Leona Ni Ghoill: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü çözüm fırsatı yaratır 2023-12-16 09:07:03     İSTANBUL - Uluslararası Kadın Delegasyonu üyesi İskoçya ve Kuzey İrlanda Jineolojî aktivisti, göçmenler ve mülteciler üzerine çalışma yürüten feminist Leona Ni Ghoill, “Taleplerimizin başında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması yer alıyor. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sadece Türkiye için değil, Orta Doğu için de bir çözüm fırsatı yaratacaktır. Ülkelerimizde, Kürt Özgürlük Hareketi’nin paradigmasını ve Kürt Kadın Hareketi’nin kadın özgürleştirici çabalarını her yere ulaştırmaya çalışacağız” vurgusu yaptı.   Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden aralarında hukukçu, parlamenter, ekolojist ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu 7 kişilik Uluslararası Kadın Delegasyonu heyeti, İmralı Adası’nda 25 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 33 aydır da hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve cezaevindeki hak ihlallerine dair 9-14 Aralık tarihleri arasında İstanbul ve Amed’de gerçekleştirdiği bir dizi ziyaret ardından dün Beyoğlu’nda bulunan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantı salonuna, "Tecrit insanlık suçudur" pankartı asılırken, heyet ve ÖHD üyesi avukatların yanı sıra toplantıya, Asrın Hukuk Bürosu avukatları, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Ceylan Akça Cupolo ve çok sayıda hukukçu katıldı.   ‘Abdullah Öcalan derhal özgür bırakılmalı!’   İskoçya’dan gelen delegasyon üyesi Eva Schonveld, ziyaretlere ilişkin heyet adına hazırlanan gözlem raporunu okudu. Raporda, “Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit derhal sonlandırılmalı, Kürt halkının demokratik lideri olarak rolü tanımlanmalı ve bu durumda derhal özgür bırakılma ihtiyacı da ortaya çıkacaktır. Bütün siyasi tutsaklar derhal serbest bırakılmalı. Buna kesinlikle sessiz kalamayız. Mücadelemizi ülkelerimizde sürdüreceğiz” sözleriyle talepler sıralandı.   Heyette yer alan, İskoçya ve Kuzey İrlanda Jineolojî aktivisti, göçmenler ve mülteciler üzerine çalışma yürüten feminist aktivist Leona Ni Ghoill, ziyaretleri ve yapacakları çalışmalar ile girişimlere ilişkin JINNEWS’e değerlendirmelerde bulundu.    Kadınların talebi fiziki özgürlük oldu   Leona, “Ziyaretlerimiz sırasında en çok duyduğumuz taleplerin başında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması yer alıyordu. Sadece Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit değil, tüm tutuklular üzerindeki tecridin sonlandırılması talebi dile getirildi” ifadeleriyle halkların temel talebinin PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğunu söyledi. Görüştükleri aileler ile annelerin, tutsak çocuklarını görmek ve adil yargılanma gibi çokça temel talepleri olduğunu dile getiren Leona, “Ama en çok dile getirilen ve önemle üzerinde durulan talep, kesinlikle tecridin kaldırılmasıydı” dedi.   ‘Delegasyon olarak tutsakların taleplerini destekliyoruz’   Cezaevlerindeki tutsakların Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle 27 Kasım’da başlattığı açlık grevi eylemlerini de değerlendiren Leona, “Kuzey İrlanda’dan geliyorum. Bizim tarihimizde de bir direniş biçimi olarak politik tutsakların açlık grevine girme kültürü yer alıyor. Kendi bedeninizi açlığa yatırmak, egemenin yüzüne karşı oluşturabileceğiniz en güçlü utandırma ve ifşalardan biri. Açlık grevine giren tutsakların talepleri de çok temel insan hakları düzeyinde. Bu talepleri biz delegasyon olarak elbette destekliyoruz. Ancak sadece biz değil, dünyada demokrasiye inanan herkesin desteklemesi gerekir” sözleriyle tutsakların eylemlerinin sahiplenilmesi gerektiğini vurguladı.   ‘Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kırılmalı’   Basın toplantısı ile açıkladıkları gözlem raporlarının temelinde PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünün sağlanmasının yer aldığının altını çizen Leona, “Raporumuzda dile getirdiğimiz taleplerin temelinde Abdullah Öcalan ve tüm tutsaklar üzerindeki tecridin sonlandırılması yer alıyordu. Ayrıca tecrit dışında Kürt halkı üzerindeki polisiye politikaların sonlandırılması da taleplerimiz arasındaydı. Kürt halkının kültürel ve siyasi çalışmalarını rahatlıkla sürdürebilmek ve bu alanlarda çalışmalarında kendi iradelerini yansıtabilecekleri bir ortam taleplerini de dile getirdik. Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kırılması, onun Kürt Halk Önderi olduğunun tanınması ve kabul edilmesi gerektiğini, fiziksel özgürlüğünün sağlanması, Kürt sorununun çözülmesi ve kalıcı barışın sağlanması için Abdullah Öcalan’ın rolünü oynamasına izin verilmesi gerektiğini dile getirdik” şeklinde konuştu.   ‘AB ülkeleri PKK’yi ‘terör örgütü’ listesinden çıkarmalı’   Leona heyetin taleplerini, “Rojava Özerk Yönetimi’ne yönelik saldırgan politikaların sonlanması ve Kurdistan’ın tüm parçalarının özgürleşmesi gerektiğini ifade ettik. Kürt sorununun diyalog zemininde demokratik çözümü için Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin PKK’yi ‘terör örgütü’ listesinden çıkarılması gerektiğini dile getirdik. PKK’nin ‘terör listesi’nde olmasının AB çıkarları doğrultusunda alınan politik bir karar olduğunu biliyoruz. Çünkü Türkiye, AB’nin sınırlarını koruyor. Bu kararı etkileyen diğer birçok politik etken daha olduğunu biliyoruz. Bunların görünürleştirilmesi ve kamuoyuna anlatılması gerekiyor. AB’nin ekonomik ve politik ihtiyaçlara göre değil, insan hakları ve demokrasi doğrultusunda hareket etmesi gerekir” sözleriyle aktardı.   ‘Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü demokratikleşmenin adımı!’   PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünün önemini değerlendiren Leona, “Abdullah Öcalan’ın bir ada hapishanesinde ve mutlak tecrit altında tutulması durumu, şu an dünya üzerinde sıra dışı ve özel bir durum. Bu tecrit sadece Abdullah Öcalan’ın fiziki tecridi değil, aynı zamanda fikirlerinin tecridini de hedefliyor. Fikirlerine yönelik bu saldırının da, egemenlerin Abdullah Öcalan’ın fikirlerinin dünyanın farklı bölgelerinde nasıl karşılık bulduğunu görmesinden kaynaklanıyor. Tecridin kırılmasının da ötesinde, Kürt Halk Önderi olarak Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiğini de dile getirdik. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sayesinde kalıcı ve anlamlı bir çözüm diyaloğu yaşanabilir. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sadece Türkiye için değil, Orta Doğu için de bir çözüm fırsatı yaratacaktır. Aynı zamanda Türkiye’de demokratikleşmeye doğru da önemli bir adım olacaktır” cümlelerini kullandı.   ‘Paradigma ve kadın mücadelesini her yere ulaştıracağız’   Ülkelerinde, siyasi otoriteleri etkileyebilmek için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarının altını çizen Leona, “Politikacılara, aktivistlere ve siyasi partilere ulaşacağız. Birçok kurumu ziyaret ederek oluşturduğumuz raporumuzu tüm dünyaya yaymaya çalışacağız. Türkiye’deki insan hakları ihlallerini dile getireceğiz. Aynı zamanda Kürt Özgürlük Hareketi’nin ve özellikle onun merkezinde yer alan Kürt Kadın Hareketi’nin bizim üzerimizde bıraktığı ilham verici etkisini de tüm dünyaya yaymaya çalışacağız. Kürt Özgürlük Hareketi’nin paradigmasını ve Kürt Kadın Hareketi’nin kadın özgürleştirici çabalarını her yere ulaştırmaya çalışacağız” sözünü verdi.