Depremzedelere verilen 10 bin liraya da göz diktiler! 2023-02-23 09:03:30   Melek Avcı   ANKARA - Deprem sonrası vergi borçlarının ertelendiğini, depremzedelere 10 bin lira yardım yapılacağını “müjdeleyen” iktidar, vergi borçlarına karşılık bu parayı haczediyor. Avukat Ümran Hakverdi, bunun hukuken ve vicdanen kabul edilemez olduğunu söyledi.     Mereş Bazarcix (Pazarcık) ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat günü 7.7 ve 7.6 şiddetinde depremler meydana geldi. Depremde son bilançoya göre 42 binden fazla yurttaş enkaz altında kalarak ya da geç başlayan kurtarma çalışmalarını enkaz altında beklerken donarak yaşamını yitirdi. 11 ili etkileyen depremde, on binlerce bina yıkıldı, kimi kentlerde neredeyse hasar görmeyen bina kalmadı. Yaklaşık 13-15 milyon insanı etkileyen depremlerde evsiz kalan yurttaşlara hala çadır desteği sağlanmadı, yardımlar ise sivil toplum örgütleri ve halkın dayanışmasıyla toplanıp dağıtılmaya devam ediliyor. Bölgede halkın dayanışması sürerken iktidarın vadettiği açlık sınırına bile yaklaşmayan 10 bin lira maddi destek depremzedelerin hesaplarına yatırılmaya başlandı.   ‘Yardım paralarına da bloke’   İktidar tarafından deprem illerinde vergi, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) prim borcu ve banka kredi borçlarının belli süre ertelendiği açıklanırken, bankalar ise yaşamını yitirmiş olan yurttaşların borçlarını sildiğini “müjde” gibi duyurmuştu. Diğer taraftan ise depremzede yurttaşların hesaplarına yatan bu destek parası dahil, depremzede yurttaşların hesaplarındaki paraya vergi daireleri tarafından haciz konulması gündeme geldi.   ÇHD’den tepki   Haciz konulduğuna dair gelen bilgileri paylaşarak duruma tepki gösteren Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), “Yatan bu destek paralarına el konulması hem hukuken hem de vicdanen kabul edilemezdir” diyerek hacizlerin derhal kaldırılması çağrısı yaptı.  ÇHD üyesi Avukat Ümran Hakverdi, haciz kararını değerlendirdi.   Haciz kanuna aykırı   Haciz ile paraların bloke edilmesinin İcra İflas Kanunu’na aykırı olduğunu belirten Ümran, bu yardımın icra edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Ümran, “İcra İflas Kanunu madde 82 ile haczedilemeyecek mallar olarak düzenlenmiştir. Burada sayılan ‘Vücut veya sıhhat üzerine ika edilen zararlar için tazminat olarak mutazarrırın kendisine veya ailesine toptan veya irat şeklinde verilen veya verilmesi lâzım gelen paralar’ başlığı kapsamında değerlendirilmesi gereken bu 10 bin liralık ödemelerin haczi hukuken mümkün değil ve yasal değildir.  Ancak vergi borçlarından dolayı bu yardım parası ve hesaptaki diğer paralara haciz yapılmıştır. Bunun sebebi ise devlet alacaklarının öncelikli olmasıdır. Öncesinde vergi borcu olan ve icra takibi borçlusu olan kişilerin hesaplarına yatan bu paralar doğrudan hesaplardan çekilmiş” ifadelerini kullandı.   ‘Devlet alacağından bu felaket sürecinde dahi vazgeçmemiş’   Vergi borçlarının ertelendiğine ilişkin muğlak ifade ve açıklamaların yapıldığı ve bu süreçte dahi devletin adeta alacağının peşine düştüğünü kaydeden Ümran, devletin karardan dönmek yerine yardım paralarından borç tahsilatı yapmaya devam ettiğine dikkat çekti. Ümran, “Her ne kadar hukuken devlet öncelikli alacak olursa olsun yapılan bu ödemelere dokunulması kabul edilemez. Böyle bir süreçte icra takiplerinin halen devam ediyor olmasına dair ucu açık açıklamalar yapılmıştır. Devlet alacağından bu süreçte dahi vazgeçmemiştir. Verilen neredeyse hiç mahiyetindeki 10 binlik ödeme dahi hesaba düşer düşmez depremzedelerden alınmıştır” diye konuştu.   ‘Bu para dokunulmaz kılınmalı’   Uygulamaya derhal son verilmesi gerektiğini vurgulayan Ümran, şunları söyledi: “Kişisel borçlar için yapılamasa dahi devlet kendi alacağı borçlar için icra süreçlerini durdurulabilir. Yine UYAP adres bazlı bir sistem işletilebilir. Uyarı ekranı kullanılmak sureti ile adresi deprem bölgesi olanlar için takip süreci işletilemez. Ayrıca bu 10 binlik ödeme öncesinde devlet tarafından yapılan bir açıklama ile depremzedelere duyuruluyor. Devlet duyurusu ve onayı söz konusu. Paranın nereden geldiği ve kaynağı belli iken, tekrar alacaklı yana aktarılması vergi borcu için bloke edilmesi kabul edilemez. Bu alacak dokunulmaz kılınmalıdır.”