Demokrasi ve Özgürlük Mitingi’ne çağrı

  • 09:12 23 Şubat 2024
  • Siyaset
 
Marta Sömek
 
İSTANBUL - Tüm halkları 25 Şubat’ta Esenyurt Meydanı’nda gerçekleştirecekleri “Demokrasi ve Özgürlük Mitingi”ne çağıran Özgürlük Yürüyüşçüsü ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, “Türkiye halklarının buluşması, Kürt sorununda emekçi, demokratik çözümün bir kere daha dile getirilmesi ve Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridin kalkması demek, barışın ve eşitlik koridorunun açılması, Kürt sorununda çözüm anlamına geliyor. O nedenle Türkiye halkları, işçi sınıfı ve emekçi halklar 25 Şubat’ta Esenyurt’ta olmalı ve mitinge buluşmalıdır” sözleriyle seslendi.
 
İmralı Adası’nda 26 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 35 aydır da hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununa çözüm talebiyle Kurdistan, Türkiye ve dünyanın dört bir yanında kesintisiz bir mücadele yürütülüyor. Halkların tek talebi olan PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünün sağlanması için yürüyüş, eylem, miting, açlık grevleri, Adalet Nöbetleri ve sayısız eylem, etkinlik düzenleniyor. 15 Şubat 1999 tarihinde Abdullah Öcalan’a uygulanan uluslararası komplo 25’inci yılını geride bırakırken de Almanya’dan Hakkari’ye, Kuzey ve Doğu Suriye’den Amerika’ya tüm halklar sokaklara ve meydanlara inerek protesto eylemleri gerçekleştirdi.
 
Binlerin katılımıyla yürüyüş selamlanacak
 
Bu eylemler kapsamında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), 1-15 Şubat tarihleri arasında “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” başlattı. Halkların büyük bir coşku ve ilgi ile desteklediği yürüyüş, Amara’da sonlandırıldı. DEM Parti İstanbul İl Örgütü de yürüyüşü selamlamak amacıyla 25 Şubat Pazar günü saat 14.00’te Esenyurt Meydanı’nda “Demokrasi ve Özgürlük Mitingi” düzenleyecek. Binlerce kişinin katılması beklenen mitinge ilişkin haftalardır İstanbul’un tüm ilçelerinde çalışmalar yürütülüyor.
 
Özgürlük Yürüyüşçüsü ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, sayılı günler kalan “Demokrasi ve Özgürlük Mitingi”ne ilişkin JINNEWS’e konuştu.
 
‘Mutlak tecrit Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür’
 
Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün Wan ve Qers olmak üzere iki koldan başladığını hatırlatan Çiçek, “Neredeyse cumhuriyetin 100’üncü yılına başlarken Türk devletinin inkarcı, sömürgeci, tek devlet, tek dil, tek ulus anlayışının nasıl devam ettiğini ve Kürt sorununda çözümsüzlüğünde ısrar ettiğini görmüş olduk. Israr etmesinin bir politikasını da İmralı’daki mutlaklaşmış tecritte görüyoruz. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki 35 ayı aşkındır süren mutlak tecrit Kürt sorununun çözümsüzlüğü anlamına da geliyor. Biz Kürt sorununda adil, onurlu çözümün olması gerektiği ve Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kalkması, Kürt halkına vaat edilen bu ölüm koridorunun ve savaş politikasının son bulması isteğiyle yürüyüşe başlamıştık. Her yürüyüş kolunda hem tarihi anlamlandırmış olduk hem de tarihsel dönemeçlerimize dönüp baktık” sözlerini kullandı.
 
‘Kurdistan ve Türkiye halkları barış istediğini söyledi’
 
Yürüyüş boyunca çok sayıda adrese ziyaretlerde bulunduklarını paylaşan Çiçek, “Kurdistan topraklarındaki değerlerimiz olan şehitlerimize uğradık. Faili meçhul cinayetleri bir kere daha hafızamıza kazımış olduk. Aslında Kurdistan mücadelesinin tarihini adım adım buluşturmuş olduk. Belki Wan ve Qers kolu küçük küçük ateşler halinde başlamıştı. Ama bu büyük mücadelenin buluştuğu noktaları halkımızın bizi bağrına basması ve Kürt sorununda Kurdistan ve Türkiye halkları da barış ve eşitlik istediğini söyledi. Kurdistan’daki bu çözüm politikası aynı zamanda Türkiye işçi, emekçi sınıfının da kendi hakları ve taleplerine kavuşmasıdır. O nedenle 25 Şubat’ta Esenyurt’ta yapılacak olan mitingin anlamı var” şeklinde konuştu.
 
Mitinge çağrı: Türkiye halkları Esenyurt’ta olmalı!
 
Tüm sorunların çözümünün İmralı tecridinin son bulması ve PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünden geçtiğini vurgulayan Çiçek, “Türkiye halklarının buluşması, Kürt sorununda emekçi, demokratik çözümün bir kere daha dile getirilmesi ve Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridin kalkması demek, barışın ve eşitlik koridorunun açılması, Kürt sorununda çözüm anlamına geliyor. O nedenle Türkiye halkları, işçi sınıfı ve emekçi halklar 25 Şubat’ta Esenyurt’ta olmalı ve mitinge buluşmalıdır” ifadeleriyle halkları mitinge davet etti.