‘HDP'nin kapatılmasına karşı mücadele, demokrasinin gereğidir’ 2021-06-11 09:01:23   ANKARA - HDP’nin kapatılması talebiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ikinci kez iddianame hazırlamasını değerlendiren kadınlar, " HDP'nin kapatılma girişimlerine karşı mücadele demokrasi mücadelesinin bir gereğidir" vurgusu yaptı.   Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) kapatılması istemiyle ikinci kez iddianame hazırlayarak Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. 850 sayfadan oluşan iddianamede, yaklaşık 500 siyasetçi hakkında siyasi yasak, partiye hazine yardımının kesilmesi ve partinin banka hesaplarına el konulması da talep edildi. HDP'nin kapatılma davasının yeniden gündeme getirilmesine tepkiler sürüyor.    ‘7 Haziran’a denk getirilmesi tesadüf değil’   Faşist iktidarın egemenliğinin sürdürülemez olduğu herkesin ortaklaştığı bir nokta olduğunu söyleyen Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, iktidarın Kürt hareketine dönük saldırıları ile "güç gösterisi" yapmaya çalıştığını belirtti. Elif, "Faşist iktidarın toplumsal dayanağının zayıfladığı, ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik ve siyasal krizin giderek derinleştiği, yoksulluk, işsizlik ve baskıların arttığı bir durumla karşı karşıyayız. Bir diğer taraftan ise 5’li müteahhit çetenin birbirleriyle ihale kavgasına girdiği, özellikle son günlerde hızla yükselen mafyalaşmış devlet tartışmaları, AKP-MHP iktidarı içindeki paylaşım kavgalarını iyice ortaya dökmeye başladı. Birincisi birçok toplumsal dinamiğin ilk halkası içerisinde yer alan HDP, bu kapatma istemi davası toplumsal ayaklanma ve başkaldırılara karşı devletin almaya çalıştığı bir önlem niteliğindedir. İkincisi faşist iktidar, bu sıkışmışlığı ve açmazları manipüle edecek çeşitli argümanlara ihtiyaç duymaktadır. Kapatma davasının tekrardan açılması ve 7 Haziran sürecine denk getirilmesi bir tesadüf değildir. Yukarıdaki 'çoklu kriz' durumun bir sonucu olarak topluma sunuluyor" dedi.     'Yaratılan enkazın üstünü örtme çabası'   Emekçilerin ve ezilenlerin demokratik cephesini oluşturan HDP'ye dönük bu saldırıların doğru okunması gerektiğine dikkat çeken Elif, şu ifadeleri kullandı: "Bugün HDP üzerinden yaratılmak istenen durum, bir taraftan siyaseten bir alternatifsizliğinin yaratılması, diğer taraftan ise yaratılan enkazın üstünü örtme çabasıdır. Bu saldırı dalgasının sadece HDP'ye dönük değil. Ülkenin geleceğine, emekçilerin ve ezilenlerin yaşamlarına dönük bir saldırı olduğunu görmek ve HDP ile omuz omuza bu saldırı dalgasını kırmak için birleşik bir mücadeleyi örgütlemek gerekiyor. Faşizmin yönetme kabiliyetini önemli oranda zorlaştıran HDP'ye yönelik çok yönlü ve boyutlu saldırının bir hamlesi de her iktidarın demokrasi kılıcı misali kullandığı 'kapatma davası'. Bugün de özellikle bu mafya çete siyasetine karşı en etkin mücadeleyi örgütleyecek olan yapı, HDP'dir. AKP-MHP-Ergenekon faşizmi halklara, işçilere, kadınlara, LGBTİ+’lara yönelik suçlarının açığa çıkmasını takiben, kendini korumak için HDP ve bileşenlerine saldırmak zorunda kalmıştır. Birleşik mücadelemizin gücünden korkan faşizme karşı HDP'yi kapattırmayacağız, biz kazanacağız.”     ‘HDP ile dayanışma içerisindeyiz’   Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk de iktidarın uzun zamandır yönetim krizi yaşadığına değindi. İktidarın içindeki çatlaklar büyüdükçe muhalefete saldırıların arttığını dile getiren Nebiye, “Kontrgerilla krizi ve devletin yeniden yapılandırılması için saldırının en başta Kürt halkına yöneldiğini görebiliyoruz. 'Vatan, millet, bayrak' söylemleriyle halkı milliyetçilik üzerinden kandırmaya çalışanların artık bu hesaplarının da tutmadığını söyleyebiliriz. Devlet bu çoklu kriz içerisinde aynı zamanda seçim hesapları da yapıyor elbette. Bu hesaplar içerisinde HDP'yi saf dışı bırakarak, kriminalize ederek oy devşirmeye çalıştığını ve HDP üzerinden de tüm muhalefete gözdağı vermeye çalıştığını söyleyebiliriz. Şimdiye kadar olduğu gibi, faşizmin saldırganlığının karşısında Kürt halkıyla ve HDP ile dayanışma içerisinde olacağız. HDP'ye kapatılma davası açılması kabul edilemez. Bu davanın halk nezdinde geçersiz kılınması ve iktidarın geri adım artırılabilmesi için hep birlikte mücadele etmeliyiz" şeklinde konuştu.   ‘İktidar zayıflayan halk desteğini toparlamayı amaçlamakta’   Devlet bağlantılı çete lideri Sedat Peker'in haftalardır video yayınlarıyla yaptığı açıklamaların, halk nezdinde iktidar çarkının nasıl işlediğinin göstermesi konusunda bir işleve sahip olduğuna vurgu yapan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan ise yayınlanan videolarla iktidarın nasıl bir talan ve yağma düzeni kurduğunun açığa çıktığına işaret etti. Selma, “Uzun süredir iç politikada iktidarını sağlamlaştırma isteyen, tek adam yönetimi üzerinden faşist bir siyasi rejim oluşturmayı hedefleyen AKP yönetimi bir düşman yaratma ve bu düşmana karşı verdiği mücadeleyle bu hedefine ulaşmayı amaçlıyor. HDP'nin kapatılması için girişimler uzun süredir devam ediyordu. Şimdi seçim tartışmalarının da gündeme geldiği bir dönemde düğmeye basıldı. Ancak şunu söyleyebiliriz ki bu girişim salt seçime bağlı bir girişim değildir. İktidarın yöneldiği daha baskıcı, otoriter bir siyasi rejim hedefiyle de bağlantılıdır. Ayrıca HDP'ye yönelik kapatma girişimlerinin arkasında iktidarın Kürt sorununa dair çözüm olmayan yok sayma ve çatışmacı politikalarının yanı sıra seçimlere dair hesaplarıdır. HDP devre dışı bırakılırsa İktidar kazanmayı güvenceye almak istemekte, yaratılan düşman siyasetiyle zayıflayan halk desteğini toparlamayı amaçlamaktadır" ifadelerinde bulundu.   '7 Haziran iktidar için kabus olmaya devam ediyor'   HDP'nin kapatılma istemiyle AYM’ye yapılan ikinci başvurunun 7 Haziran’a denk getirilmesine dikkat çekerken, “iktidarın 7 Haziran'ı unutamadığını ve kabusu olmaya devam eden bir sonuç olduğunu kaydetti. Selma son olarak, "HDP'nin kapatılma girişimleri için saraydan düğmeye basılmıştır ve yargı büyük oranda bu talimatlara göre işlemektedir. Dolayısıyla HDP'nin kapatılma girişimlerine karşı mücadele demokrasi mücadelesinin bir gereğidir" dedi.