Melike Aydın 

 

İZMİR - Seçimlere dair nabzını tuttuğumuz İzmir’de kadınlar AKP’nin ekonomi ve kadın politikalarına dönük eleştirilerini dile getirirken, artık değişim istediklerini vurguluyor. 

 

Genel seçimlere günler kala kadınlar 20 yıllık AKP iktidarının başta ekonomi ve kadın politikalarını eleştirerek artık değişim istediklerini söylüyor.

 

Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne 9 gün kalırken, siyasi partiler de seçim çalışmalarını hızlandırdı. Seçimlere dönük İzmirli yurttaşların tercihlerini ve 21 yıldır iktidarda olan AKP’nin politikalarını sorduk. Kadınlar, ekonomik kriz ve kadın politikalarını eleştirirken, gençler ise gelecekleri konusunda belirsizlik içinde.

 

‘Gençler Türkiye’de yaşamak istemiyor’

 

Seçimlerde ilk kez oy kullanacak lise öğrencisi Yağmur Yanık, gelecek konusunda kaygılı olduğunu söylüyor. Yağmur, “Şu an gerek kadın gerek öğrenciler sorun yaşıyor. Bunun değişme ihtimali heyecanlandırıyor. 18 yaşındayım ve artık değişiklik istiyorum. Hak ettiğimiz gibi yaşamıyoruz. Ülkemizin durumundan dolayı öğrenciler yurtdışı odaklı. Burada yaşamak istiyorum ama burada yaşamanın olanağı yok. Oy vereceğiniz zaman geleceğinizi düşünün” diye belirtiyor.  

 

‘Ekonomi politikası çok kötü’

 

Fransa’da yaşayan ve oy kullanmak için İzmir’e gelen Nazlı Erdoğan ise, kritik bir seçim süreci yaşandığını ifade ediyor. Nazlı, “Burada çifte vatandaşım. Her şey çok, pahalı biz de karşıyız. Ekonomi politikası kötü. Oradan burayı daha iyi görüyoruz. Ama buradakiler görmüyor. Türkiye’de ifade özgürlüğü yok. İçinde yaşamadım, ama yaşadığım müddetçe biz de şikayetçiyiz. Buranın giderleri daha fazla, Euro bozduruyoruz, alışverişte hiçbir şeyi yetiştiremiyoruz. Benim gençliğim burada geçti, buradan vazgeçecek değiliz” sözleriyle ekonomik krize değiniyor. 

 

‘Çok baskı var, insanlar anlatamıyor’

 

Almanya’da emekli işçi olan ve oy kullanmak için İzmir’e gelen Deniz Gül ise, seçimlere dair şunları belirtiyor: “Ekonomi, kadınlara dair politikalar, insan ilişkileri her şeyden şikayetçiyim. Burada yaşayanlar için kendimi söz sahibi olarak görmüyorum. Ama gönül bağım var. Dışarıdan gelen biri olarak onların haklarına müdahale etmek gibi geliyor. Ama gördüğüm çok kötü. Burası ile kıyaslanamaz, orası daha üstün. İnsanlara, özellikle kadınlara daha fazla değer veriliyor. Burada çok baskı var. Bütün seçimler gibi kritik bir seçim. İnsanlar daha fazla ses çıkarmaya başladı iktidara karşı. Memnun değiller. İnsanlar korktukları için yeteri kadar anlatamıyorlar. İnsanlar belki seçimlerde kendini ifade edebilir.”

 

‘Bütün kadınların çok düşünmeli’

 

Ev emekçisi 82 yaşındaki Bahar Yılmaz da, kadınların iyi düşünüp doğru karar vermesi gerektiğini dile getiriyor. Bahar, “Bu başımızdakiler, bu insanlar laikliği bile kabul etmiyor. Geleceği düşünemiyorum, bunları gördükçe tüylerim ürperiyor. Bütün kadınların çok düşünmesi gerekir” diyor. 

 

‘İnsanları diri diri toprağa gömdü’

 

İktidarın politikalarının her alanı kötü etkilediğini söyleyen emekli memur Hanife Taner, “İşsizlik, pahalılık, yoksullarımız resmen köleleşti. Üç çocuğum var, durumu orta halli. Genel olarak düşünüyorum, depremde bağıra bağıra insanlarımız öldü. İnsanlık, Müslümanlık devlet olmak bu mu? İnsanları diri diri toprağa gömdü. Bir an önce gitsin. İllallah geldi artık. Kendisi saraylarda şatafat içinde yaşıyor. Harun gibi geldi karun gibi gidiyor. İnsanlar açlıkla cebelleşiyor” sözleriyle tepkisini dile getiriyor. 

 

‘Halk açlık yaşıyor’

 

Halkın açlık sorunuyla karşı karşıya olduğunu ifade eden ev emekçisi Candeğer Demirci ise şu sözleri kullanıyor: “İyi değiliz, hayat pahalılığı berbat. Duruyorlar seçim zamanında ucuzlatacağız, enflasyonu düşüreceğiz diyorlar. Pahalılığın nedeni yöneticiler. Bir soğan alamıyoruz. Tenceremize girecek şeyler, sebzeler bile dünyanın parası. Çocukları olan, kiracı olanları halkımızın düşünmesi lazım.” 

 

‘Savaştan bahsediyor, bizleri öldürmeye niyetlenmişler’

 

Hak, adalet ve özgürlüğün olmadığı bir ülkede yaşamak istemediğini vurgulayan öğretmen ve yazar Banu İmer, “Ama bu ülke benim ülkem ve herkesin buna ihtiyacı var. Benim temel değerim özgürlük ve bunun sağlanmasını istiyorum. Kadınların özgür olmadığı, gençler için karartıcı bir tablo var, umutsuzlar. Şu anda en umutlu olacakları dönemde en umutsuz dönemi yaşıyorlar. Genelde sağ görüşün hakim olduğu bir anlayış var. 4 bin liralık kiram 11 bin liraya yükseldi, davalık olduk. Bunlar normal artışlar değil, demek ki ekonomik bir zorluk var. Savaştan bahsediyor, bizleri sokağa mı dökecekmiş? Bizleri yok sayıyor, bizleri öldürmeye niyetlenmişler ama kimse buna izin vermez. Sonuna kadar ülkemizi, buradaki haklarımızı savunuruz” diye belirtiyor.