Demokrasi İttifakı: Ülkenin gidişatını da kaderini de değiştirebiliriz! 2022-01-26 09:02:47     Marta Sömek   İSTANBUL - HDP’nin çağrısıyla gerçekleştirilen Demokrasi İttifakı’nı değerlendiren siyasetçiler, “HDP’nin çağrısını iktidarın değişimi açısından önemsiyoruz, ülkedeki gidişatın kaderini de değiştirebiliriz” mesajı verdi.   AKP ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı ile CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden oluşan Millet İttifakı'na alternatif olarak Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), uzun süredir çağrısını yaptığı ve çalışmasını sürdürdüğü Demokrasi İttifakı’nın ilk adımı, 18 Ocak tarihinde sol sosyalist 8 parti ve yapının temsilcilerinin Ankara’da bir araya gelmesi ile somutlaştı. HDP, Demokrasi İttifakı çağrısı kapsamında Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Türkiye Komünist Partisi (TKP), Emekçi Halk Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkevleri ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) ile buluştu.   Görüşme, aynı zamanda HDP’ye yönelik artan saldırı, baskı ve kapatma davasına ilişkin de birçok siyasi partinin HDP’nin yanında olduğunu gösteren bir tablo oluşturdu. Demokrasi İttifakı’nın önemi, görüşme kapsamında ortak mücadele zemininin oluşturulmasındaki başlıklar ve sürece ilişkin Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İstanbul Sözcüsü Pelin Kahiloğulları ile Emekçi Hareket Partisi (EHP) İstanbul Sözcüsü Özge Akman ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.   ‘Demokrasi İttifakı halkın kendi alternatif odağı olabilir’   Demokrasi İttifakı görüşmesinin oldukça önemli olduğunu vurgulayan TÖP İstanbul Sözcüsü Pelin Kahiloğulları, uzun bir süredir ülkede var olan kriz koşullarında halkın kendi alternatifini örgütleyeceği bir odağa ihtiyacı olduğunu belirtti. Görüşmenin de bu odağın inşasının ilk adımı olabileceğine işaret eden Pelin, “Halkın, egemen iki blok arasında bir taraftan Cumhur İttifakı bir taraftan Millet İttifakı arasında sıkışmasında alternatif oluşturabilir. Bu anlamı ile önemli bir toplantıydı” değerlendirmesini yaptı.   ‘Mücadelenin gerekliliği…’   Pelin, görüşmenin temel gündemlerinden biri olarak, halkın kendi ihtiyaçları çerçevesinde hareket halinde olmasını göstererek, görüşmede yapılan değerlendirmeleri ve konu başlıklarını şöyle sıraladı: “Kadıköy’deki ‘Geçinemiyoruz’ eylemselliğinden tutalım da bugün toplumsal hareketin en diri kesimini oluşturan kadınların eylemsellikleri ve kadın hareketinin bir biçimi ile sokaktaki ittifakı sürdürmesi; diğer taraftan iktidarın hayatın her alanında nefes alamaz pozisyonuna getirmesine karşında antifaşist mücadelenin gerekliliği; bu anlamıyla Kürt halkının uzun dönemdir içerisinde bulunduğu direniş hattının faşizm karşısında önemli bir direnç oluşturduğu; yine Alevilerin eşit yurttaşlık temelinde yürüttüğü mücadelenin önemli olduğuna dair belli değerlendirmeler ve konuşmalar yaptık.”   ‘Ortak mücadele zemininde hemfikiriz’   Görüşmede ana gündemin halkın acil ihtiyaçlarının karşılanması, yüksek faturalar karşısında enerji şirketlerinin kamulaştırması ve halkın geçim problemini çözecek temel gelirin güvence altına alınması olduğunu dile getiren Pelin, ortak mücadele zeminlerinin büyütülmesi ve sonuç alıcı bir pratiğe evrilmesi noktasında tüm katılımcıların hemfikir olduğunun da altını çizdi. Pelin ayrıca işçi direnişleri, kadınların son dönemde artan saldırı politikaları karşısında kendi yaşamlarını savunma mücadelesi, Kürt halkının kendini ifade etme, kimliğini yaşatma çabası ve mücadelesinin de gündem başlıklarını oluşturduğunu aktardı.   ‘Seçimleri aşan kalıcı bir ittifak’   Görüşmenin olumlu yanlarına dikkat çeken Pelin, halkın kendi seçeneğini ve odağını oluşturmada önemli bir yerde durduğuna ışık tuttu. Pelin, “Bu anlamıyla halka güven veren, bu sorumluluğun altına elini koyan bir mesaj vermiş oldu” diye ekledi. Millet İttifakı’nın var olan problemleri çözme kapasitesine sahip olmadığını kaydeden Pelin, şu değerlendirmeleri yaptı: “Ülkenin içinde bulunduğu çoklu kriz dinamiklerini çözecek bir irade henüz şekillenmiş durumda değil. Egemenler cephesinin kendini halka dayatan süreçlerin karşısında Demokrasi İttifakı halkın önünü açan, kendiliğinden hareketliliğini bir odakta buluşturan ve bu odağın bir program dahilinde kendi ihtiyaçlarını kazanmasını sağlayan bir yerde olabilir. Yine toplantının kendi deklarasyonunda, seçimleri aşan bir kalıcı ittifak tarifi yapmış olduk hep beraber.”   ‘Süreklileşmesi önemli’   Pelin, faşizmin geriletilmesi, iktidarın yıkılması ve sistemin yeniden restorasyon karşısında, Demokrasi İttifakı’nın halkın örgütlülüğüne bir seçenek olacağına değindi. Pelin, TÖP olarak pozisyonlarını “İşsizlik, yoksulluk karşısında temel, insanca yaşanacak gelirin sağlanması, faşizmin karşısında antifaşist mücadelenin yükseltilmesi, yayılmacı dış politika karşında barış politikasının yükseltilmesi, artan kadınlara dönük şiddetin cinayetlerin karşısında özgürlük ve eşitlik mücadelesinin hem LGBTİ’lar, hem kadınlar, toplumun bütünü tarafından yürütülmesi” şeklinde sıraladı. Görüşmede bu alternatifin nasıl inşa edilebileceğine dair tartıştıklarının bilgisini veren Pelin, “Bu toplantıların devam etmesi, süreklileşmesi önemli. İttifakın nasıl sonuçlar üreteceği, nasıl pratikler yaratacağı da belirleyici olacaktır” dedi.   ‘Kürt sorunu önemli bir demokrasi sorunu!’   TÖP olarak Kürt hareketi, HDP ile kurdukları ittifakı stratejik bir ittifak olarak tariflediklerinin altını çizen Pelin, “Ülkede çözülmeyen demokrasi sorunları olduğu fikrindeyiz. Bu anlamı ile Kürt sorununun önemli bir demokrasi sorunu olduğunu, Türkiye sosyalist hareketinin Kürt hareketi ile kuracağı ittifakta bu demokrasi sorununu da içine alan bir yerden daha geniş bir ortaklaşma ve daha geniş bir programatik birlik sağlayabileceğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. HDP’ye yönelik artan saldırıların gerekçesinin de buradan şekillendiğini söyleyen Pelin, Türkiye’nin demokratikleşme mücadelesinin karşısında HDP’nin bir alternatif olmaktan çıkarılmasının, HDP ile beraber Türkiye sosyalist hareketinin kuracağı ittifakın kalıcı bir demokratik cumhuriyete evrilmesinin önüne geçilmesinin amaçlandığını vurguladı.   ‘İttifak, demokratik cumhuriyetin inşasında esas rolü oynayacak’   HDP’nin kapatılma davasına ilişkin aktarımlarda bulunan Pelin, iktidarın kendi zayıflayan pozisyonunu güçlendirecek hamleler yapmaya, manipülasyonlar yaratmaya çalıştığını kaydetti. İktidarın Kürt halkının “aklını karıştırmaya” çalıştığını ifade eden Pelin, “Hem Semra Güzel’e dair tartışmalar, hem Öcalan’la Demirtaş vurgulamaları tam da bu noktada hem HDP tabanının aklını karıştırmaya dönük hamleler olurken, öbür taraftan ise Türkiye sosyalistleriyle HDP arasına bir mesafe koymanın da denemeleridir” dedi. Türkiye sosyalist hareketleriyle HDP’nin ittifakının önemli olduğunu sözlerine ekleyen Pelin, ittifakın, ileriki süreçte demokratik bir cumhuriyetin inşasında esas rolü oynayacağına dikkat çekti.   Demokrasi İttifakı’nın kadınların yaşama mücadelesinin önemli bir adresi olabileceğine işaret eden Pelin, açıklanan maddelerde ittifak zemininin genişletilmesinin de önemli olduğunu dile getirdi.   ‘Önceliğimiz birlikte hareket etmek’   HDP ile daha önce de görüşmeler gerçekleştirdiklerini anımsatan EHP İstanbul Sözcüsü Özge Akman ise, “Ülkenin içerisinden geçtiği atmosfer, her birimizin ayrı görüşleri, mücadele hatları olsa dahi demokrasi çerçevesinde bir araya gelmemizi, birlikte çeşitli yol ve yöntemleri tartışmamızı, izlememizi gerektiriyor” diye konuştu. Görüşmedeki tüm katılımcıların görüşlerinin de bu yönde olduğunu söyleyen Özge, “HDP’li dostlarımız çok olumlu bir adım attı bu konuda, HDP içerisinde yer almayan, demokrasi çerçevesinde bir araya gelebileceğimiz kurumlarla birlikte tartışabileceğimiz, nasıl bir yol izleyeceğimizi beraberce değerlendirebileceğimiz bir zemin hazırlamış oldular. Biz bunu gayet olumlu değerlendirdik” ifadelerini kullandı. Özge, yaşanan krizin yalnızca iktidardan kaynaklı olmadığına işaret ederken, önceliklerinin bir arada hareket etmek olduğunu belirtti.   ‘Hepimizin ihtiyacı ortak bir zemin’   Özge, yalnızca seçim tartışmaları kapsamında değil, iktidarın baskısını arttırdığı bu süreçte bir arada, sürekli, sistematik bir mücadele zeminine ihtiyaç olduğunu aktardı. Özge konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Çünkü bu hepimizin ortak ihtiyacı, bu açıdan birçok kurum toplantıdaki ortam zeminin oluşmasına çok olağan ve olumlu yaklaştı. Hep birlikte ilk değerlendirmelerini yapmış olduk, elbette ki daha önümüzdeki süreci, nelerin önünü açabileceğini uzun vadede ortaya çıkaracağız, bolca tartışacağız, ne mutlu ki bunun bir zemini yaratılmış oldu.”   ‘‘Bu krizden çıkılır’ hikayesi koca bir yalan’   AKP iktidarının hızlandırmış olduğu krizin aynı zamanda kapitalizmin krizinin sonuçları olarak da ortaya çıktığını paylaşan Özge, “Bugün en sıcak sorun olarak görülen ekonomik kriz, geleceği çok öncesinden belli olan, bugün de sonuçları büyük oranda emekçi halkın sırtına yıkılarak ‘sözde’ ilerletilmeye çalışılıyor. Bir çözüm yok, ‘Bu krizden çıkılır’ hikayesi koca bir yalan, çıkılamıyor. Gördüğümüz bütün ekonomi politikaları, iktidarın kendi yandaş sermayesini beslemesi, ülkenin emekçilerini, halklarını, eşitsizliğe maruz bırakılanlarını yoksulluk, sefalet ve baskıyla baş başa bıraktırması üzerine devam ediyor” ifadelerini kullandı.   ‘HDP’nin çağrısını iktidarın değişimi açısından önemsiyoruz’   AKP’nin 20 yıllık iktidarı sonucu çokça gerilediğini vurgulayan Özge, tüm araştırmaların artık AKP oylarının eridiğini gösterdiğini belirtti. Özge, “Yerine ne kullanılacağını temelde tartışmamız lazım, açıkça herkesin görüşlerini, politik programlarını öne sürebileceği, çoğulcu bir zeminde bundan sonrasını tartışabileceğimiz mekanizmalara ihtiyacımız var. Bu açıdan biz, HDP’nin çağrısını yaptığı bu buluşmayı çok önemsiyoruz, toplantıya katılan diğer dost kurumlar açısından da böyle” sözlerine yer verdi. Bu zeminler ortaya koyulabildiği zaman çokça yol yürüyebileceklerini dile getiren Özge, “İlerleyen süreçte de hem seçimlerde, hem de seçim sonrasında bütünlüklü, ortak mücadele zemini olarak sürdürülmesinin yanında ve tarafında olacağız” şeklinde konuştu.   ‘Tüm süreçte birlikte hareket edeceğiz’   Görüşmenin ittifakı daha öteye taşıyabileceğinin mesajını veren Özge, “Önceki zamanlarda ‘başaramadığımız’ bir çoğulculuk zeminini de var ederek seçimli süreci öne sürebilirsek bu ülkenin de, gidişatın da kaderini değiştirebiliriz, bizim açımızdan bunun önü çok açık” dedi. Görüşmeye dair izlenimlerini paylaşan Özge, “EHP olarak da çoğulcu zemini koruyarak, sürekli koordine olabilen, krizin etkilerinin ortadan kaldırılması üzerine bir yol çizilebilirse bu çok önemli olacak. O açıdan görüşmelerin başlamasını gayet olumlu ve verimli değerlendiriyoruz” değerlendirmesi yaptı.   ‘HDP önemli bir noktada duruyor’   “Toplumumuzun AKP’den kurtulma duygusu ağır bastığı için hemen ondan kurtulma eğilimi var” diyen Özge, demokrasi adına mücadele edenler olarak değiştirici ve sonuç alıcı hamleyi yapmanın artık üzerlerine düştüğünü söyledi. Özge, son olarak, “Hem bugün kendisini Meclis’te temsil eden, hem de geniş anlamda bu ülkenin bir gücü olarak öncülüğünü yürütmesi açısından HDP önemli bir noktada duruyor. Bizce bunun önü açılabilir ve bu adım bizi başka bir noktaya taşıyabilir” mesajını verdi.