İSTANBUL - Sirkeci Postanesi binasının restorasyonu sırasında iskeleden düşerek yaşamını yitiren Dilek Dayar için yapılan açıklamada, sorumluların hesap vermesi istendi. Açıklamada, Dilek'in göz göre göre yaşamını yitirdiği belirtilerek, sendikal örgütlenmenin önemine işaret edildi. 

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, Devrimci Yapı İşçileri Sendikası (Dev Yapı-İş), İnşaat İş, Limter İş, Tüm Restoratörler ve Konservatörler Derneği, Emek ve Onur İşçileri Derneği ile Newal Der, İstanbul Sirkeci'de tarihi Büyük Postane binasının restorasyonunda restoratör olarak çalışan Dilek Dayar’ın iskeleden düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin açıklama düzenledi. Sirkeci Postanesi önünde yapılan açıklamaya, Dilek’in ailesi ve arkadaşları da katıldı. “Dilek’i unutmayacağız, Dilek’in katili taşeron sistemi ve kar hırsıdır, kaza değil, kader değil iş cinayeti” pankartı açılan açıklamaya, bir grup genç ise düdük çalarak “Kaza değil iş cinayeti” sloganı eşliğinde katıldı.

 

'Dilek ihmal sonucu yaşamını yitirdi' 

 

Açıklamayı KESK’e bağlı Kültür Sanat Sen üyesi Buket Kafadar Son yaptı. Restorasyon çalışması sırasında yüklenici güvenlik ihmalleri nedeniyle Dilek’in 26 Temmuz’da 20 metre yükseklikten düşerek yaşamını yitirdiğini hatırlatan Buket, “İskelesi yüklenici firma Karacan İnşaat tarafından kurulan ve restorasyon çalışması Taşeron Firma Adım Restorasyon’a verilen tarihi Sirkeci PTT Merkez binasındaki iş cinayetinde, restoratör ve işçi arkadaşlarımızın havanın rüzgarlı olduğunu belirtmelerine ve metoroloji tarafından şiddetli yağış uyarısı yapılmasına rağmen çalışma kararı alınmıştır. Kültür varlıklarını korumak meslektaşlarımızın görevidir. Bizleri korumak ise ilgili kurumların görevidir. Korumaların korunmadığı yerde tarihi eser korunamaz” dedi.

 

'Dilek'in ölümü cinayettir'

 

Ardından Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu konuştu. Türkiye'de her gün işçilerin hayatını kazanmaya çalışırken hayatını kaybeden işçilerin olduğu bir ülkede yaşadıklarını vurgulayan Arzu, şöyle konuştu: "Bütün bu yaşanan ölümler kaza değil önlenebilir ölçümlerdir. O yüzden de cinayettir. Bütün kaybettiğimiz arkadaşlarımızın ölümünün nedeni daha fazla kar elde etmek isteyen sermaye sahipleridir. Sendikalaşma önündeki engeller kaldırılmalıdır. Her iş cinayetlerinden sonra bu çağrıları yaparken biliyoruz ki bütün bu kara tablonun çözümü işçileri bu koşullarda çalışmaya mecbur eden, yaşam hakkımızı kısıtlayan, bütün engellere karşı örgütlenmeliyiz."

 

Ardından HDP Milletvekilinin Tuma Çelik ve Neval Der Yöneticisi Fırat Çakır konuştu.  Açıklamada sık sık "İnsanca çalışmak insanca yaşamak istiyoruz", "İnşaat işçisi köle değildir", "Kaza değil bu bir cinayet", "Kaza değil iş cinayeti", "Önce insan sonra kültür varlığı", "Çalışırken ölmek istemiyoruz", "Taşeron çalışma yasaklansın" ve "İşçiyiz haklıyız kazanacağız" sloganları atıldı. Sloganların ardından açıklama sona erdi.