‘Özel savaşla kadın hedef alınıyor’ 2023-11-02 09:01:23       Öznur Değer    MÊRDÎN -TJA’nın “Bi jin jiyan azadî yê ber bi azadîyê ve” şiarıyla başlattığı kampanyaya dair konuşan TJA’lı siyasetçiler, kampanya kapsamında mahalle mahalle gezdiklerini ifade ederek kadın özgürlüğü, tecridin kırılması ve özel savaş politikalarının son bulması için mücadele yürüttüklerini söyledi.   Tevgera Jinên Azad (TJA), 15 Eylül’de Riha’da (Urfa) “Bi jin jiyan azadî yê ber bi azadîyê ve” şiarıyla deklarasyonunu açıkladıkları ve ardından startını verdikleri kampanya çerçevesinde çalışmalarını sürdürüyor. Kampanya kapsamında atölye çalışmaları, eğitim atölyeleri ve örgütleme çalışmaları yürüten TJA’lı aktivistler kent kent kadınlarla bir araya geliyor.   TJA aktivistlerinden yerine kayyım atanan Mêrdîn Qoser (Kızıltepe) Belediye Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz ve Dêrik Belediye Eşbaşkanı Mülkiye Esmez kampanya kapsamında değerlendirmelerde bulundu.   ‘Tecrit bütün halklar üzerinde sürüyor’   Nilüfer Elik Yılmaz, başlatılan kampanyanın 8 Mart’a kadar süreceğini ifade ederek, kampanya kapsamında bir aydır çalışma yürüttüklerini belirtti. Kadına yönelik şiddet, tecrit ve özel savaş politikaları kapsamında çeşitli çalışmalar yaptıklarını dile getiren Nilüfer, Kurdistan’ın çeşitli kentlerinde atölye çalışmaları ve kadın konferansları düzenlediklerini aktardı. Özel savaş politikalarına da değinen Nilüfer, özel savaşın tecritle bağlantısını kurarken, “Tecrit sadece Sayın Öcalan üzerinde değil bütün halklar üzerinde sürüyor. Tecrit kapsamında kadınlar ve gençler üzerinde ciddi özel savaş politikaları yürütülüyor” şeklinde konuştu.   ‘Özel savaşla kadınlar yok edilmek isteniyor’   Özel savaşın kadınlara etkisini değerlendiren Nilüfer, “Savaş iki güç arasında yapılır. Ancak özel savaş bir bütün olarak halkı kapsayan ve etkileyen bir savaş türüdür. Öncelikle de kadını etkiliyor. İşte bu özel savaş politikaları kapsamında da kadınlar, taciz, tecavüz, katliam ve çeşitli yöntemlerle yok edilmek isteniyor. Toplumu yaratan kadınlar yok edilmek isteniyor. Kadınlar toplum içinde itibarsızlaştırılmak isteniyor. Kadın bedeni teşhir ediliyor, tecavüz ediliyor. Kadın bununla itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. Bunlara karşı kampanya çerçevesinde eğitim atölyelerimiz oluyor. Bütün kadınlara ulaşmaya çalışıyoruz. Sadece Kürt değil tüm kadınlara ulaşarak bu algıları püskürtmek istiyoruz. Tecride ve özel savaş politikalarına hep beraber karşı çıkmalıyız. Yine özel savaş politikaları kapsamında gençler üzerinden uyuşturucu politikaları yürütülüyor ve gençler bu şekilde teslim alınmak, ajanlaştırılmak isteniyor. Ekonomik anlamda toplumu bitirmeyi amaçlıyorlar ve gençleri kendilerine bağımlı hale getirmek istiyorlar” ifadelerine yer verdi.   ‘Kadınlar kampanyaya ilgili’   Kampanyanın toplum tarafından olumlu karşılandığını dile getiren Nilüfer, mahalle mahalle gezdiklerini belirtti. Nilüfer, bu kapsamda kadınlarla bir araya gelerek kadın toplantıları aldıklarını eklerken, “Atölye çalışmaları başlattık ve mahallelerde de bunu sürdüreceğiz. Halk bu konuda çok duyarlı. Yine kampanya kapsamında panellerimiz de olacak. Halkın bakışını ve önerilerini de önemli ve değerli buluyoruz. Toplumu güçlendiren kadınlar ve kadınların kampanyaya ilgisi oldukça iyi” dedi.   ‘Tecrit evlerimize, mahallelerimize kadar girdi’   Kampanya konularından biri olan tecride ve özel savaş politikalarına da dikkat çeken Nilüfer, tecridin cezaevleri başta olmak üzere tüm topluma yayıldığının altını çizdi. Özelde cezaevlerinde yürütülen tecrit politikalarının özel savaş halini aldığını belirten Nilüfer, tutsakların haklarının gasp edildiğini ve pişmanlık dayatmasına maruz kaldıklarını dile getirdi. Nilüfer, “Tutsakların en temel hakları engelleniyor ve bunların tamamı tecrittir. Tecrit evlerimize mahallelerimize kadar girdi. Çocuklarımızı rahatlıkla dışarı salamamak bile tecridin yansımasıdır. Özellikle yurtsever ailelerin çocukları üzerinde politikalar yürütülüyor. Bağımlılaştırılmaya çalışılıyorlar. Yine biz kampanya çalışmaları yürütürken de tecrit altında hissediyoruz. Çalışmamız boyunca polislerin gözetimindeyiz ve bu şekilde bizi rahatsız etmeye çalışıyorlar. Biz de tüm bunlara karşı mücadele halindeyiz” sözlerine yer verdi.    Zeytin toplayan kadınlarla bir araya gelecekler Mülkiye Esmez ise bir ay önce startını verdikleri kampanya kapsamında programlar çıkarıldığını ve sokak sokak gezilerek çalışma yürütüldüğünü paylaştı. Mülkiye, “Ne kadar kadına ulaşabileceğimiz ve ne kadar kadını kadın, yaşam, özgürlük çizgisinde buluşturabileceğimiz üzerinde çalışma yürütüyoruz. Atölye çalışmalarımız gerçekleşiyor. Bu atölyelerde belli başlıklar üzerine tartışmalar yürütüyoruz. Kadınları nasıl daha çok güçlendirebileceğimiz, katabileceğimiz konusunda çalışıyoruz, tartışıyoruz. Mevsimlik işler başlıyor ve kadınlar mevsimlik işlerde çalışıyor. Orada kadınların neler yaşadığına ve nelere maruz kaldığına dair görüşeceğiz. Bu anlamda kadınlarla bir araya gelip, tartışmalar yürütecek ve sorunlarını çözüme kavuşturmak adına sohbet edeceğiz. Bu da bizim planlamalarımız arasında. Örneğin şu anda Dêrik’te zeytin toplama mevsimi. Bizler de bu anlamda kadınları ziyaret edeceğiz. En ağır yükler kadına yükleniyor. Neredeyse tüm ağır işler kadına yükleniyor” ifadelerini kullandı.    ‘Kadın özgürlüğü için çabalıyoruz’   Kampanyanın 8 Mart’a kadar süreceğini kaydeden Mülkiye, önümüzdeki yerel seçimleri de hatırlattı. Mülkiye, “Kadınları çalışmalara dahil etmek için çalışacağız. Genç kadınları örgütlememize ve kurumlarımıza dahil etme çalışmaları sürdüreceğiz. Kadın özgürlüğü için çabalıyoruz. Bu duruma ağırlık veriyoruz. Ne kadar kadına ulaşabilirsen bizim için o kadar iyi” şeklinde konuştu. Kurdistan’da özel savaş politikaları yürütüldüğünün altını çizen Mülkiye, “Sistem, sistematik bir şekilde gençlerimiz, genç kadınlar üzerine oynuyor. Gençlerin kendilerine daha çok sahip çıkması gerekiyor. Gençlerin kirli sisteme bulaşmaması için de çalışma yürütüyoruz. Sayın Öcalan’dan başlayarak tüm topluma yayılan tecridin nasıl kırılabileceği üzerine tartışma yürütüyoruz. Çalışmalarımız daha çok tecrit ve özel savaş politikaları üzerinde sürüyor” dedi.