 50 kişi gözaltına alındı. İnsan hakları örgütleri, bu operasyonu genişleyen devlet desteğiyle yürütülen ırkçı baskının bir parçası olduğunu söyledi.  Saldırılanın yanı sıra Sistan-Belucistan, ülkenin en fazla kuraklık yaşayan bölgelerinden biri. Su kaynakları kuruyor, köyler terk edilmeye zorlanılıyor. Su dağıtımı çoğunlukla IRGC’ye bağlı kurumlar tarafından kontrol edilirken, yerel halkın ekonomik ve tarımsal faaliyetleri ciddi şekilde zarar görüyor. Özellikle 2022 yılında başlayan "Jin jiyan azadî" protestoları sonrasında Beluc ve Kürt halkı orantısız bir şiddet ve baskıya maruz kaldı. Gözaltılar, taciz, işkence, tecavüz, idamlar Birleşmiş Milletlerin raporlarına ağır ihlaller yansıdı.    İran  toprakları içerisinde yer alan Belucistan’da yaşayan İnsan Hakları Aktivisti ve Balochistan Human Rights Group (BHRG) üyesi  Fariba Borhanzahi, Beluc kadınların yaşamlarını, baskı ve direniş hallerini anlattı.    “Beluc kadın olmak, sadece Beluc kimliğini taşımakla kalmayıp aynı zamanda iki katmanlı bir ayrımcılıkla yüzleşmek anlamı taşır.”   *Beluc kimliğiniz sizin için ne ifade ediyor? Kadın olmak bu kimliğinize nasıl ekleniyor?   Beluc kimliği, atalarımdan gelen bir geçmişe, dile, kültüre, gelenek-göreneklere ve özel inanç sistemine sahip olmak anlamına geliyor. Tüm bunlar, Beluc kadınların yaşam biçiminin şekillenmesinde önemli bir rol oynar. Tarihimizde Beluc kadınlar her zaman erkeklerin yanında, siyasette, ekonomide ve toplumsal alanda aktif roller üstlenmiştir. Savaşlarda dahi erkeklerle birlikte ortak savaşmışlardır; kadınlar geri planda kalmamış, aksine son derece güçlü, yetkin ve Beluc toplumu tarafından saygı gören bireyler olmuşlardır! Ancak İran’da bu kimlik, siyasi ve kültürel baskılarla ağır biçimde bastırılıyor. Beluc kadın olmak, sadece Beluc kimliğini taşımakla kalmayıp aynı zamanda iki katmanlı bir ayrımcılıkla yüzleşmek anlamı taşır. Hem yerel ataerkil yapılar hem de devletin ayrımcı politikaları tarafından dışlanmak ve bastırılmak demektir. Belucların yanında olmak dahi hem yerel ataerkil yapılardan hem de ayrımcı hükümet politikalarından kaynaklanan çifte ayrımcılığa maruz kalmak anlamına gelir.    “Belucistan’da kadınlar, erkek egemen ve dini baskının hâkim olduğu bir toplumda yaşıyor. Kadınlar ağır baskı ve sindirme politikalarıyla susturuluyor, görünmez kılınıyor.”   *İran’da Beluc bir kadın olmak, İran hükümetinin baskıcı ve ataerkil sistemi içerisinde size nasıl bir yaşam deneyimi sunuyor?   Ben bir Beluc kadın olarak kendimi hep ikinci, hatta üçüncü sınıf bir vatandaş olarak hissettim. İran’da kadınlar halihazırda zaten ikinci sınıf vatandaş muamelesi görüyor. Beluc halkı da kimlikleri birçok alanda sistematik ayrımcılığa uğradığı için aynı şekilde katmanlı olanak dışlanıyor. Bu durumda, Beluc bir kadın olmak çok katmanlı bir ayrımcılıkla yüzleşmek demek. Hem kadın olduğum için, hem Beluc olduğum için, hem de Beluc kadın olduğum için. Bunların hepsi birbirine ekleniyor. Bu durum, Beluc kadınlarının toplumda ve sistemin içinde daha da geride bırakılmasına yol açıyor. Belucistan’da kadınlar, erkek egemen ve dini baskının hâkim olduğu bir toplumda yaşıyor. Kadınlar ağır baskı ve sindirme politikalarıyla susturuluyor, görünmez kılınıyor. Seslerini duyurmaları engelleniyor ve yaşamları sürekli olarak kısıtlanarak baskı altında tutuluyor. Ataerkil ve dini sistem nedeniyle ağır baskı ve zulümle karşı karşıya bırakılıyoruz ve sesleri susturulup görmezden geliniyor.   “Beluc kadınlar üniversite diploması almış olsalar bile, işe alımlarda ayrımcılıkla karşı karşıya kalmakta. Pek çok yetenekli mezun ayrımcılık nedeniyle işsiz kalıyor.”   *Sistemin kadınları toplumun dışına ittiğini biliyoruz. Peki Beluc kadınlar neler yaşıyor, eğitim olanaklarına erişimleri ne durumda? İran’da üniversiteye ya da mesleki eğitime ulaşmasında hangi engeller var?   Belucistan’da eğitimden mahrum kalan öğrenci sayısı oldukça fazla. Ve ne yazık ki bu öğrencilerin çoğunluğunu kız çocukları ve kadınlar oluşturuyor. Pek çok Beluci çocuk, doğum belgesine- nüfus cüzdanına dahi sahip olmadığından, eğitim hizmetlerinden yararlanamıyor. Bu vatandaşlık yoksunluğu, yapısal otoriterliği derinleştirerek eğitimde marjinalleşmeye de yol açıyor. Beluc kadınlar üniversite diploması almış olsalar bile, işe alımlarda ayrımcılıkla karşı karşıya kalmakta. Pek çok yetenekli mezun, resmi ve gayri resmî ayrımcılık nedeniyle işsiz kalıyor. Bu durum, ailelerin kız çocuklarının eğitimine yatırım yapma motivasyonunu da düşürmektedir. ‘Nasıl olsa işe almayacaklar’ diye düşünmeye itiliyorlar. Beluçistan’ın yoksul bölgelerinde kadınlara yönelik resmi mesleki ve teknik eğitim programları da oldukça sınırlıdır.   “Çoğu zaman Beluc kadınları düşük gelirli ve güvencesiz olan gayriresmî ya da ev içi işlerle yetinmek zorunda kalıyorlar.”   *İş olanakları sınırlandırılırken, bu durumda Beluc kadınlarının ekonomik bağımsızlığı için imkanlar yok diyebilir miyiz?     Evet. Beluc kadınları, el sanatları, yerel tarım ve küçük ölçekli ticaret gibi alanlarda birçok potansiyel ve yeteneğe sahip olmalarına rağmen, ekonomik bağımsızlıklarının önünde ciddi engeller var. Pek çok kadın, erkeklerin katledilmesi, idam edilmesi ya da çalışmak için başka yerlere göç ettirilmesi nedeniyle ailelerinin geçimini tek başına sağlamak zorunda kalıyor. Ekonomik altyapıların yetersizliği, yüksek işsizlik oranı ve kadına biçilen geleneksel roller, kadınlar için ekonomik fırsatları oldukça kısıtlamaktadır. Çoğu zaman Beluc kadınları düşük gelirli ve güvencesiz olan gayri resmî ya da ev içi işlerle yetinmek zorunda kalıyorlar. Hükümet ise kadınlara yönelik herhangi bir destek sunmuyor. Kadınları desteklemiyorlar.    “Beluc kadınlar ciddi insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya. Bunlar arasında; kaliteli eğitime erişimden mahrum bırakılma, zorla ve erken yaşta evlilikler, ev içi ve toplumsal şiddet…”   *Beluc kadınları siyasete katılabiliyor mu? Örneğin yerel yönetimlerde ya da toplumsal hareketlerde sesleri duyuluyor mu? Beluc kadınların karşılaştığı en temel insan hakları ihlalleri nelerdir?    İran'da Beluc kadınların siyasete katılımı mümkün değil; çünkü İran İslam Cumhuriyeti, kadın düşmanı, erkek egemen ve ideolojik bir rejim. Bu sistemde Sünni bir Beluc kadının toplumsal ya da siyasal bir rol üstlenmesine izin verilmemektedir. Ancak ülke dışında, birçok Beluç kadın, aktivist olarak faaliyet yürütüyor. Örneğin, BAE’de İleri Bilimler Bakanı, Uzay Ajansı Başkanı ve Mars misyonu başkan yardımcısı olarak görev yapan Sare Amiri gibi birçok kadın Beluç asıllıdır. Göç eden birçok Beluç kadın, yaşadıkları ülkelerde siyasi faaliyetlerde bulunabilmiştir. Fakat İran’da bu kadınlar sistemli biçimde dışlanmakta ve tamamen siyasetin dışına itilmektedir. İran’da Beluc kadınlar ciddi insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya. Bunlar arasında kaliteli eğitime ve eşit imkânlara erişimden mahrum bırakılma, zorla ve erken yaşta evlilikler, yeterli yasal koruma olmaksızın maruz kalınan ev içi ve toplumsal şiddet, istihdama ve sosyal katılıma getirilen kısıtlamalar; ayrıca sivil faaliyetlerde bulunan Beluc kadın aktivistlerin baskı ve tehditlere maruz kalması yer alıyor. Tüm bu durumlar, Beluc kadınlarının önünde ciddi engeller oluşturmaktadır.   “Belucistan, İran’daki en yüksek idam oranlarından birine sahip. Bu gerçek, sadece aile reislerinin kaybına yol açmakla kalmamakta, Beluc kadınlarını ciddi ekonomik ve psikolojik sorunlarla baş başa bırakmaktadır.”   *İran, idam cezalarında dünyada en üst sıralarda yer alıyor. Belucistan’daki Beluc halkı bu infazlardan nasıl etkileniyor?   Belucistan’daki idamlar, baskılar ve Beluc erkeklerinin katledilmesi ya da iş bulmak için göç etmek zorunda kalması, doğrudan kadınlar üzerinde etkili. Kadınlar hak ve özgürlüklerinin bilincinde olsalar da talepleri merkezdeki kadınlardan oldukça farklı. Çünkü Belucistan’da erkeklerin idam edilmesi, kadınları yaşamın ekonomik yükünü ve aile sorumluluğunu tek başlarına üstlenmeye zorlamaktadır. Bu durum, zaten geri bırakılmış ve yoksullaştırılmış olan Beluçistan’da yaşamı kadınlar için son derece zor hale getiriyor. Belucistan, İran’daki en yüksek idam oranlarından birine sahip. Bu gerçek, sadece aile reislerinin kaybına yol açmakla kalmamakta, aynı zamanda Beluc kadınların ciddi ekonomik ve psikolojik sorunlarla baş başa bırakmaktadır. Pek çok kadın, ailenin geçimini tek başına sağlamak zorunda kalıyor ve bu durum yoksulluğu ve toplumsal dışlanmayı daha da derinleştiriyor.   “Bu mücadele, sadece bir toplumsal eşitlik mücadelesi değil, aynı zamanda kimlik, ekonomi ve temel haklara erişim mücadelesidir.”   *Beluc kadınları arasında örgütlenme ve dayanışma pratikleri var mı? Varsa hangi alanlarda yoğunlaşıyor? Kürt kadın hareketi gibi bölgesel kadın özgürlük hareketlerinden nasıl etkileniyor?   Başlangıçta bazı kadınlar gizli şekilde faaliyete başladılar ancak çok geçmeden istihbarat tarafından ifadeye çağrıldılar. Ne yazık ki İran’daki yoğun güvenlik ortamı ve baskısı nedeniyle Beluc kadınların içeride siyasi ya da sivil faaliyet yürütmeleri neredeyse imkânsız hâle gelmiştir. Buna karşın, yurt dışında birçok Beluc kadın örgütlenmeye başlamış durumda. ‘Jin jiyan azadî’ (Kadın, Yaşam, Özgürlük) hareketi ve Kürt kadınlarının direnişi, Beluc kadınları üzerinde büyük bir etki bırakmış ve onlara ilham vermiştir. Ancak Beluç kadınlarının karşılaştığı sorunlar çok katmanlı. Bu mücadele, sadece bir toplumsal eşitlik mücadelesi değil, aynı zamanda kimlik, ekonomi ve temel haklara erişim mücadelesidir. Özgürlük için kadın hareketleri ve Kürt kadın mücadeleleri, Beluc kadınları büyük ölçüde etkiledi ve onlara ilham verdi! Ancak Beluc kadınların zorlukları çok katmanlı.”