Hastanedeki sistematik cinsel tacizler el birliğiyle örtülmüş! 2023-03-13 14:31:55     İSTANBUL - Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi çalışanları, 2 yıldır hastanede yaşanan taciz ve cinsel saldırı olaylarının üstünün örtülmesine karşı  yapılan basın açıklamasında, “Failleri cezalandırın” çağrısı yaptı.   İstanbul Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi çalışanları, 2 yıldır hastanede yaşanan taciz ve cinsel saldırı olaylarının üstünün örtülmesine ve son olarak bir kadın çalışanın doktor Semih Erduhan tarafından cinsel saldırıya uğramasına ilişkin “Evde, sokakta, işyerinde her yerde taciz, tecavüz, şiddet kabul etmiyoruz etmeyeceğiz” sloganıyla hastane bahçesinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Çok sayıda hastane çalışanın katıldığı açıklamada “Evde, işte, sokakta, taciz ve tecavüz her yerde. Susmayacağız, sessiz kalmayacağız” pankartı açılarak “Koruma aklama yargıla”, “Bu hastanede sistematik cinsel saldırı var”, “Cinsel saldırı suçtur aklanamaz”, “Biz susmayacağız siz utanacaksınız” dövizleri taşındı.  Açıklama metnini kitle adına sağlık çalışanı Yasemin Bakır okudu.   Taciz faili doktor teşhir edildi   Hastane çalışanlarından olan bir kadının asistan doktor Semih Erduhan tarafından cinsel saldırıya uğradığını ifade eden Yasemin, kadınların adil bir yargılama için her alanda mücadele verirken cezasızlık politikaları ile kadına yönelik her türlü saldırının büyüdüğünü söyledi. Yasemin, “Sizlere kadına yönelik gerçekleşen saldırıları anlatmak için dünyadan, ülkeden ya da içinde yaşadığımız şehirden örnekler vermeyeceğiz. Kadına yönelik her türlü istismar ve sömürünün en az tolere edilmesi gereken yer olan bu kamu kurumunda bile, son 2 yıldır yaşanan olaylar ile biz kadınlar için yaşamak ve nefes almanın nasıl bir işkence olduğunu, burada bulunan tüm arkadaşlarımızın duyma, görme, tanık olma şahitliği ile anlatacağız” dedi.   2 yıl içerisinde kadınların maruz kaldığı tacizler   Hastanede 2 yıllık zaman dilimi içerisinde yoğun bakım servisinde yatan bir hastanın, hasta bakıcı tarafından cinsel saldırıya maruz kaldığını dile getiren Yasemin, fail hakkında tutanak tutulduğunu ancak idarecilerin sorumluların cezalandırılması için herhangi bir çalışma yürütmediğini belirtti. Yasemin, “Kurumun yöneticileri olarak böyle bir soruşturmanın ucu kendilerine de dokunacaktı. Sessiz kalmayı, üstünü örtmeyi, suç ortağı olmayı tercih ettiler. Bu saldırıyı kendileri de ifşa etmediler. Saldırıya uğrayan kadın hastamız 3 gün sonra bir klinik servisine transfer edildikten sonra ancak şikâyetçi olarak ifşa etti. Çünkü ilgili saldırgan kendisini yoğun bakım servisinden sağ çıkamamakla tehdit etmişti. Bu kamu kurumunda güvenlik önlemleri alınmadığı için, daha 2 aylık hemşire olan arkadaşımız Arnavutköy Niyazi Kurtulmuş ek binasında bıçaklı saldırıya uğradı ve 6 ay raporla evine gönderilerek üstü örtüldü. Hiç kimse hakkında soruşturma ve ihmal tartışması yürütülmedi. Güvenlik zafiyeti var dememize rağmen Hadımköy ek binasında herhangi değişikliğe gidilmedi” diyerek yaşanan olayın öncesini gözler önüne serdi.   Olayların üstü örtbas ediliyor   Yasemin, hastanede çalışan güvenlik personelinin birden fazla kadını taciz ettiğini söylerken, bu olayın da üstünün örtüldüğüne işaret etti. Taciz failinin adeta ödüllendirilerek terfi aldığına dikkat çeken Yasemin, “Bir hasta yakını, gece nöbetçi hemşire tarafından kandırılarak duygusal ilişkiye sürüklendiğini ve olayın cinsel ilişkiye kadar vardırıldığını kurum amirleri ile paylaştı. Yine ilgili fail gözden uzağa alınarak üstü örtüldü, hatta mükâfatlandırıldı denilecek kadar rahat bir yerde çalıştırıldı. Yine bir kadın arkadaşımız 1 yıldır sistematik şekilde duygusal ilişkiye zorlanmakta ve tacizlere maruz kalmaktaydı. Üstelik 3 ay önce hastane müdürü ile yaşananları paylaştığını ve hiçbir şey yapılmadığını ifade ediyordu” şeklinde konuştu.   Tacize uğrayan kadınlar çekiniyor   Kadınların tacize ve cinsel saldırıya uğramasına rağmen yaşadıkları korkudan ve tedirginlikten dolayı suç duyurusunda bulanamadıklarına değinen Yasemin, “Bizler Yedikuleli kadınlar olarak, elimizde cinsel tacize dair ilk defa beyanda bulunmayı kabul eden bir kadın arkadaşımız üzerinden, kamuoyuna bu olaylar silsilesini ve ihmalleri tüm boyutlarıyla paylaşmayı düşünürken, aynı günün saatler sonrasında hemşire arkadaşımızın DR. Semih Erduhan tarafından cinsel saldırıya uğradığı bilgisiyle sarsıldık” dedi.   Yasemin şu soruları sordu:   “* 8 Mart haftasının daha içerisindeyken, kadınlar her gün 3’er, 5’er öldürülüyorken ve bu bir sistematik katliama dönüşmüşken, kadınlar ‘Evde, sokakta, işyerinde her türlü şiddet, taciz ve cinsel saldırıya maruz kalıyoruz’ derken, üstelik bir kadın için ifşanın en az saldırının kendisi kadar zor olduğunu biliyorken, yukarda yaşananlara sessiz kalmak suç ortaklığı değil de nedir?   * Kadınlar toplumsal cinsiyet eşitliği isterken, eril zihniyeti yine yeniden üreten akılla hareket etmek suç değil de nedir?   * Kadınlar öldürülüyoruz diye çığlık atarken ve bu bir soykırım raddesine gelmişken, yok saymak, önlem almamak, adeta failleri affeden yasal uygulamalar suç değil de nedir?   * Kadınlara meydanları, sokakları yasaklamak! Kadınların haklı mücadelesini toplumun nezdinde itibarsızlaştırarak,  kadınların eşitlik ve özgürlük arayışını hiçleştirmek değil de nedir?   * Bu kamu kurumunda yaşananların üstünün sürekli örtülmesi;  ‘Erkek vuruyor devlet koruyor’ diye isyan eden kadınları, devlete hakaret etmekle suçlayanlara verilecek en iyi cevap değil de nedir?   Yasemin son olarak failin cezalandırılması için sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi.   Faili savunmaya çalıştılar   Açıklamanın ardından hastane yönetiminde yer alan bazı doktorların fail Semih Erduhan’ı savunmaya çalışmasına alanda bulunan sağlık çalışanları tepki gösterdi.