Dirayet Dilan Taşdemir: İktidarın kendisi de çözümün İmralı’da olduğunu biliyor 2022-01-28 09:05:25     Dilan Babat   ANKARA - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İmralı söylemlerinden çok PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın söylemlerinin önemli olduğunu vurgulayan Dirayet Dilan Taşdemir, “İktidarın kendisinin de çözümü İmralı’da gördüğü anlaşılıyor. Siyaseten bu gerçekliği biz yıllardır söylüyoruz” dedi.   İmralı Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan, 10 aydır ailesi ve avukatları ile görüştürülmüyor.  AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde, “Edirne’deki, en büyük hesabı İmralı’dakine verecek” sözlerini sarf ederken, katıldığı bir TV programında bir kez daha Abdullah Öcalan'a dönük söylemlerde bulundu.  Gazetecilerin, Tayyip Erdoğan'a, “Öcalan, Demirtaş’ın açıklamalarından rahatsız’ demiştiniz böyle bir bilgi mi var?” sorusunu ise "Var ki söylüyorum" şeklinde yanıtladı.     Yapılan onlarca başvuruyu görmezden gelen Tayyip Erdoğan’ın sözlerine karşılık ise,  “İmralı kapılarını açın Öcalan konuşsun” diye yanıt verildi.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, İmralı Cezaevi’ndeki  tecridi ve Tayyip Erdoğan’ın söylemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.    Abdullah Öcalan’ın rolü   Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin 1999’dan bu yana derinleşerek devam ettiğini belirten Dilan, dönem dönem tecritte kırılmalar olduğunu ancak tecridin her zaman devrede olduğunu kaydetti. Dilan, “Son 6 yıldır tecridin derinleştirilerek sürdüğünü, aile ve avukat görüşlerine izin verilmediğini biliyoruz. Bugün ülkenin yaşadığı koşullar ve siyaseten de derinleşen kriz, Ortadoğu siyasetinde gelişen gelişmeler bir kez daha bütün bunların İmralı Cezaevi’ndeki tecritle bağlantılı olduğunu biliyoruz. Ne zaman İmralı kapıları açıldığında Sayın Öcalan sürece dahil olduğunda ya da görüşlerini kamuoyu ile paylaştığında mevcut krizlerin çözüme ulaştığını ve çözüm konusunda bir hareketlenme yaşandığını deneyimledik. 23 yıllık İmralı sürecinde de bunu birçok kez siyaseten de tanıklığını da yaşadık” dedi.    ‘Gerilim siyaseti izleniliyor’   Son dönemde “milliyetçilik” siyasetinin derinleştiğini ve bununla beraber politik bir iklim oluşturulmak istendiğini dile getiren Dilan şöyle devam etti: “Bu politik iklimin ana motivasyonu yine Kürt inkarı, demokrasinin ve hakların inkarı. Gerilim siyaseti izleniliyor. Gerilim siyasetini ortadan kaldıracak, barış siyasetinin önünün açılması için hiçbir adım atılmıyor. Özellikle İmralı’nın pozisyonu da bilindiği için kaosu daha derinleştirmek için de İmralı tecridi daha fazla derinleştiriliyor. Bundan kaynaklı Sayın Öcalan’ın toplumla irtibatı ve kamuoyu ile düşüncelerinin paylaşılması gerekiyor.”   ‘6 yıllık projeleri boşa çıkmaya devam ediyor’   Türkiye siyasetinde Abdullah Öcalan’ın önemli bir yerde durduğunu söyleyen Dilan şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin barış meselesinde, Kürt sorunu meselesinde, Ortadoğu ile ilişkilerde Sayın Öcalan’ın rolü ortada. Siyaset yapılırken, bir mesele tartışılırken İmralı’nın pozisyonu ve dahiliyeti konuşulmadan yol bulunmadığını herkes biliyor ki Cumhurbaşkanı da çok iyi biliyor. Tecridi derinleştirerek, Kürtlerin talepleri ve siyasi soykırım operasyonları ile bir tasfiye siyaseti izlendi. Bu tasfiye siyaseti başarılı olmuş olsaydı bugün Erdoğan bir kez daha İmralı’yı gündemine almazdı. Son 6 yıllık projeleri boşa çıkan bir iktidar gerçeği var. İktidarın kendisinin de çözümü İmralı’da gördüğü anlaşılıyor. Siyaseten bu gerçekliği biz yıllardır söylüyoruz. Baskı siyasetine karşı ısrarla bu meselenin çözümün anahtarının İmralı’da olduğunu söylemiştik. Bu sorunlara Sayın Öcalan’ın dahil edilmesiyle bu krizlerin çözüleceğini her defasında söylüyoruz.”   ‘Erdoğan’ın söylemlerinin bir karşılığı yok’   İktidarın baskı ve çökertme siyasetinin yanı sıra HDP’yi, Kürtleri ve mücadelesini karşı karşıya getirmek üzerinden yürüttüğü politikaya işaret eden Dilan, “Kürt düşmanlığının her iktidarın sonunu getireceğini söyledik. Bu tür yapay gündemlerle Kürtler nezdinde karşılığı olmayacak söylemlerle bir siyaset geliştirmenin de AKP iktidarını kurtaramayacağını birçok kez söyledik. ‘Karşı karşıya getirebilir miyim?’ hevesi üzerinden bir siyaset kurmak AKP’yi sonuçsuz bırakır. AKP iktidarı bu konuda da içine girdiği krizi aşamayacağı çok net. Kürtlerin talepleri ortada. Sayın Öcalan’ın misyonu ve bütüncül siyaseti de ortada. Bütün bu tartışmalar bir kenara bırakılırsa gerçekten Sayın Öcalan’ın bu gelişen sürece yönelik eleştirileri ve gözlemleri vardır. O açıdan yapılması gereken böyle TV’lere çıkarak bu tür manipülatör söylemlerin bir karşılığı yok. İmralı kapıları açılır, Sayın Öcalan’da fikirlerini ve düşüncelerini kamuoyu ile paylaşır. Bunun yöntemi ve yolu İmralı tecridini kırmak ve düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmak. Erdoğan’ın ‘buradan bir şey çıkarabilirim’ hesabı ile yaptığı şey yine yangılı ile sonuçlanacaktır. Bir kez daha şunu söylüyoruz; Sayın Öcalan’ın rolü çok önemlidir ve bir an önce İmralı’nın kapılarının açılması gerekiyor” diye konuştu.