'Galatasaray Meydanı Cumartesi Anneleri'ne açılsın' 2023-05-20 15:10:51     İSTANBUL - Cumartesi Anneleri'nin 947’nci haftaki eylemlerinde Galatasaray Meydanı'nda gözaltına alınmalarına ilişkin yaptığı açıklamada konuşan Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, meydanın otomatik silah taşıyan polisler ile abluka altına alındığına dikkat çekti. Maside, “Galatasaray Meydanı’nı kayıp yakınlarına açın” çağrısında bulundu.   Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle her hafta düzenledikleri eylemlerinin 947’nci haftasında polis saldırısı sonucunda Galatasaray Meydanı’nda 13 kişi gözaltına alındı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, gözaltına alınan kişilere dair dernek binasında basın toplantısı gerçekleştirdi.    ‘Yasalarını ve taraf oldukları sözleşmeleri yok saydılar’   Cumartesi Anneleri'nin Galatasaray Meydanı'nda polis saldırısından dolayı gerçekleştiremedikleri açıklamayı İHD Hapishaneler Komisyonu üyesi Meral Nergis Şahin okudu. Meral, devletin gözaltına kaybedilenlere karşı yıllardır inkar ve cezasızlık politikası uyguladığını dile getirdi. Meral, “Kendi yasalarını ve taraf oldukları sözleşmeleri yok saydılar. Geçmişi bilme ve onunla yüzleşme ihtimalini ortadan kaldırmak için gözaltında kaybetmelerle ilgili geçmişi hatırlatacak, tanıklık edecek, söz söyleyecekleri susturma yoluna gittiler. 28 yıldır elimizde taşıdığımız fotoğraflarla kayıplar var, tanıklığımızla suç var, fail var diye itiraz ettik. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi’nin Galatasaray’daki varlığımızın engellenmesini hak ihlali olarak değerlendiren iki kararını yok sayıyorlar. Altı haftadır bizi gözaltına alarak hukuki güvenlik hakkımızı, toplanma özgürlüğümüzü geri dönülmesi imkânsız bir biçimde tahrip ediyorlar.”   'Haklı mücadelemizi sürdüreceğiz’   Meral son olarak şu çağrıda bulundu: “İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Beyoğlu Kaymakamı Mustafa Demirelli, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’a hatırlatıyoruz: Anayasa Mahkemesi’nin ihlal tespitine rağmen Galatasaray’da bir araya gelmemizi engellemek için yazılı veya sözlü talimat verilmesi suç teşkil eder. Müdahaleyi gerçekleştiren kolluk güçlerine hatırlatıyoruz: Anayasa hükümlerine aykırı bir emri yerine getirmek suçtur. Anayasaya göre konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz. Biz kayıplarımızdan da hakikat ve adalet arayışımızdan da vazgeçmeyeceğiz. Kayıplarımız bulunana kadar failler üzerindeki cezasızlık zırhı kaldırılıncaya kadar haklı mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.   Eylemleri raporlaştırıyorlar   Devamında konuşan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) üyesi Mümtaz Murat Kök Okur, haftalardır eylemlerde gözlem yaptıkları ve bunları raporlaştırdıklarını söyledi.   ‘Otomatik silahla alan ablukaya alındı’   Ardından söz alan gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, 947’nci haftalarında polis şiddetine maruz kaldıklarını ve meydana çıkmamaları için bütün yolların bariyerler ile kapatıldığını ifade etti. Maside, “Biber gazı tüfekleri ve otomatik silah taşıyan tam teçhizatlı polisler, polis araçları ve TOMA ile Galatasaray Meydanı abluka altına alındı. Anayasa Mahkemesi’nin arka arkaya verdiği ve ‘Cumartesi Anneleri’nin barışçıl toplantılarına saygı gösterin’ dediği kararları tanımayan emniyet, bu hafta da hiçbir hukuki ve vicdani dayanağı olmayan uygulamalarına devam etti. Polis, kayıp yakınları ve hak savunucularını olmayan bir kaymakamlık yasağını gerekçe göstererek ters kelepçe ile gözaltına aldı. Basın emekçileri darp edilerek alandan uzaklaştırıldı ve görüntü almaları engellendi” dedi.   ‘Galatasaray Meydanı’nı kayıp yakınlarına açın’   Her ne olursa olsun Anayasa Mahkemesi’nin kararının herkesi bağladığını söyleyen Maside, “Bu kararı yerine getirmeyenler kanun önünde suçludur suç işlemekten vazgeçin. Galatasaray Meydanı’nı kayıp yakınlarına açın” diye çağrıda bulundu.   Gözaltına alınan isimler   Gözaltına alınan kayıp yakınları ve hak savunucuları isimleri; Hanife Yıldız, Eren Keskin, Besna Tosun, Ali Ocak, Sebla Arcan, Gülseren Yoleri, Hasan Karakoç, İrfan Bilgin, Ümit Efe, Leman Yurtsever, Hünkar Hüdai Yurtsever, Nazım Dikbaş, Taylan Bekin’in derhal serbest bırakılmalarını istiyoruz.