11 yoklamanın 6’sı Semra Güzel için yapıldı 2022-11-18 10:16:06     ANKARA - Meclis'te son 4 yılda 11 kez yoklama yapıldığını belirten HDP’li Züleyha Gülüm, bunların 6’sının Semra Güzel için özel olarak organize edildiğini belirtirken, HDP Kadın Meclisi Ayşe Acar Başaran ise, iktidarın bu baskılarının kendilerine geri adım attırmayacağını kaydetti.   Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) tutuklanan Amed Milletvekili Semra Güzel’in yasama faaliyetlerine katılmadığı gerekçesiyle vekilliğinin düşürülmesi yönünde oluşturulan Hazırlık Komisyonu, 8 Kasım’da yaptığı toplantıdan sonra "vekilliğin düşürülmesi" yönünde tavsiye kararını açıkladı.   Karar, bu kez Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’nda görüşüldü. Komisyonda, oy çokluğuyla Semra Güzel’in vekilliğinin düşürülmesine karar verildi. Karma Komisyon, aldığı karara ilişkin raporunu Meclis Genel Kurulu'na havale edecek. Genel Kurul, Semra Güzel'in milletvekilliğinin düşürülmesiyle ilgili nihai kararı verecek.    Semra'nın vekilliğinin düşürülmesine dair HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ve HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm değerlendirmelerde bulundu.   ‘Bu süreci net hatırlıyoruz’   Semra şahsında gerçekleşen yaklaşımın AKP-MHP’nin kadın düşmanlığının bir göstergesi olduğunu belirten Ayşe, Semra’nın vekilliğinin düşürülmesini iktidarın kumpası olarak değerlendirdi. Ayşe, “Meclis yoklamasında AKP ve MHP ittifakının vekillerinin Genel Kurul'u takip etmediğini biliyoruz ama Semra arkadaşımıza yönelik özel bir tutumla Meclis’te yoklamalara katılmadığı gerekçesiyle, bir alt komisyon kuruldu. Bu komisyon toplantısını yaptı ama bizler haricinde, diğer milletvekillerinin oy birliği ile vekilliğin düşürülmesine karar verildi. Biz süreci çok net hatırlıyoruz; Semra Güzel yandaş basın tarafından linç kampanyalarına maruz bırakıldı, hakkında soruşturmalar başlatıldı, iktidar tarafından hemen dokunulmazlığının kaldırılmasına dair karar verildi ve arkadaşımız hakkında yakalanma kararı çıkarıldı. Yine gözaltına alınma süreci de bir algı operasyonunun devamı olarak karşımıza çıktı. Semra arkadaşımız İstanbul sınırları içerisindeyken yurtdışına kaçıyor izlenimi verildi. Görüntüsünü değiştirdiği iddiasıyla basın tarafından bir linç kampanyası tekrar başlatıldı. Gözaltına alınırken ısrarla başı eğdirilmeye çalışıldı” dedi.   ‘Komplonun bir sonucu’   Semra'nın 6 milyon oy alan 3’üncü büyük partinin milletvekili olduğuna ve Amed halkının, kadınların iradesi olduğuna dikkat çeken Ayşe, Semra’nın alternatif yaşamı örgütlemek isteyen bütün kamuoyunun iradesi olduğunu kaydetti. Ayşe, “Bütün kadınlara Kürtlere 'Ya başını eğersin ya da başını eğeriz' tarzı bir yaklaşım sergilediler. Bugün de bu politikanın bir devamı olarak vekilliğin düşürülmesi olarak adım atıldı. Daha önceki süreçlerde de, bazı milletvekili arkadaşlarımız hakkında vekilliklerinin düşürülmesi süreci yürütüldü. Bu iktidarın baskı politikalarının bir sonucudur. Bu mücadelemizde bir geri adım attıramayacak” şeklinde konuştu.   Ayşe son olarak şunları ekledi: “Bilinmelidir ki; hiçbir saldırı, tutuklanma ve vekilliğin düşürülme yöntemleriyle kadınlara, halklarımıza geri adım attıramayacak. Elbette bu iktidar toplum vicdanında kaybetmiş bir durumda. Önümüzdeki günlerde de kaybetmesi gerek seçimlerde gerek toplumsal demokratik yöntemlerle ortaya koyduğu tepkilerle bir kez daha tescillenmiş olacak.”   Semra’ya karşı ‘özel organizasyon’   Semra Güzel’in milletvekilliğinin düşürülmesine dair Meclis’te bir komisyon kurulduğunu belirten Züleyha Gülüm, “Semra vekile önceden bir komplo süreci başlatılmıştı, yürütülen bir algı operasyonuyla, kamuoyuna istedikleri gibi servis ettikleri bilgilerle, gerçeğe aykırı beyanlarla Semra vekile karşı bir algı oluşturuldu. Açıkça anayasal hakları kötüye kullanarak bir karar aldılar” ifadelerini kullandı. Meclis’te normal koşullarda çoğu zaman yoklamanın yapılmadığını dile getiren Züleyha, son 4 yılda yoklamanın sadece 11 kez yapıldığını bunun 6’sının Semra Güzel için özel olarak organize edildiğini vurguladı. Züleyha, “Semra Güzel vekilimin 6 oturuma peş peşe gelmediği gerekçesiyle devamsızlıktan milletvekilliğinin düşürülmesi talep ediliyor. Kendisine muhalifim diyen, muhalefet partisiyim diyenlerin de ‘evet’ oyu kullandığı karma komisyon toplantı sürecini yaşadık” sözlerine yer verdi.   ‘Semra vekil çalışmalara aktif katılıyordu’   Züleyha, şöyle devam etti: “Ağırlıklı olarak iktidar milletvekilleri meclis çalışmalarına katılmaz, söz almaz, çalışmalarda etkin bulunmaz. İç tüzük düzenlemelerine göre de Meclis’te ancak çoğunluk sağlanmadığı zamanlarda yoklama alınabilir, Semra vekilin vekilliğinin düşürülme kastına ilişkin yapılan yoklamaların olduğu günler Meclis’te oldukça kalabalık olduğu dönemlerdi. Bu dönemlerde kaba bir gözle bakıldığında, çoğunluğun olduğu çok aşikarken, yoklama yasa gereği de tüzük gereği de yapılmaması gerekiyordu. Ama buna rağmen peş peşe yoklama yapıldı, Semra vekilin katılmadığı gerekçesiyle vekilliği düşürüldü. Oysa biz bunu çok iyi biliyoruz; Semra vekil, Meclis ve komisyon çalışmalarına aktif katılan, soru ve araştırma önergelerini de en çok sunan vekillerimizdendir. Sadece Meclis çalışmalarıyla değil, alan faaliyetleriyle de kendi ilinde ve diğer iller dahil olmak üzere halkın sorunlarını dinleyen ve o sorunları kendisine verilen görevin gereğini yaparak, Meclis’te anlatan, çözüm üreten, kamuoyuna taşıyan bir vekilimizdir. Bugüne kadar hiçbir komisyon çalışmalarını kaçırmamıştı, Meclis’e katılan bir vekilimizdi.”   ‘AKP ve ortağı iç tüzüğü kendilerine göre yorumladı’   Sadece çalışma alanlarının Meclis çatısı olmadığını, halkın içerisinde bulunmak, halkla birlikte mücadele etmek asıl milletvekilliğin görevi olduğuna vurgu yapan Züleyha, Semra Güzel’in de bu noktada en yoğun faaliyet yürüten vekillerden biri olduğunu dile getirdi. Züleyha, “Semra vekile karşı açık bir linç kampanyası yürütülmüştü, Semra vekilin dışarıya çıkması durumunda güvenliğini sağlamayacağı bir durum vardı, Meclis’e gelmesi halinde nasıl bir şeyle karşı karşıya kalacağı belli değildi. İktidar tarafından yaratılan bu saldırı pozisyonunda Semra vekilin Meclis çalışmalarına katılması imkansız hale gelmişti. Kendileri gelmemesini sağlamışken, sonrasında kendilerinin yarattığı ortamdan faydalanarak Meclis’e gelmemesini bir bahane olarak sundular” dedi.    ‘Demokratik siyasette ısrar edeceğiz’   Züleyha, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Bunun en yakın örneği, toplumsal muhalefetin nasıl talimatlı, yargı eliyle muhalefete saldırı mekanizmasına dönüştüğüne hepimiz çok yakından tanığız. İktidar kimi susturmak istiyorsa, yargı aracılığıyla hedef gösteriyor, tutukluyor, görevlerinden alıyor. En küçük itirazda bulunanın hemen gözaltına alınması, gösteri ve yürüyüş hakkını kullananları hemen gözaltına alınması tümüyle yargı mekanizmasıyla oluyor. Bunu ne kadar hukuk ile anlatmaya çalışsalar da, bu durum partimize yönelik tüm saldırı dalgalarının bir parçası olarak devreye giriyor. Bütün bu saldırılara rağmen demokratik siyasette ısrarımız devam ediyor.”