Pervin Buldan: Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye

  • 18:18 7 Mayıs 2023
  • Siyaset
MANİSA - Manisa mitinginde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye” çağrısı yaptı.
 
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) 14 Mayıs seçimleri öncesi Manisa’da miting düzenledi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın ve Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz’in katılımıyla gerçekleştirilen mitingin düzenlendiği Lale Meydanı Yeşil Sol Parti flamalarıyla donatıldı.
 
“Yaşasın Yeşil Sol Parti” ve “Patates soğan, güle güle Erdoğan” sloganlarının atıldığı mitinge gençlerin ve kadınların yoğun katılımı dikkat çekerken, Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi de “Genç başladık genç başaracağız” pankartı ile alanda yerini aldı. Yeşil Sol Partililer tarafından “ortak mücadele” vurgusuyla karşılayan EMEP korteji ise “Faşizme ölüm halklara kurtuluş” sloganı ile alana girdi. Ayrıca Amedspor taraftar grubu da formalarıyla mitinge katıldı.
 
“Buradayız kadınlarla değiştireceğiz” pankartıyla en önde yer alan Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi, üzerinde HDP eski eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın fotoğraflarının olduğu “Siyasi tutsaklara özgürlük”, “Gülümse devran dönsün”, “Êdî bes e” ve “Hayat pahalılığına dur demek için anahtar sende” dövizleri taşırken, “Jin jiyan azadî” sloganlarına ara vermedi.
 
Barış Anneleri’nin zılgıtlarıyla, ulusal kıyafetleriyle katılan kadınlar renkli görüntülere sahne oldu. Miting, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısında saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından alandaki binlerden, “Şehîd namirin” sesi yankılandığı mitingde Selahattin Demirtaş’ın gönderdiği mesaj okundu.
 
‘An azadî an azadî’
 
Sonrasında HDP ve Yeşil Sol Parti il eş sözcüleri ile milletvekili adayları alkışlar eşliğinde halkı selamladı. Söz alan HDP Îdir Milletvekili ve Yeşil Sol Parti Manisa Milletvekili Adayı Habip Eksik, “14 Mayıs’ta Roboskî’nin, Emine Şenyaşar’ın gözyaşlarının, Gülsüm Ana’nın hesabını soracağız. Soma’da katledilen 300’lerin hesabını da soracağız. Kürt halkını yok sayanlar, emekçilerini yok sayanlar, işçi sınıfının emeğini sömürenler, 14 Mayıs gecesi hesap verecekler. An azadi an azadi. An serkeftin an serkeftin” dedi.
 
’14 Mayıs’ta yeneceğiz’
 
Sonrasında konuşan Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın, 14 Mayıs’ta Manisa’nın kaderinin değişeceğini ifade ederek, “Saray rejimi bir kez daha duysun. Onlar sizleri burada diz çöktürmeye çalıştılar. HDP’ye yapmadıkları zulüm kalmadı ama şimdi Manisa’da buradayız. Bu saray rejimi ayakta kalmak için yanlarına kadın düşmanlarını aldılar. Onları 7 Haziran’da, 31 Mart’ta yendik, şimdi de 14 Mayıs’ta yeneceğiz” dedi. Alandaki binler, “Direne direne kazacağız” sloganlarıyla karşılık verdi.
 
‘Hesabını soracağız’
 
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın katledildiği 6 Mayıs 1972’nin yıldönümüne dikkat çeken EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz de “Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği diyen Denizlere selam olsun” dedi. Manisa’daki tarım sorununa değinen Ercüment, “Tarımı yağmayalanların, talanın ittifakını kurdular. Tefecilerin, borsacıların ittifakını kurdular ama biz üretici köylüleri örgütleyecek ve bu talancı ittifakı 14 Mayıs’ta göndereceğiz. Bunlar Soma’da 301 madencimizi göz göre göre ölüme gönderenlerin ittifakıdır. Soma’da onların karşısına Uğur Çolak’ın ailesini Gülsüm ablasını Yeşil Sol’dan milletvekili adayı olarak çıkarttık. Bunun hesabını mutlaka soracağız” mesajı verdi.
 
‘AKP’yi kadınlar gönderecek’
 
“Türkiye’nin her yerinde Yeşil Sol var, halkımız var” vurgusu yapan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, tek adam rejiminden kurtulma zamanının geldiğini belirterek şöyle konuştu: “Bu tek adam sisteminden, bu otoriter rejimden hep birlikte kurtulmanın zamanı artık gelmiştir. Evet sevgili gençler, genç yoldaşlar. Emeğinizin hakkını, geleceğinizi, hayallerinizi çalanları artık göndermenin zamanı gelmiştir diyoruz. Hakkınızı istiyorsanız, KPSS sınavlarında hakkınızın çalınmasını istemiyorsanız o zaman hep birlikte AKP iktidarını göndermenin zamanı gelmiştir. Sevgili kadın arkadaşlarım, emeğinizin, alınterinizin ve bize uygulanan baskının, şiddetin ve bu AKP iktidarının kadın katliamlarını, kadın katliamları gerçekleştiren erkek yargıyı korumasına artık izin vermeyeceğiz, müsaade etmeyeceğiz ve kadınlar olarak birliğimizi sağlayacağız ve bir arada olacağız. Kadınlar olarak AKP’yi biz göndereceğiz, kadınlar gönderecek.
 
Savaşla barış arasında tercih zamanı
 
Yoksulluktan, sefaletten, açlıktan, zamlardan kurtulmak için AKP’yi sepetlemenin zamanı artık gelmiştir. Demokrasiden, haktan, hukuktan, barıştan, özgürlükten yana tavır takınmak istiyorsak o zaman hep birlikte 14 Mayıs tarihinde AKP’yi tarihin çöplüğüne atma zamanı gelmiştir. Doğal afetlerde bu ülkeyi felaketlere sürükleyen, her yaşanan felaketi bir kader olarak niteleyen ve depremzedeler başta olmak üzere felaket yaşayan insanları kendi kaderleriyle baş başa bırakan bu iktidarı artık göndermenin zamanı gelmiştir. İşte tercihlerimizin net olduğu bu kadar açık olduğu bir dönemde 14 Mayıs’ta herkes tercihini buna göre yapacak. Ya karanlık bir dönemin devamından yana tercih yapacağız ya da aydınlık günlerin demokrasinin, özgürlüğün. Barışı Türkiye’ye yaymak için bundan yana tercih yapacağız. Bu dönem tercihimiz önemli. Savaş politikası ile barış politikası arasında tercih yapacağız. Demokrasi ile faşizm arasında tercih yapacağız. Bu ülkeyi yönetenlerin bir kez daha bu ülkenin başına bir bela olarak gelmesini engellemek için tercihimizi barıştan demokrasiden yana yapacağız.
 
Soma’da can verenler için oy kullanacağız
 
Sevgili halkımız Tayyip Bey ‘Bu daha iyi günleriniz’ demişti hatırlarsanız. Ancak bize bu yaşattıklarının daha kötüsünü yaşatmak için çalışacaklar. Bunda hiçbir sakınca görmüyorlar. Yaşanan felaketlerin, yoksulluğun, adaletsizliğin bin katını daha Türkiye halklarına yaşatmaktan asla kaçınmayacaklar. O yüzden biz tercihimizi iyi yapmak durumundayız. Onlar bize parmak sallayarak, hakaret ederek Türkiye halklarına ve ortamına korku iklimi salarak bir kez daha iktidara gelmeyi hedeflemiş olabilirler ama buna müsaade etmeyeceğiz. Buna Manisa halkı da Türkiye  halkları da müsaade etmeyecek ve bizler 14 Mayıs’ta sandık başına gittiğimizde Soma Katliamı’nda can veren işçi kardeşlerimizin hakkı için oylarımızı vereceğiz. Ayrıca 14 Mayıs’ta sandık başına gittiğimizde Roboskî’de katledilen canlarımız için oylarımızı kullanacağız. Bu ülkede adalet arayan adalet çığlığı yayan ve iki yıla yakındır Urfa Adliyesi önünde nöbet tutan Emine Şenyaşar annemizin hakkı için oylarımızı Yeşil Sol’dan yana kullanacağız.”
 
Algı operasyonları
 
Dün AKP’nin küçük ortağı MHP genel başkanının söylediği söz yenilir yutulur bir söz değil. Ne diyor MHP Genel Başkanı, diyor ki, ‘Kılıçdaroğlu’nun ortakları ya müebbet hapsi ya da vücutlarına bir kurşun yemeyi hak ediyorlar’. Şimdi bu söylem açık bir tehdittir. Bu saatten sonra herhangi bir insanın kılına bir zarar gelse, parmağına taş değse bunu söyleyenler bu işin sorumlusudur. Biz bunu Manisa’dan söylemiş olayım. Bunu kabul etmediğimizi, bu sözden dolayı onları kınadığımızı, bu sözün yenilir yutulur bir tarafının olmadığını açıkça ifade ediyoruz. İşte ülkeyi böyle yönetiyorlar, korku salarak yönetiyorlar. Sanki 14 Mayıs’ta bu ülke seçime değil savaşa gidiyormuş gibi algı operasyonları yaratıyorlar. İktidarı bırakmamak için bir kez daha iktidara gelmek için herkese parmak sallıyorlar. Oysa biz bu sözü söyleyenden de bu sözü ona söyletenden de Türkiye halkları olarak utanç duyuyoruz. Bu Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçmiş sözdür. Bu ülkeye korku salmak yerine sevgiyi huzuru refahı barışı adaleti ve hukuku bizler getireceğiz. Bunun teminatıyız. Bunun için sizlere söz veriyoruz.
 
Ülkeyi toz pembe görüyorlar
 
Sadece MHP Genel Başkanı değil, bu ülkenin cumhurbaşkanı da her çıktığında televizyon programında HDP’ye, HDP dostlarına yoldaşlarına Yeşil Sol’a binbir hakareti ve parmak sallamayı kendisine görev edinmiş. Aynı zamanda patates ve soğanla dalga geçen bir cumhurbaşkanı var karşımızda. Ne diyor? ‘Benim halkım kendi liderini patates ve soğana yedirtmeyecek bu konuda tercih yapmayacak’ diyor. Şunu söyleyeyim, 14 Mayıs 2023’te patates ve soğan sizi iktidarınızdan edecek sizi o koltuktan alacak. Halkın geçim kaynağını küçümseyen bir cumhurbaşkanı var. Biz biliyoruz ki, bu ülkede bir geçim derdi var. İnsanlar yoksullukla ve sefaletle mücadele etmek durumundalar. Onlar Manisa halkının ne yaşadığını bilemezler. Çünkü saraylarından ülkeyi toz pembe görüyorlar. Oradan Manisa halkının derdini, soğanın ve patatesin kaç lira olduğunu sorgulamasıyla ilgilenmezler. Onların derdi Manisa halkı değil. Onların derdi Manisa’da yaşayan işçiler, esnaf değil kadınlar ve gençler değil. Onların derdi sadece kendi gelecekleri kendi koltukları ve iktidarlarıdır.
 
Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye
 
Manisa halkı 14 Mayıs tarihinde önemli bir tercih yapacak. Şimdi Yeşil Sol Parti’nin Türkiye’de esen rüzgarını ve havasını, bayrağını Manisa’da dalgalandırmak ve bu havayı her yere yaymak için Manisa halkımızın üzerine de büyük bir görev ve sorumluluk düşüyor. Sandık başına gittiğinizde elinize oy pusulasını aldığınızda diğer hiçbir partiyi görmeyin. Sadece ve sadece Yeşil Sol’u görün ve oraya mührünüzü vurun ki bunlar gitsinler. Bir oy Yeşil Sol’a, bir oy faşizmi geriletmeye. O yüzden Manisa bu dönem gerçek temsilcisini parlamentoya göndermeye kararlı. Biz bugün bunu gördük. Buradaki hava bunu gösteriyor. Ancak 1 milletvekili yetmez, 2 temsilciyi Manisa halkı adına parlamentoya göndermeye hazır mıyız? Vekil adaylarımızı size emanet ediyoruz. Oylarımızı öyle bir kullanalım ki, mührümüzü öyle bir vuralım ki, 50 artı 1 isteyenler sandıkta 1 artı 1 kalsınlar. Erdoğan ve Bahçeli baş başa kalsınlar. Onların bu zulmünü baskıcı, şiddetten yana tavrını sandığa gömmenin zamanı gelmiştir. Onları sandığa gömmenin gelmiştir. Bu seçim öyle bir seçim ki hepimizin kaderini değiştirecek. Bu seçim öyle bir seçim ki kadınların ve gençlerin işçinin ve emekçinin kaderini değiştirecek. Kadınlara zulmedenler 14 Mayıs’ta sandıklarda cevabını alacaklar.”
 
Miting, konuşmaların ardından sanatçı Cevdet Bağca’nın şarkılarıyla son buldu.