Erkek siyasetçi tekeline son: Kadınlar kadın aday istiyor 2023-02-06 09:03:04     İZMİR - Cumhurbaşkanlığı seçiminde Emek ve Özgürlük İttifakının kadın aday göstermesinin genç kadınlara özgüven sağlayacağını belirten kadınlar “Artık siyasetin yaşlı ve erkek tekelinden kurtulması gerekiyor. Dolayısıyla bu hamle yapılırsa karşılığını bulur” dedi.   Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken aday tartışmaları da gündemdeki yerini koruyor. Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan kadın siyasetçilere ve kadın örgütlenmesi içinde yer alan kadınlara ittifakın kadın aday çıkarması hakkındaki görüşlerini sorduk. Siyasetin yaşlı ve erkek tekelinden kurtulması için hem kadın hem de siyasetçi kimliğine sahip çıkan bir kadın adayın desteklenmesi gerektiğini ifade eden kadınlar, kadın aday gösterilmesinin kadınlara özgüven sağlayacağını, ittifak seçmeni olmayanlara da ‘kadınların aday olabileceğini’ göstermesi açısından önemli olduğunu söylüyor.   ‘Genç kadınlara özgüven sağlar’   Toplumun kadına daha fazla inandığını ve güvendiğini belirten Tevgera Jinên Azad (TJA) İzmir’den Hayat İzgi bunun Kürt partilerinin ve Kürt Kadın Özgürlük Hareketinin mücadelesi ile sağlandığını ifade etti. Kadınların devrimin öncüleri olduğunu belirten Hayat “Kadın başkanlara gençler daha fazla güveniyor. Kürt kadın önderlerinin çoğu cezaevinde, gençler o kadınların peşinden gidiyordu. Çünkü toplum da biliyor dengeyi kadın sağlayabilir. Kürt kadınının feodalizmden kurtuluşu Kürt Kadın Özgürlük mücadelesi sayesinde gerçekleşti. Artık seçimlerde Kürt halkı kadının aday olmasını konuşuyor. Geçtiğimiz günlerde tanıştığım bir kadına adayımızın kadın olmasını istediğimi söylediğimde gözleri parlamıştı. Çünkü kadınlar kadınların sesini daha iyi taşır” diye konuştu.   ‘Artık toplum kadının her şeyi yapabileceğini biliyor’   Kürt partilerinin farklı alanlardaki liderliklerde kadınları teşvik ettiğini ifade eden Hayat “Bu durum Kürt Kadın Hareketinin dışındaki kadınları, hatta dünyadaki kadın mücadelesini etkiledi. Genç kadınlar kadın aday görürse özgüven kazanacak. Önceden kadınlar biliyordu şimdi toplum da kadının her şeyi yapabileceğini biliyor. Kadınlar ev dışında da çok şeyi yapabileceğini söyleyebiliyor artık. Aday kadın olsa sadece Kürt kadını değil Türk kadınlarının da sosyalistlerin de takdirini alır” diye konuştu.   ‘Kadın temsili yeterli değil, feminist bilinç olmalı’   Topluma üçüncü bir yol sunan Emek ve Özgürlük İttifakının kadın ve çocukları daha etken kılması gerektiğini ifade eden Mor Dayanışma’dan Deniz Uslu toplumsallaşan kadın hareketinin özneye dönüşmesi gerektiğini belirtti. Kadınların, Millet İttifakının sorunları çözmeyeceğini anladığını ifade eden Deniz “Emek Özgürlük İttifakı toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin karşısında duran ve bu yönde çalışmalarda bulunan kadınlar var içinde, kadın örgütleriyle de dirsek temasında bulunabiliyorlar. Kadınların siyasetin içinde aktif şekilde yer aldığını görüyoruz. Temsiliyette sadece kadın olmak değil feminist bilincin olması gerekliliğini görüyoruz. Meral Akşener de kadın temsili ama bu yeterli değil. Umut da vadetmeli. Sadece kadınlar önde olsun diye de değil, ittifak aday çıkarırsa Türkiye ve Ortadoğu’nun kadın hareketinin ürünü olan bir kadının olması gerekir” diye belirtti.   ‘Program da çok önemli’   Siyasette eşit temsiliyet, pozitif ayrımcılık gibi tartışmalar yürütülürken kadın aday çıkarılmasının siyasi ve toplumsal arenaya olumlu etkilerde bulunacağını belirten Deniz “Adayın profili çok önemli sadece akademik değil feminizmle yakınlaşmış, sahada yer almış kişi olmalı. Program da önemli. Artık  siyasetin yaşlı ve erkek tekelinden kurtulması gerekiyor. Dolayısıyla bu hamle yapılırsa karşılığını bulur. Batıda da doğuda da kadın mücadelesi yükseliyor. Kürt halkının yıllardır kadın özgürleşmesi verdiğini biliyoruz. TJA bunlardan biri. O mücadelenin içinde yaşayanların temsiliyet görmesi önemlidir” şeklinde dile getirdi.   ‘Kadın aday olabileceğini gösterir’   Kadınların pandemide, bombaların patladığı dönemlerde bile sokaklara çıktığını bunun da kadın temsiline güveni doğurduğunu dile getiren Deniz “Kadınlar siyasete, mekanizmalara güven konusunda toplumda daha çok güven uyandıracaktır. Çocuk istismarına da faşizmin ayak seslerine de savaş çığırtkanlığına karşı da kadınlar durdu. Bu da toplumda başka bir umut penceresi açacaktır. Hem kadın hem erkek seçmende kadına olan güven artacaktır, kadınların da özgüvenini arttırır diye düşünüyorum. Çalışmalar yapıldıkça karşılığını bulacaktır. Emek ve Özgürlük İttifakından olmayan seçmenlerde de ‘kadın aday olabiliyormuş’ diye düşünmelerini sağlar. Göstermelik değil, hem kadın kimliğine hem siyasetçi kimliğine sahip çıkan kadınları da etkiler” diye ifade etti.   Kadınlar ötekilerin sözünü daha iyi dillendirir   Hem bileşeni oldukları HDP’nin hem de Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinin kadın özgürlüğünü savunduğunu belirten Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi PM Üyesi Nevin Aytekin AKP-MHP iktidarının kadının üzerinde kurduğu baskıyı ve kadın mücadelesinin geldiği noktayı göz önüne alarak kadın aday çıkarmanın yerinde olacağını belirtti. Erkek egemenliğine karşı kadının sözünü söylemesi gerektiğini ifade eden Nevin “Erkekler hep bir güç üzerine bir şeyleri inşa etmeye çalışıyor ama kadınlar daha eşitlikçi özgürlükçü yok sayılandan yana. Tüm ötekileştirilenlere, varlığı kabul edilmeyenlere daha çok önem vereceğini düşünüyoruz. Alevilere, Ermenilere özellikle de LGBTİ+’lara yönelik ötekileştirme var. İstanbul Sözleşmesinden çıkılmasında da onlar hedef gösterildi, görünmez kılındı. Bu anlamda diğer aday olacak kişiler kadınlar için söz söylese bile LGBTİ+’lar hakkında hiç konuşmuyor. Kadın aday diğer ötekileştirilmişleri daha iyi özümsediği için mücadelede daha başarılı olacağına inanıyorum” dedi.   ‘Sistematik kadın düşmanlığına karşı kadın aday’   İttifakın seçim süreci sonrasında da demokrasinin yerleşebilmesi adına seçim sürecinin önemli olduğunu söyleyen Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İzmir İl Eşbaşkanı Aslıhan Titiz ittifakın kadın aday çıkarmasının önemli olacağını belirtti. İktidarın kadın mücadelesini en önemli düşman olarak gördüğünü ifade eden Aslıhan “En önemli kazanımlardan biri olan İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkma kararı alındı. 25 Kasım, 8 Martlarda birçok kadın işkenceyle gözaltına alındı. Durum böyleyken hükümet cemaatin altında 6 yaşından beri sistematik cinsel istismara maruz kalan HKG’nin ilk duruşmasında istismarı meşrulaştırmaya çalışan kişilere izin verdi. Öte yandan kendisini iktidarın karşısında konumlandıran Millet İttifakı bir mutabakat metni yayınladı ve bir maddesinde dahi İstanbul Sözleşmesi’nin adı geçmedi. Bunlar değerlendirildiğinde Emek Özgürlük İttifakı, rejimin kadın düşmanlığı gerici eğilimleri karşısında kadın aday çıkarması önem arz ediyor. Memlekette sistematik kadın düşmanlığı varken tabanda da olumlu karşılanacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu