İSTANBUL - İHD İstanbul Şubesi Eğitim Hakları Komisyonu’nun açıkladığı “Eğitimde Hak İhlalleri Marmara Bölgesi Raporu”na göre, 15 Temmuz’dan sonra 34 bin öğretmen, 5 bin 882 akademisyen, bin 372 idari personel ihraç edildi.

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Eğitim Hakları Komisyonu, 2018 yılının ilk 3 ayına dair “Eğitimde Hak İhlalleri Marmara Bölgesi Raporu”nu açıkladı. Derneğin şube binasında düzenlenen basın toplantısıyla paylaşılan raporu, Şube Sekreteri Leman Yurtsever okudu. Eğitimin dinsel temeller üzerine oturtulmaya çalışıldığını dile getiren Leman, “İmam Hatip Ortaokulları ve çeşitli liselerden dönüştürülen İmam Hatip Liseleri açılmış. Diğer ortaokul ve liselere zorunlu seçmeli ders olarak konulan din dersleri, velilerin farklı tercihler geliştirmesine neden olmuştur. Ortaöğretime geçiş ile ilgili son sınav yönetmeliğine göre uygulamaya konulacağı söylenen ‘3 çemberli sistem’ ile nitelikli okulların sınavlarına girmeye hak kazanamayan öğrencilere Meslek, İmam Hatip ve Anadolu olarak belirlenen okul türlerinde eşit 9 seçenek sunulmaktadır. Bu sistemde nitelikli ve niteliksiz okul ayrımı yapılarak okullar, öğretmenler ve öğrenciler kategorize edilmektedir” dedi. 

 

Bu uygulamalarla ifade özgürlüğünün örselendiğini vurgulayan Leman, “Umudumuz, düşünce ve ifade özgürlüğünün tanındığı, demokratik eğitim zemininin tesis edildiği, eğitim hakkı ihlallerinin sonlandırıldığı eğitim ortamının bir an önce sağlanmasıdır” diye belirtti. 

 

‘İşsiz bırakılan 50’ye yakın öğretmen intihar etti’

 

Leman, hazırladıkları rapordaki verileri şöyle paylaştı: “15 Temmuz’dan sonra OHAL kapsamında KHK’ler ile yargı süreci işletilmeden, hiçbir dayanak sunulmadan yaklaşık 34 bin öğretmen, 5 bin 882 akademisyen, bin 372 idari personel ihraç edilmiştir. 15 Temmuz sonrası atanan 39 bin 30 sözleşmeli öğretmen ve buna ek olarak alınacağı bakanlık tarafından belirtilen 25 bin sözleşmeli öğretmen, toplamda 109 bin 238 olan öğretmen açığının yalnızca dörtte birini karşılayacaktır. Eğitimde tek tipleşmeyi bundan önce de hedefleyen iktidar, öğretmen alımında yapılan-yapılacak olan sözlü sınavlarla bu süreçte taraflı olacağını kanıtlamıştır. Son 15 yılda KPSS’ye giren her 100 öğretmenden ortalama 17’sinin ataması yapılmış ve işsiz bırakılan öğretmenler arasındaki intihar vakaları bugün 50’ye yaklaşmıştır.”

 

Hiç kimse herhangi bir nedenden dolayı öğrenim hakkından ve bilimsel sanatsal felsefi üretim hakkından mahrum bırakılmaması gerektiğini kaydeden Leman, herkesin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda üniversiteye girme, bölüm seçme veya bölüm değiştirme hakkına sahip olması gerektiğini kaydetti.