Bişeng Sara

 

MEXMÛR - Mexmûr’da, ağır tecride karşı başlatılan nöbet eylemi yaklaşık bir yıldır büyük bir kararlılıkla sürdüğünü söyleyen İştar Meclisi Ekonomi Komitesi üyesi  Cihan Kaplan, tecridin direnişle kırılacağını belirterek, “Kürt kırımına karşı, Kürt halkının birliğe ihtiyacı var” dedi. 

 

PKK lideri Abdullah Öcalan, İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi'nde ağır tecrit koşulları altında tutuluyor ve 40 aydır kendisinden hiçbir haber alınamıyor. Abdullah Öcalan ile diğer üç tutsak,  Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'ın görüşme hakları "disiplin cezaları" gerekçesiyle engelleniyor. 

 

"Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm" kampanyası kapsamında Kürdistan, Avrupa ve dünyanın birçok yerinde birçok eylem ve etkinlikler yürütülüyor. Şehit Rüstem Cudi Mülteci Kampı (Mexmûr) da farklı eylem ve etkinliklerle tecride dikkat çekerek, Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü talep ediyor. 20 Temmuz 2023'te Mexmûr'da başlayan nöbet bir yılını tamamladı.

 

Mexmûr İştar Meclisi, Ekonomi Komitesi üyesi Cihan Kaplan, eylemin amacı ve kararlılığını ajansımız JINNEWS'e anlattı.

 

25 yıldır süren tecrit 

 

Cihan, PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik ağır tecridin altını çizerek konuşmasına şöyle başladı: "Önderliğimiz yaklaşık 25 yıldır tecrit altında, İmralı’da yaklaşık 4 yıldır hukuk çiğneniyor. Hiçbir şekilde bir haber alamıyoruz. Bu durum Kürt halkı için büyük bir tehdit oluşturmakta. Kürdistan'ın her bölgesinde Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünü talep eden eylemler yapılmakta. Kürtler bunu bir görev olarak görmekte. Eğer direniş ile beraber örgütlenme düzeyi de yükseltilirse tecritte kırılacaktır." 

 

Kürtlere karşı soykırım... 

 

Cihan, konuşmasının devamında, Kürdistan'ın her yerinde Kürt halkına yönelik soykırım saldırıları yürütüldüğüne dikkat çekerek, "Önderliğimiz şahsında Kürt halkına karşı bir soykırım saldırısı gerçekleştiriliyor. İşgalci Türk devleti ve ortakları, dünyanın her yerinde Kürt halkının kimliğini yok etme ve yok saymaya yönelik vahşi saldırılar gerçekleştirmekte. Katliamların yanı sıra Kürtlere karşı özel bir savaş yürütmektedir” dedi.  

 

Bir yıl süren etkinlikler

 

Mexmûr’da başlatılan nöbetin içeriğine ve yapılan etkinliklere ilişkin Cihan şunları söyledi: "Nerdeyse bir yılını dolduran nöbette pek çok program ve etkinlik yapıldı. Özellikle de Önder Apo'nun düşünce ve fikirlerinin tartışıldığı bir zemin oldu nöbet. Farklı konuları içeren seminerlerin organize edilmesi de tartışmaların önünü açtı. Özellikle de bu programlar ve etkinlikler gençler ve kadınlar için önemliydi.”

 

'Direnerek saldırıları boşa çıkaracağız'

 

Kampın tüm kurumları ve halkın nöbete gruplar halinde katılım sağladığını belirten Cihan, kampa yönelik yürütülen saldırılara da değindi. Cihan, “Yaklaşık 30 yıldır burada siyasi mülteci olarak yaşıyoruz. 30 yıldır sürekli saldırlar ile karşı karşıyayız. Bu saldırıların dışında ise kampa yönelik özel savaş politikaları da yürütülmekte. Kampta yaşayanlar olarak özel savaş politikalarına karşı topyekun bir mücadele veriyoruz. Biz burada yaşayanlar bir söz verdik ve direniş ile bu sözümüzü yerine getiriyoruz. İnanıyoruz ki bu direniş sözü ile saldırıları boşa çıkaracağız” diye belirtti. 

 

'Önder Apo'nun özgürlüğü, özgürlüğümüzdür'

 

Kamp halkının direnişte ısrar etiğini anımsatan Cihan, “Biz Mexmûr halkı olarak özgürlüğümüzü Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünde görüyoruz, o yüzden direnişte ısrar ediyoruz. Direnişimizi eylemlerle gösteriyoruz. Eylemlerimiz değişiyor olabilir ama amacımız Rêber Apo ile özgür yaşamaktır” sözlerine yer verdi.  

 

Direnişin öncüsü kadınlar

 

Ekinliklerde kadınların ve gençlerin öncü olduğuna dikkat çeken Cihan, “Etkinliklerin yürütülmesinde kadınlar ve gençler önemli rol oynuyor. Kadınlar tüm çalışmalarda, etkinlik ve eylemlerde Önder Apo’nun fiziksel özgürlüğü hedefliyor. Çünkü kadınlar kendi rol ve misyonunun farkında ve o yüzden bu direnişin öncülüğünü yapıyor” ifadelerini kullandı. 

 

'Özgür yaşamın umudu oldu'

 

Abdullah Öcalan’ın kadınlar üzerindeki etkisine değinen Cihan, Abdullah Öcalan’ın kadınlara ışık olduğunun önemine dikkat çekti. Cihan, “Özgür yaşamın umudu oldu, Kürt halkına ve  özellikle de kadınlara iradeli olmayı gösterdi. Ayrıca varlığımızda ve kimliğimizde büyük bir fark yarattı. Bugün de direniş ve mücadele gücümüzü Önder Apo'dan alıyoruz. Tecridi sona erdirme konusunda kendimizi birinci dereceden sorumlu olarak görüyoruz ve sorumluluklarımızı yerine getirmek içinde Önder Apo'nun biz kadınlara sunduğu öncü rolü başarıyla yerine getirmeye çalışıyoruz” sözlerini kullandı. 

 

Ağır bedeller ödeyen anneler 

 

Nöbete katılan annelerin duygu ve düşüncelerine de değinen Cihan, annelerin yıllardır Abdullah Öcalan’ın ideolojisi doğrultusunda eğitim aldığını kaydetti. Cihan, “Bu devrimde de ağır bedeller ödediler. Bu duygu ve düşünceler ile tüm etkinliklerde ve özellikle de nöbetin ön sıralarında yer aldılar. Her annenin gözünde yaşadığı zorluklar ve Önder Apo ile olan bağları görülmeye değer. Annelerin duygusu ve düşünceleri nöbetin coşkusunu kat be kat artırdı ve halka güç verdi” ifadelerine yer verdi. 

 

Kürt halkına birlik olma çağrısı 

 

Kürt sorunun çözümü anahtarının İmralı’da olduğunu dile getiren Cihan, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlandığı durumda Kürt halkının ve bu topraklarda yaşayan tüm ezilen halkların sorunlarının çözüleceğine vurgu yaptı. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanıncaya dek hep eylem halinde olacaklarını dile getiren Cihan, Kürt ulusal birliğinin önemine dikkat çekti. Cihan, “Kürt halkına yönelik saldırılara karşı Kürtlerin birliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Kürt halkına çağrım, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için tek ses olup birlikte mücadele verelim” dedi.