Kader, kaza değil cinayet: Her gün 1 kişi yaşamını yitiriyor
- 09:01 8 Ağustos 2018
- Emek/Ekonomi
İSTANBUL - Sirkeci'de tarihi Büyük Postane binasının restorasyonunda restoratör olarak çalışan Dilek Dayar’ın iskeleden düşerek yaşamını yitirmesine tepki gösteren kadınlar, “Türkiye’de yaygınlaşan iş cinayetleri OHAL döneminde daha da arttı. Her gün en az 1 kişi çalışırken ölüyor. Bu bir kader, kaza da değil. Bu önlemi alınmayan bir cinayettir” dedi.
İstanbul Sirkeci'de tarihi Büyük Postane binasının restorasyonunda restoratör olarak çalışan Dilek Dayar (23), iskeleden düşerek yaşamını yitirdi. 26 Temmuz'da yaşanan olayla ilgili başlatılan soruşturmada restorasyonu yürüten taşeron firmanın şantiye şefi tutuklandı.
Sosyalist Kadın Meclisi (SKM) üyesi Ezgi Bahçeci, Olağanüstü Hal (OHAL) sürecinde Dilek gibi ihmal sonucu 4 bin işçinin yaşamını yitirdiğine dikkat çekti. Yaşamını yitiren işçilerden 250’ye yakınının kadın, 120’sinin ise çocuk işçi olduğu bilgisini veren Ezgi, taşeronlaşmanın güvencesiz çalışmaya sebep olduğuna vurgu yaptı. Güvencesiz çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşamını yitirdiğini anımsatan Ezgi, “Bu durumlar özellikle inşaat sektöründe yaşanıyor. Restorasyon işinde çalışan Dilek Dayar, iskeleden düşerek hayatını kaybetti. Bizler SKM olarak iş cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınların hesabını sormak, güvencesiz çalıştırılan kadınların yanında olmak, sendikal haklarını savunmak, ev içi emeği görülmeyen kadınların yanında olmak ve sigortasız çalıştırılan birçok kadının sesi olmaya çalışıyoruz” dedi.
Gebze’de direnen Flormar işçileriyle de dayanışma içinde olduklarını söyleyen Ezgi, “Adalet mücadelesini yürütmeye devam edeceğiz çünkü bu ülkede birçok durumda adalet sağlanmıyor. Bizler ne kadar sendikal mücadeleyi yaşatırsak bu olayların önüne geçeriz” dedi.
‘Her gün en az 1 kişi çalışırken ölüyor’
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İstanbul Sözcüsü Gülçin Aykul da, Türkiye’de yaygınlaşan iş cinayetlerinin OHAL döneminde daha da arttığını vurguladı. Her gün en az bir kişinin çalışırken yaşamını yitirdiğini belirten Gülçin, “Esnek, taşeron çalıştırma aynı zamanda işçilerin iş sağlığı güvenliğini de ayaklar altına alıyor. Bu yüzden insan hayatı meselesinin çok kıymetli olduğunu, bunun sermayenin kar hırsına heba edilemeyecek kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz” diye konuştu.
Manisa’nın Soma ilçesinde 301 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasıyla ilgili görülen davaya işaret eden Gülçin, sorumluların gereken cezayı almadığını söyledi. Davanın her işçi için ortalama 15 gün hapis cezasıyla sonuçlandığını ifade eden Gülçin, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçiler için sokaklarda olmaya devam edeceklerini kaydetti. Gülçin, “İşçileri, çocukları, kadınları korumayan zihniyetten hesap sormaya devam edeceğiz” dedi.
‘Kaza değil önlemi alınmayan cinayet’
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İstanbul İl Başkanı Pınar Türk ise, Dilek Dayar’ın yaşamını yitirdiği olayla ilgili olarak şöyle dedi: “Bizim ülkemizde kazalar küçük ihmaller sonucu gerçekleşiyor. Patronlar daha fazla kar elde etmek uğruna iş güvenliğini dikkate almadıkları için Dilek gibi yüzlerce işçi hayatını kaybetmekte. Bu bir kader değil, bu bir kaza da değil. Bu tam anlamıyla önlemi alınmayan bir cinayettir. Cinayetin önlemi alınmamıştır ve Dilek hayatını kaybetmiştir. Milyonlarca işçi bu şekilde hayatını kaybediyor bizlerin onları tanımasına gerek yok. Bugün emeğin sömürüsüne karşı tek yöntem örgütlü mücadele yürütmektir.”