Tezkereye tepki: Toplum savaş istemiyor 2021-10-27 09:07:02   ANKARA - Meclis’ten AKP, MHP ve İYİ Parti oylarıyla Irak ve Suriye’ye yönelik tezkerenin geçmesini değerlendiren HDP ve CHP’li siyasetçiler, tezkerenin iki yıl uzatılmasına dikkat çekerek, bu durumun iktidarın seçim yatırımı olduğuna vurgu yaptı. Siyasetçiler ayrıca toplumun tezkereyi onaylamadığını da belirtti.   Meclis Genel Kurulu’nda dün görüşülen Irak ve Suriye’ye dönük tezkere Meclis’in onayından AKP, MHP ve İYİ Parti’nin oylarıyla geçti. Sınır ötesi operasyon ve Irak, Suriye’de asker bulundurma konularını da kapsayan tezkereyle AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a verilen yetki iki yıl daha uzatılmış oldu.   Tezkerenin süresinin iki yıl daha uzatılmasına dönük Halkların Demokratik Partisi(HDP) İstanbul milletvekili Züleyha Gülüm, HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer ajansımıza değerlendirme yaptı.   ‘İktidar barış yerine savaş istiyor’   İktidarın kendi bekasını kurtarmak ve kendi iktidarını korumak için savaştan ve tezkereden medet umduğunu belirten Züleyha, “İktidar, Kürt meselesinde barışçıl, demokratik çözüm yerine savaş gündemi ile devam etmek istiyor. Bu ülkede tezkere demek savaş demektir. Savaş ülkede yoksullaşmanın, çete, mafya düzeninin çok daha büyümesi ve halklar aleyhine gelişmesi demektir. Kadın katliamları, doğa talanı demektir. Halkları açlık ve yoksullukla karşı karşıya bırakmak demektir. Bir bütün olarak bu tezkere tüm halklara yönelik hazırlanmış bir tezkeredir. Bu anlamıyla kabul edilebilir bir tezkere değil” diye ifade etti.   ‘ Halkın iradesine karşı yapılmış bir tezkere’   Bu savaş politikalarından vazgeçilmesi ve Kürt sorununda demokratik ve barışçıl çözümün devreye sokulması gerektiğine değinen Züleyha, “İktidarını korumak için gerekçeler oluşturarak, bunun üzerinden savaş ve militarizmi güçlendirmek gibi yöntemlerden vazgeçmek gerekiyor. Bu toplum artık savaş istemiyor, barışçıl çözüm istiyor. Toplumun çoğunluğunun reddettiği onay vermediği bir tezkerenin Meclis’te de bu şekilde evet oylarıyla geçmesi kabul edilemez. Bu halkın iradesine karşı geliştirilen bir durumdur. Çünkü halk artık savaşa, tezkerelere onay vermiyor ve bu süreçlere dair de tutumunu ise net bir şekilde ortaya koyuyor. Bugün belki Meclis’te değil toplumda tartışılsaydı büyük oranda hayır çıkacağından eminiz. Artık sorunların demokratik yollarla çözülmesi gereken bir sürece girilmesi gerekiyor. Bu nedenle tezkereye evet verilmiş olmasını kabul etmiyoruz” diye konuştu.   ‘Ülkede artan sorunların üstünü örtmek için tezkere çıkarıldı’   HDP olarak sınır ötesinde asker bulundurmayı hedefleyen bütün kararlara karşı tavırlarının net olduğunu ve hayır dediklerini ifade eden Tülay, “Bu tezkereye zaten hayır denmesi gerekiyordu. Bu Suriye tezkeresinin her zamankinden çok daha farklı bir tarafı vardı. Sebebi de şu: ‘Erdoğan, bir süre önce kabine toplantısından çıkışta yapmış olduğu açıklamada Suriye’ye bir savaş ifadesinde bulundu. Sınır ötesi operasyonların arttırılmasıyla ilgili bazı vurgular yaptı. Şimdi o yüzden bu sene özellikle muhalefetin siyasette önemli atakları oldu ve özellikle AKP’ye Türkiye’den, seçmenden destek ciddi bir biçimde düşmüş durumda.  Ülkede artan işsizlik yoksulluk ve zamlar ülkenin çok yakıcı bir meselesi haline geldi. Bütün bunların üstünü örtmek için normalde bir sene olan tezkereyi bu sefer iki senelik çıkardılar” sözlerini kullandı.   ‘Halkların milli duyguları istismar ediliyor”   Suriye'nin içişlerine müdahalenin Kürt halkının kazanımlarına ve Rojava'ya dönük müdahale olarak gördüklerini kaydeden Tülay, “Kaldı ki sadece Suriye değil hangi ülke olursa olsun iç işlerine karışmak asla Türkiye’nin uygulaması gereken bir dış politika değildir. Bundan dolayı da hayır dedik. Dış politikada barışın ve diplomasi dilinin konuşulması gerektiğini düşünüyoruz. Oysaki uzun süredir Erdoğan ve iktidar savaş ve şiddet dilini kullanıyor. Kürt halkına olan operasyon düşüncelerinden dolayı hayır diyoruz. Bir diğeri Türkiye’de seçim atmosferine girildi. Bu savaş tezkeresini kullanarak, sınır ötesi yapılacak operasyonları yandaş medya tarafından Türkiye kamuoyuna servis ederek savaş görüntüsü vererek, başta Türk halkının sonra da halkların ‘milli’ duygularını da istismar ediyorlar” sözleriyle dile getirdi.   ‘Bu tezkere muhalefet açısından önemli bir sınavdı’   Tülay son olarak sözlerini şöyle sonlandırdı:  “Cumhur ittifakı ve İYİ Parti’nin de destek vermesiyle bu tezkere Meclis’ten geçti. Muhalefet açısından önemli bir sınavdı. Bu tezkereyi geçen seneki kıvamıyla tartışamazdık. Çünkü bu sene iktidar bambaşka bir şey sundu. Çok açık net ki bu tezkere hem uluslararası siyasette savaş ve çatışmayı derinleştirme hem de iç siyasette duyguları istismar eden bir karar olarak çıktı. Türkiye’nin kendi çıkarlarına hizmet eden bir yaklaşım değildir. İktidarın kendini koruması amacıyla çıkmış bir tezkeredir. Ana muhalefet partisinin de tüm bunları gören bir yerden hayır demesi kıymetli. Bundan sonra yapılması gereken barış konusundaki ısrarcılıktır. Türkiye’nin sınır güvenliği Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemle çözülmesinden ve başta Suriye olmak üzere Kuzey Afrika'da ve Orta Doğu’da izlenecek barışçıl politikadan geçer. Bunu biz izlediğimiz sürece sınır da güvende olur, halklar huzur ve barış içinde yaşamış olur.”   ‘Bu tezkere iyi niyetli değil’    CHP’nin ya da diğer muhalif partilerinin ne oy verdiği pratikte çok önemli olmadığını AKP ve MHP’nin sayısal çoğunluğunun tezkerenin geçmesine yeterli olduğunu dile getiren Gamze, “Biz CHP olarak, ortaya tarihi bir not düştük.  Bu tezkerenin iyi niyetli olmadığını biliyoruz. Çünkü bugüne kadar hep bir yıllık tezkere çıktı.  Bu tezkerenin iki yıl olması seçim yatırımı niteliğinde olan bir tezkere olduğunu biliyoruz. Ayrıca, 14 soru yayınladık, bu sorulara cevap verilmeden bu tezkereye bu koşullarda ‘evet’ deme şansımız zaten yoktu. Siyasi partiler hepsi farklı parti zaten aynı şeyi düşünüyor olsak aynı parti olurduk. Hepsinin konuya farklı bakış açısı olabilir. Onların kendi kararları” dedi.    ‘Soru işaretleri olduğu için hayır oyu verdik’   CHP’nin bu tezkereye “hayır” demesinin tarihe bir not düşürdüğünü ifade eden Gamze, “Biz bu coğrafyada barış temelli bir çözümün olabileceğini inanıyoruz. Evlatlarımızın orada şehit verilmesini istemiyoruz. Elbette ki biz kendi sınır güvenliğimizi korumak için uluslararası haklardan faydalanmalıyız. Ama AKP’nin en başından bu yana dış politika noktasında özellikle Suriye noktasındaki beceriksiz yönetim anlayışı kaldı ki meclis gibi bir sistemde tek adama böyle bir yetki veriliyor olması ve içinde 14 soru gibi bir sürü soru işareti olduğu gerekçelerle hayır oyu verdik” dedi.