19 Temmuz Devrimi’nin tanıkları anlattı 2022-07-17 09:02:10   Yara Kendeş   KOBANÊ - Kobanê’de 19 Temmuz 2012’de başlayan devrimin tüm bölgeyi ve dünyayı etkilediğini anlatan tanıkları, büyük emek, direniş, mücadele ve şehadetlerle bugünlere geldiklerini söyledi.    19 Temmuz 2012’de kıvılcımı yakılan Rojava Devrimihalklar için yeni bir başlangıç oldu.  Ortadoğu ve dünya halkları arasında büyük bir yankı uyandıran devrim eşitlik ve özyönetim modeli ile de bir örnek oldu. DAİŞ’e karşı verilen mücadele ve DAİŞ’iş yenilgiye uğratılması ile de yeni bir sayfa açıldı.    Devrim öncesi…   10’uncu yılına giren devrimi o sürece tanıklık eden kadınlar, yaşadıklarını anlattı. 19 Temmuz Devrimi’nden önce yaşananları anlatan Barış Annesi Hewa El-Ewed şöyle dedi: “Bizim çocukluğumuzda Suriye rejimi Rojava’dayken baskı altındaydık. Okula gittiğimizde büyük  zorluk ve baskılarla karşı karşıya kalıyorduk. Halkın rahat bir yaşam sürmemesi için büyük baskı uyguluyorlardı. O dönemde üzerimizde her türlü baskı uygulanıyordu. Okula gittiğimizde ana dilimizle konuşmamıza izin verilmiyordu. Hatta okulumuzu dahi bitiremedik. Kürt halkı böyle bir baskı altında yaşıyordu. Böylesine ağır bir durum vardı.”   ‘Bugün direniş ve serhildan günü’   Devrimden önce halk üzerinde baskılar olsa da gençlerin mücadele ettiklerini söyleyen Hewa, “Her açıdan bir savaş vardı. Newroz’u rahat kutlayamıyorduk. Okuyamıyorduk. Rejim sürekli engelliyor, baskı uyguluyordu. Devrim gerçekleşmesinin üzerinden bu kadar zaman geçti. Suriye’de bulunan bütün halklara, bileşenlere çağrım üzerlerindeki baskıyı kaldırmak için mücadele etsinler. Bugün direniş ve serhildan günüdür. Bugün Önderlik ve kahramanların günüdür” diye konuştu.    ‘Suriye rejimi yenilgi aşamasına gelmişti’   Fırat Bölgesi Kadın Evi Üyesi  Evîn Ewad da devrime tanıklık edenlerden. Devrim öncesi Suriye rejiminin halk üzerinde birçok baskısının olduğunu söyleyen Evîn, “Burada aynı zamanda yurtsever ve direnişçi ailelerimiz vardı. Onlar ayağa kalktı. Yine kadın ve gençler direnişteydi. Birçok kez gençlerimiz gözaltına alınıp tutuklanıyordu. Ağır işkencelerden geçiriliyorlardı. Suriye krizinde biz Kürt halkı olarak 3’üncü yolu tercih ettik. 19 Temmuz Koban’ê yankılandı. Tüm Suriye’yi etkiledi. Suriye rejimi yenilgi noktasına geldi” ifadelerini kullandı.    ‘Dünyaya örnek oldu’   Baas rejiminin Kobanê’de yenildiğini söyleyen Evîn şöyle dedi: “Kürt halkı ve dostları el ele verdi. Önder Apo’nun düşünceleri ve fikrini esas aldılar. 19 Temmuz Devrimi tüm dünyaya örnek oldu. O dönem Baas rejimi yenildi, Sonrasında bölgedeki tüm bileşenler kendilerini özgür bir şekilde tanımlamaya başladı.”   İlk kıvılcım…   Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Eşbaşkanı Hedle Hesen de şunları dile getirdi: “Temmuz ayındayız. İnsan hatırladığında birçok anlamını da görüyor. 19 Temmuz’un ilk kıvılcımı Kobanê’de yakıldı. Baas rejimi Kobanê’den çıkarıldı. 19 Temmuz denildiğinde başarı geliyor aklımıza. Devrim gerçekleştiğinde bu örgütlenme ve demokratik ulus projesinin hayata geçirilmesine vesile oldu. Kadınlar nasıl öncülük etti, nasıl cevap verdi, öncülük etti ve bu güne kadar da devam ediyor bu çok önemli. Zaten 19 Temmuz Devrimi kadın devrimi olarak tanımlandı.  Ondan sonra Kadın Savunma  Birlikleri oluşturuldu. Rejim buralardan çıkarıldığında kurumlar  açıldı. Bu da Önderliğin paradigması temelindeydi.”   Eşbaşkanlık sistemi vurgusu   Kadınların kurumlarda yer almalarına değinen Hedle, “Özerk Yönetim’in kurumları açıldığında  kadınlar yüzde 50 temsil edildi ve eşik bir şekilde çalışmalar yürütüldü. Yine meclis ve komünler oluşturulduğunda da kadınlar yer aldı. Eşbaşkanlık sistemi oturtuldu. Eşbaşkanlık sistemi ile kadın ve erkekler birlikte çalışma yürüttü. Tüm kurumlarımız halka hizmet edebilmek için olağanüstü bir süreçte oluşturuldu. Kurumların oluşturulmasından sonra halkın yönetimlerde yer alarak  kendi kendini yönettiğini gördük” dedi.     Direniş, mücadele emek   19 Temmuz devrimi sayesinde yaşadıklarını söyleyen Hedle  son olarak şunları dile getirdi: “Bizler bu kadar çalışma, direniş, mücadele, şehadet sonucunda haklarımıza kavuştuk. Çok emek verdik ve birçok zorluklar çektik. Tüm gücümüzü ortaya çıkardık ve mücadelemizi, hareketimizi büyüttük. Bugün birçok değişim  ve gelişmenin olduğunu görüyoruz.