‘Davanın savcısı bizzat iktidarın kendisi' 2021-06-21 14:02:50     ANKARA - HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, partilerinin kapatılması istemiyle hazırlanan iddianamenin AYM tarafından kabul edilmesine ilişkin şöyle dedi: “Davanın savcısı bizzat iktidarın kendisi. AYM’nin demokrasi, toplumsal barış ve özgürlük adına tarihi bir fırsatı heba ettiğini söylemek zorundayız.”   Anayasa Mahkemesi (AYM), Halkların Demokratik Partisi (HDP) hakkında kapatma istemiyle hazırlanan iddianameyi kabul etti. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın katılımıyla genel merkez binasında merkez yürütme kurulu bir araya geldi. Ardından düzenlenen basın toplantısında Mithat söz aldı.    Mithat, konuşmasında şu noktalara dikkat çekti:    “Doğrusu, Anayasa Mahkemesi’nin tarihi bir fırsat yakalamışken bunu değerlendirememiş olması, Türkiye adına büyük bir talihsizliktir. İddianameyi kökten reddetme fırsatına sahipti. Bunu yapması için de yeterince hukuki ve vicdani sebep mevcuttu. Çünkü kapatma davası aylar süren bir siyasi kampanyanın sonucunda açılmıştı. Kısacası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın hazırladığı ilk iddianamenin arka planında siyasi kampanya, tehdit ve şantaj kampanyası yer alıyor. Üstelik başta MHP olmak üzere iktidarın çeşitli birimleri sadece HDP’Yi tehdit etmekle kalmadı, bizzat Cumhuriyet Başsavcılığı’nı da tehdit etti.    Arka planda hazırlanan iddianamenin herhangi bir hukuki değeri olmayacağını, en temel hukuk bilgisi olan kişiler de değerlendirebilir.      Tarihi bir fırsat heba edildi    AYM, en azından aylardır ve yıllardır süren bu tehdit, şantaj, düşmanlaştırma ve hukuku bütünüyle bir kenara bırakma operasyonlarının altını çizerek iddianameyi reddetmeliydi, üstüne bir de bütün bu kampanyalarının sonucu olduğu açık olan İzmir il binasına yapılan saldırıyı da dikkate almalıydı. İzmir il binasına yapılan saldırı, orada katledilen sevgili yoldaşımız Deniz Poyraz, burada oynanan oyunun ne olduğunu herkese açıkça göstermişken AYM’nin bu gerçeğe gözlerini kapatmış olması kendileri adına tarihi bir sorumluluk yaratmıştır. Ortada açık bir siyasi operasyon, demokratik siyaseti tasfiye planları üstüne kanlı kirli kaos planları varken AYM iddianameyi reddetmiş olsaydı, Türkiye toplumuna demokrasi umudu adına önemli bir mesaj vermiş olacaktı. Bunu yapmadı, bu nedenle AYM’nin demokrasi, toplumsal barış ve özgürlük adına tarihi bir fırsatı heba ettiğini söylemek zorundayız.   Davanın savcısı iktidarın kendisi   Ancak AYM’nin bundan sonraki süreçte bu vebali ortadan kaldıracak bir tutum sergilemesi yönündeki beklentimizi korumak istiyoruz. Bunu defalarca söyledik; bu davanın iddianamesini hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı değildir. Bu iddianame MHP Genel Merkezi’nde hazırlanmış, Sarayın hukuk birimlerinde son şekli verilmiş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmişti. Süreç bu kadar açıkken, davanın savcısı bizzat iktidarın kendisi.”