Tülay Hatimoğulları: Sözümüz olsun demokratik cumhuriyeti kuracağız 2021-12-14 07:28:59   ANKARA- Meclis Genel Kurulu’nda konuşan HDP’li Tülay Hatimoğulları, Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesini sağlayacaklarını belirterek, “Sözümüz olsun ki demokratik bir Cumhuriyeti kuracağız” dedi.   Meclis Genel Kurulu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı 2022 bütçeleri ve 2020 Kesin Hesapları’nın görüşmeleri devam ederken, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grubu adına söz alan HDP Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tülay Hatimoğulları, Dışişleri Bakanlığı’na dair konuştu.   ‘Dış politika sorunlarını aşacak yöntemleri arayacağız’   Tülay, sözlerine 12 Eylül askeri rejimin yaşını büyüterek katlettiği Erdal Eren’i anarak başladı. Bütçe görüşmelerinin devam ettiği sırada artan dolar kuruna dikkat çeken Tülay, “Biz bugün bütçe görüşmelerinde yaşanan ekonomik krizi, doların 15 TL'nin üzerine geçmek üzere olduğu bir dönemde, aslında adı yolsuzlukla, otoriter rejimle ve Erdal Eren'i katleden rejimin bütün özelliklerini devralan AKP iktidarı ve ortağından biraz sonra sıralayacağımız çözüm önerilerinin hiçbirini artık onlardan beklemiyoruz. Bizler bu ülkeyi, bu ülkenin demokrasi güçleri olarak hep beraber yöneteceğiz ve dış politika sorunlarını hep birlikte aşacak yol ve yöntemleri arayacağız” dedi.   ‘Barış merkezli bir dış siyaseti inşa edeceğiz’   Suriye'de öncelikle yurtta ve dünyada barış merkezli bir dış siyaseti inşa edeceklerini vurgulayan Tülay, Suriye'de barışı hep birlikte tesis etmenin yol ve yöntemini arayacaklarını ifade etti. Arap dünyasıyla Türkiye'yi pazarlamak için değil, barışı sağlamak için görüşeceklerinin altını çizen Tülay, “Yıkılan komşu ülke Suriye'nin yeniden inşa edilmesi ve yapılması için Türkiye'de yaşayan 5 milyon mültecinin yeniden ülkelerine uluslararası güçlerin de denetimiyle sağlıklı bir şekilde dönebilmelerini sağlayacağız. Rojava topraklarına yapılan sınır ötesi operasyonlara son verecek ve oradaki askerleri geri çağıracağız. Suriye'de demokratik bir anayasanın yazılması ve bugüne kadar IŞİD'e karşı güçlü bir şekilde mücadele veren Kürt halkının, Rojava'da yaşayan halkların haklarının demokratik bir Suriye anayasasında yer alması için elimizden gelen çabayı sağlayacağız” diye belirtti.   ‘Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesini sağlayacağız’   “Irak deyince akla MİT faaliyetleri gelmeyecek” diyen Tülay şöyle devam etti: “Irak'ta Federe Kürdistan ve merkezi hükûmetle başta Kürt ve Türk halkı olmak üzere bölgede yaşayan bütün halkların demokratik bir zeminde özgürce yaşayabilecekleri bir hukukun, bölgesel bir hukukun tesis edilmesi için çaba harcayacağız. Bütün bunları yapabiliyor olmamız için başta Türkiye'de Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesini sağlayacağız. Ortadoğu bölgesinde demokratik, özgürlükçü bir yönetim modelini göstereceğiz. Libya'da bölünmüş bir Libya'dan fayda sağlamaya çalıştı bu iktidar. Komisyon aşamasında da Dışişleri Bakanı'na sormuştum, daha önce bu Meclis'te Libya'nın bir tarafıyla birçok anlaşma imzalandı. Bu anlaşmalara Libya Temsilciler Meclisi ‘Geçerli değildir’ dedi. Bana verilen yazılı açıklamada Bakan geçerli olduğunu söylüyor. Bizler Libya'daki askerlerin geri çekilmesini, nasıl Libya Temsilciler Meclisi bunu somut olarak talep ediyorsa, tersten biz orada yaşıyor olsaydık bizler de bunu talep ederdik bu talep kesinlikle yerine getirilecektir.”   ‘İstanbul Sözleşmesi ve AİHM kararlarını yerine getireceğiz’   Azerbaycan ve Ermenistan politikalarına da dikkat çeken Tülay, “Evet, kardeş Azerbaycan ve Ermenistan'da silah satmak ve müteahhitlere orada iş alanları açmak için siyaset değil, tam tersi barış için aracı olmak zorundayız ve biz bunu yapacağız. Doğu Akdeniz'de mavi vatan naraları atıp mangalda kül bırakmayıp sonra da sessizce içine sinen siyaset yerine, Doğu Akdeniz'de Akdeniz'e kıyıdaş bütün ülkelerle diyaloğu sağlayacak, adil enerji dağılımı ve halkın ihtiyacı olduğu kadar doğaya saygılı bir enerji üretimini esas alacağız. Uluslararası sözleşmeleri bir gece ansızın yok saymayacağız. Başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere Sevgili Kavala, Demirtaş ve arkadaşlarının serbest bırakılmasını salık veren AİHM kararlarını harfiyen yerine getireceğiz. Diplomaside yandaş, akraba, uyuşturucu ticareti yapanları değil, liyakatli insanlar bu görevin başına getirilecektir” şeklinde konuştu.   ‘Sözümüz olsun demokratik cumhuriyeti kuracağız’   Türkiye’nin çok keskin bir virajdan geçtiğini söyleyen Tülay, geminin battığını ancak batan gemide iktidarın olmadığını kaydetti. Gemide ülkenin işçileri, emekçileri, yoksulları, kadınları, gençleri, Alevileri, Kürtleri, doğa ve insan hakları savunucuları, farklı halklar ve inançlar olduğunu ifade eden Tülay, “İktidar ve yandaşlarının en tepesindeki bir avuç sermayeye sahip olan insanlar servetlerini yedi cetlerine yetecek kadar Man Adaları'na, vergi cennetlerine zaten göndermişler. Onların tuzu fazlasıyla zaten kurudur. Bu gemide bizler varız ve bu gemiyi kurtarmak bu ülkedeki demokrasi güçlerinin kenetlenerek, iç ve dış siyaseti yeniden inşa ederek demokratik bir Türkiye'yi ve demokratik bir cumhuriyeti hep beraber inşa ederek bunları başarabiliriz. Türkiye ve bölge halklarına sözümüz olsun ki demokratik bir cumhuriyeti kuracağız; o vakit yakındır, o vakit yarındır” dedi.