Rozerin Gültekin

 

İSTANBUL - Emek ve Özgürlük İttifakı’nın 15 Ocak’ta gerçekleştireceği miting ile seçim startını vereceğini dile getiren SMF Genel Merkez Sözcüsü ve HDP İstanbul Milletvekili Dilşat Canbaz, “Değiştirecek gücümüzün olduğu iddiasıyla yola çıkıyoruz” dedi.

 

AKP iktidarı 21 yıldır savaş politikaları ile koltuğunu korumaya çalışıyor. Türkiye ve Kurdistan halkları da bu kaos ortamında 2023 yılında gerçekleşecek olan seçimlere hazırlanıyor. Halklara “Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı dışında bir yol daha var” diyerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) öncülüğünde bir araya gelen Emek ve Özgürlük İttifakı da seçimlerin startını veriyor. İktidarın baskıları, muhalefetin sessizliğine karşı seçimlere hazırlanan ittifak seçim startını 15 Ocak’ta Kartal Meydanı’nda gerçekleştireceği miting ile verecek.

 

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Genel Merkez Sözcüsü ve HDP İstanbul Milletvekili Dilşat Canbaz, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın 5 Ocak’ta gerçekleştirdiği toplantıya ve 15 Ocak’ta gerçekleştirecekleri mitinge dair konuştu.

 

Alternatifsizliğe karşı 3’üncü yol

 

Halkların cumhur ittifakı ve millet ittifakı arasında alternatifsiz bir şekilde seçime zorlanmasına karşı 3’üncü yolun olduğunu dile getiren Dilşat, bu ittifakın sadece seçim odaklı olmadığını, seçimden sonra da mücadelesini yürüteceğini söyledi. Savaş, yoksulluk, ekonomik kriz koşullarında seçime girildiğine değinen Dilşat, “Bu sürece yön verebilmemiz için Kürtlerle, kadınlarla, Alevilerle birlikte nasıl bir yol izleyeceğimizi o masalarda çözmemiz gerekiyor. Birlikte başaracağız. İktidar sürekli ‘Ben yaptım’ diyor, 6’lı masa ‘Yapacağız’ diyor. Elbette yapılacak ama kimlerle yapılacak. Halkların, kurtuluşun kendi elinde olduğunu görmesi gerekir” dedi.

 

‘Tabela partisi değil yıllara dayanan bir fikriyat’

 

Değerlendirmelerinde, AYM’nin HDP’nin Hazine yardımı yapılan hesaplarına bloke koymasına dikkat çeken Dilşat, “HDP’nin kapatma davası süreci varken, Kobanê kumpas davası devam ediyorken kendi hukukuna bile aykırı bir şekilde Anayasa Mahkemesi karar alıyor. Bu siyasi bir karar. Hazineden yardım yapılması bir lütuf değil, kazanılmış bir haktır. Hazineden gelen para olmasa da bu seçim olacak. Çünkü esas gücü halklarımızdan alıyoruz. Tabela partisi değil yıllara dayanan bir fikriyat var ortada. Biz bu fikriyatı taşıyoruz. Bir partinin dokunulmazlıkları kaldırılıyor, kapatma davası açılıyor, hazine yardımı kesiliyor ama ülkenin ana muhalefet partisi olarak sadece mesaj atarak, iyi dileklerde bulunarak bu işi çözemezsiniz. Bütün saldırılara karşı birleşik mücadele yürütmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

‘İsimden ziyade toplumsal güçleri kapsayacak bir adayın olması önemli’

 

Dilşat, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın halklara umut olduğunu vurgularken, bu umudun içerisinde sosyalistlerin, Kürtlerin, yurtseverlerin, devrimcilerin özne olarak yer aldığını ekledi. Dilşat, “5 Ocak günü de bir araya geldik. Türkiye gündemini değerlendirdik, Cumhurbaşkanlığı, milletvekili seçimleri ve aday profili hakkında konuştuk. Aday profilinden ziyade biz ne istiyoruz, bunu tartışmak lazım. Cumhurbaşkanı adayının isminden ziyade bütün toplumsal güçleri kapsayacak bir adayın olması önemli. Toplantılarımız devam edecek. Ocak sonunda tekrar bir toplantı alacağız” ifadelerini kullandı.

 

Start 15 Ocak’ta

 

İttifak olarak ilk seçim mitinglerini 15 Ocak’ta gerçekleştireceklerini dile getiren Dilşat, şunları söyledi: “Savaş ve yoksullukla seçime gidiyoruz. Asgari ücret 8 bin 500 oldu ama aynı gün her şeye yine zam geldi. Yeni bütçe döneminden çıktık. Bütçede merminin, silahın fiyatları konuşuldu. Emek ve Özgürlük ittifakı deklarasyon ve halk buluşmalarından sonra ilk kez büyük mitingle alana çıkacak. Kaosa karşı umut var diyeceğiz. Umudu kadın kazanımlarından, işçilerin direnişlerini kazanmalarından, Kürtlerden, cezaevindeki arkadaşlarımızdan alıyoruz. Değiştirecek gücümüzün olduğu iddiasıyla yola çıkıyoruz. Kürdistan’da ve Türkiye’deki mitinglerimiz Kartal mitinginden sonra başlayacak. Türkiye seçim havasına girdi. Biz de 15 Ocak seçim hazırlıkları startını veriyoruz. Onun için 7’den 70’e herkesi bizimle beraber orada olmaya çağırıyoruz.”