HDP’li vekiller: Meclis’in sessiz tavrını mecliste teşhir ediyoruz 2018-12-05 09:13:07   ANKARA - DTK Eş Başkanı ve HDP’li vekil Leyla Güven’in açlık grevi eylemine destek olmak için mecliste açlık grevine başlayan HDP’li kadın vekiller, parlamentonun üyesi olan Leyla Güven’e dönük sessiz tavrını ve görmeme tavrını teşhir ettiklerinin altını çizdi.    PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik devam eden ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevine başlayan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in eylemi 28’inci gününde. Türkiye’nin birçok yerinde ve cezaevlerinde devam eden eyleme destek amacıyla aralarında HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ında bulunduğu HDP’li 10 vekil ise destek eylemini iki gün boyunca Mecliste sürdürecek. Açlık grevine giren HDP’li vekiller Serpil Kemalbay, Züleyha Gülüm ve Şevin Coşkun mecliste başlattıkları açlık grevi eylemine ilişkin konuştu.    ‘Leyla Güven rehin alındığı hücresinden Türkiye’ye sesleniyor’   Leyla Güven’in uzun zamandır cezaevinde rehin tutulduğunu anımsatan Serpil, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve Türkiye’de demokrasinin ve barışın konuşulduğu bir ülkeye kavuşmak amacıyla Leyla’nın bir direniş başlattığını belirtti. Serpil, “Bu açıdan baktığımız zaman Leyla Güven bu parlamentonun bir üyesi olarak rehin alındığı hücresinde Türkiye’ye sesleniyor. Politika yapmak hakkını bu şekilde kullanıyor” dedi.    ‘Yeni statüko halkları birbirine kırdırtmak istiyor’   Türkiye halklarının zorlu bir dönemden geçtiğini söyleyen Serpil, “Özellikle faşizmin kurumsallaştığı bu sistemde işçiler, emekçiler, kadınlar ve halklar eziliyor ve sömürülüyor.  Ekonomik krizi,  işten atılmaları, iş cinayetleri ve kadın cinayetlerini düşündüğümüz zaman Türkiye’de hiç kimse rahat değil. Kimse geleceğe umutla bakamıyor. Bunun nedenini sorgulamak gerekiyor.  Egemen güçler kendi iktidarlarını sürdürmek istiyorlar. Yeni kılıkta ki, bu statüko kendi hükmünü sürdürebilmek için halkları birbirine kırdırmak istiyor” diye konuştu.     ‘Demokrasinin kilit noktası İmralı’dır’   Leyla’nın , “böl, parçala ve yönet” anlayışını kırmak istediğini ifade eden Serpil, Leyla’nın halklar arasında köprü kurulmasını, barışın, demokrasinin ve müzakerenin yolunun açılmasını istediğini kaydetti. Barışın kilit noktasının İmralı olduğuna dikkat çeken Serpil, dünyanın hiçbir yerinde İmralı’da süren tecrit gibi bir tecridin yaşanmadığını ifade etti. “Bu aslında savaşı sürdürmek ve tırmandırmak için bir yöntemdir” diyen Serpil, Leyla’nın tecridi kırmak için bedeni açlığa yatırdığını ve bu sorumluluğu barış isteyen tüm kesimlerin üzerine alması gerektiğini vurguladı.     ‘Meclis’in sessiz tavrını mecliste teşhir ediyoruz’   Leyla Güven’in yalnızca Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecritte dikkat çekmek için bedenini açlığa yatırmadığını belirten Serpil, konuşmasına şöyle devam etti: “Bedenini açlığa yatırması kendi tutsaklığı ile ilgili değil. Sadece Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması ile ilgili de değil. Türkiye halklarının arasındaki duvarların ortadan kaldırılması için bu misyonu üstlendi. Barışın gelmesi için bir kadın olarak da ayağını yere ser bir şekilde vurarak ‘Tecrit kalksın. Demokrasi gelsin müzakere ve barış süreci konuşularak ve tartışılsın” diyor. Bunun köprüsünü kurmaya çalışıyor. Biz 10 parlamenter olarak Leyla Güven’in sesine ses vermek istiyoruz. Bugün yaşananlar parlamentonun utancıdır. TBMM mensubu bir vekili 27 gündür bedenini açlığa yatırmıştır ve Meclis Başkanı ya da iktidardan biri bir kelime bile bu konu hakkında konuşmamıştır. Biz bu eylemi mecliste yaparak bu duruma da dikkat çekmek istiyoruz. Parlamentonun bir üyesi olan Leyla Güven’e dönük duyarsızlığını, görmeme tavrını burada teşhir etmeye çalışıyoruz.”   ‘Leyla Güven’in talebi dikkate alınmalıdır’   Halkların Demokratik Partisi(HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Leyla’nın ülkede barışın yolunu açmak istediği için bedenini açlığa yatırdığını belirterek, “Kendisi de milletvekili olmasına rağmen tüm hukuk kuralları yok sayılarak cezaevinde tutuluyor. Milletvekilimizin cezaevinde başlattığı açlık grevinin muhatabı meclistir. Meclis bu ülkede çatışmaların son bulması Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü için muhatap yerdir. Meclis Leyla Güven in talebini dikkate gündeme almalıdır” dedi.     ‘Barış demokrasinin yolunu açacaktır’   Leyla Güven’in sesini mecliste de duyurmak istediklerini ifade eden Züleyha, sessizliğini koruyan meclisin bir an önce bu duruma ses çıkarması gerektiğinin önemine dikkat çekti. Züleyha, “Açlık grevine destek eylemini mecliste yapmamızın anlamı budur. Bu ülkede milletvekilleri halk tarafından sorunların çözümü için meclise gönderiliyor. Öyleyse meclisin bu konuda görevini yapması gerekiyor. Kürt sorunun demokratik yollarla barış yoluyla çözümü bu ülkede tüm halkların ezilenlerin talebi olmalıdır. Barış herkese kazandırır. Barış Demokrasinin yolunun açılmasını sağlayacaktır” diye konuştu.     ‘Leyla Güven’in talebi yerine gelene kadar eylemlerimiz devam edecek’   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Şevin Coşkun ise,  Leyla’nın anlamlı direnişini selamlayarak tecridin sadece Abdullah Öcalan’a yönelik olmadığını aynı zamanda Kürt halkına ve kadınlara yönelik olduğunu vurguladı. Şevin, “Sayın Güven’de bu tecride dikkat çekmek için eylem başlattı. Bizler mecliste bu direnişle dayanışma içinde olduğumuz için 2 günlük açlık grevi eylemi başlattık. Sayın Güven meclisin bir üyesi ancak hala cezaevinde rehin tutulduğu için bu eylemi mecliste yapma kararı aldık. Bizler meclisin ve tüm Türkiye halklarının Sayın Güven’in talebine ses vermesini istiyoruz. Sayın Güven’le dayanışma için birçok kentte dayanışma eylemleri yapılıyor. Bu dalga dalga yayılıyor. Leyla Güven’in talebi cevap buluncaya dek parti olarak eylem ve etkinliklerimiz devam edecek” şeklinde konuştu.     Şevin son olarak, tecridin ve savaşın son bulması için Leyla Güven’in eylemine destek olunması gerektiğini söyledi.