İHD’nin Barış Nöbeti: Savaş çocuk hakları ihlalidir 2022-11-04 19:43:47   İZMİR- İHD, bu ayki Barış Nöbeti’ni “Çocukların barışa ihtiyacı var” şiarıyla gerçekleştirdi. Nöbette savaşların çocuk hakkı ihlali olduğu mesajı verilirken Türkiye’de savaş nedeniyle hayatını kaybeden çocuklara dikkat çekildi.    İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi her ayın ilk Cuma günü dernek binasında düzenledikleri Barış Nöbeti eylemini bu ay “Çocukların barışa ihtiyacı var” şiarıyla gerçekleştirdi. Nöbet eylemine siyasi parti temsilcileri, İzmir Barış Anneleri İnisiyatifi, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Nöbet sonrasında Eski Sümerbank önünde basın açıklaması düzenlendi. “Dünyada barış istiyorum çocuklar ölmesin istiyorum” yazılı pankartın taşındığı açıklamada, basın metnini İHD adına Cemile Karakaya okudu.   ‘Savaş çocuk hakları ihlalidir’   Türkiye’de devam eden çatışmaların başta ‘yaşam hakkı’ olmak üzere çocukların en temel haklarını ihlal ettiğini ifade eden Cemile, çocukların oyun oynarken patlayıcılarla yaralandığını, yaşamlarını kaybettiğini belirtti. Cemile “Bazen anne kucağında bazen sokakta oynarken kurşunlara hedef oluyorlar.  Hiç bilmemeleri gereken bir durumun hedefi ve tanığı oluyorlar. Oyunla geçirmeleri gereken dönemlerinde birçok travmatik iz ve yaraya sahip oluyorlar. Çatışma bölgelerinin dışındaki çocuklar çatışmalara eşlik eden söylemler, haberlerin veriliş biçimi, propaganda olarak kullanılan görüntüler, yükselen militarist dil, 'şehitlik' yüceltisi, idam tartışmaları ve artan nefret söylemine maruz kalıyorlar” şeklinde ifade etti.   ‘Savaş Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni işlevsiz kılıyor’   Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Bildirgesinde çocuğun “kişiliği aile ortamı içerisinde, mutluluk sevgi ve anlayış atmosferinde tam ve uyumlu olarak gelişebilir" dendiğini ifade eden Cemile “Hiçbir yerde savaşın bunu sağlayabildiği söylenmemiştir. Savaş ve çatışmaların çocukların yaşamında meydana getirdiği olumsuz sonuçlar arasında, yaralanma ve sakat kalma, öldürülme, işkence ve kötü muameleye maruz kalma, ebeveynlerini ve yakınlarının yaralanması ve ölümü, şiddet mağduru veya faili olma, çocuk asker olarak savaş ve çatışmalarda kullanılma, zorunlu göçe tabi olma, göç edilen yerlerde ötekileştirilme, dışlanma, hastalık, yoksulluk ve yetersiz beslenme sayılabilir” şeklinde belirtti.   ‘Sıcak savaş bittikten sonra da çocuklar zarar görüyor’   Etnik temizlik kurbanı Bosnalı çocukların ABD’ye göç ettikten bir yıl sonra yüzde 65 oranında travma sonrası stres bozukluğu ve yüzde 35 oranında depresyon belirtileri gösterdiğini belirten Cemile, ruhsal sorunların dışında sağlık hizmetlerinin aksaması, temiz su kaynaklarına ulaşımın zorlaşması, yeterli protein alımının aksaması, eğitimin durması, aşırı kalabalık mülteci kamplarında yaşamak zorunda kalmak gibi önemli sorunlar ortaya çıktığını dile getirdi. Türkiye’de 28 Aralık 2011’de Şırnak’ın Uludere ilçesinde yaşanan acı olayda hayatını kaybeden 34 insanın içinde çocukların da bulunduğunu belirten Cemile “Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın hazırladığı raporda 16 Ağustos 2015 ile 18 Mart 2016 tarihleri arasındaki çatışmalı dönemde 72 çocuk hayatını kaybetmiştir. Aşağıda isimlerini saydığımız çocuklar çatışmalı dönemlerde veya çatışmalı dönemlerden kalan patlayıcıların ellerinde patlaması sonucu, yitirdiğimiz çocuklardır. Bir de askeri araçların çarparak ölümüne veya yaralanmasına neden olduğu çocuklar bulunmaktadır. Ve tabii birde Şırnak Uludere’de yitirdiğimiz çocuklar” şeklinde belirtti.   Hayatını kaybeden çocukların adları okundu   Türkiye’de zırhlı araç çarpması, patlayıcı maddeyle, çatışmalı dönemlerde veya yapılan operasyonlarda yaralanan, sakat kalan, yaşamını yitiren çocukların adlarını okuyan Cemile, “Yaşamları ellerinden alınan çocuklar; sokağa çıkma yasaklarında hastaneye gidemediği için, annesinin kucağında vurularak ya da babası ile gittiği barış eyleminde yaşamları ellerinden alınan çocuklar anısına barış hemen şimdi diyoruz. Sorumlusu ve tarafı olmadıkları savaşın mağdurları çocuklar yaşamlarınız ellerinizden alınmasın diye barış hemen şimdi diyoruz” dedi.   Açıklama alkışlarla sona erdi.