Pervin Buldan: Tarih korkakların değil cesur yüreklerin zamanıdır 2021-04-08 11:24:37   ANKARA - Partisinin il eşbaşkanları ile bir araya geldiği toplantıda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Tarih korkakların değil cesur yüreklerin zamanıdır. HDP’nin zamanıdır. Hep birlikte kazanacağımız günler yakındır” dedi.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Neva Palas Otel’de, partilerinin il eşbaşkanları ile bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının açılış konuşmasını Eş Genel Başkanı Pervin Buldan yaptı.   ‘Gücümüze güç cesaretimize cesaret katınız’   Konuşmasına eşbaşkanları selamlayarak başlayan Pervin, pandemiden dolayı bir araya gelemediklerini, ancak pandemi koşullarında böylesi bir  toplantının gerçekleştirilmesinin gerekliliğini vurguladı. Pervin, “Sizlerin gözlerinde parlayan ışığa tanıklık etmek bizler, partimiz için çok değerli ve anlamlıdır. Böylesi yüz yüze bir toplantı yapmanın onurunu yaşadığımızı ifade etmek isterim.  Gücümüze güç, cesaretimize cesaret kattınız” dedi.    ‘HDP umudun partisidir’   HDP’li olmanın büyük bir anlamı ifade ettiği bir dönemde verilen demokrasi mücadelesinin cesaret ve kararlılıkla sürdürüldüğünün altını çizen Pervin, “HDP’de yönetici olmak herhangi bir düzen partisinde çalışmaya benzemez. HDP’de yönetici olmak rant ve servet getirmez. HDP’de yönetici olmak iddia sahibi olmayı gerektirir. Meşakkatli yolculukta makam ve mevkiyi bir kenara itip hakikat aşkıyla yanmayı gerektirir. Buradaki her bir arkadaş, Denizlerin Mahirlerin İboların Mazlumların ruhunu Türkiye halklarının özgürlük ve demokrasi mücadelesi ile birleştirmek özgürlük mücadelesinin bir neferi ve öncü gücü olarak çalışmaktadır. İşte HDP’yi umudun partisi yapan tam da budur. Her bir yönetici arkadaşımızın umutsuz zamanlarda dahi topluma umut olmanın bilinci ve kararlılığıyla hareket etmektedir. Tüm engelleme ve baskılara rağmen bunlara göğüs gererek partimiz daha da ileriye taşımak büyütmek ve başarıya ulaştırmak için gece gündüz büyük bir emek sarf etmek fedakârca özveriyle çalışmak hiç kimsenin harcı değildir. Bunu ancak HDP’liler yapar. Bizler yaparız, sizler yaparsınız” dedi.    Pervin konuşmasının devamında şunları dile getirdi:    “Mücadele tarihimizin sayfalarında burada oturan her arkadaşım, buraya gelmeyenler dahil mücadele tarihimizin sayfalarına adını yazmıştır, yazdırmıştır. Her birimizin cesaretinden HDP’ye olan inancınızdan dolayı kutluyorum. HDP bir yol ise bu yolun en büyük emektarları sizlersiniz. Partimizin geleceğini şimdisini de gören iradesiniz. Her bir öneriniz her bir tespit eve eleştiriniz hep çok kıymetli oldu, bundan sonra da olmaya devam edecektir.    Bu yürüyüşün sonu mutlak başarı mutlak zafer olacak   Sizler sadece il eşbaşkanı olarak görev yürütmüyorsunuz. HDP’nin eşit ve özgür fikriyatını Türkiye’nin dört bir yanında temsil ediyor ve bu fikriyatın filizlenmesi ve büyümesi ve çınara dönüşmesi için de büyük bir mücadele sarf ediyorsunuz. HDP güçlü demokrasi ve gerçek bir adalet, adil bir barışın ve özgür yaşamın kurucu gücüdür. Güçlü bir demokrasinin kurulması elbette yerellerden kentlerden başlar. Sizler bu ülkenin ve halkların geleceğini demokrasiyle adalete barışla buluşturacak bu cesur yürüyüşün hakikat yolcularısınız. Bu yürüyüşün sonu mutlak başarı mutlak zafer olacaktır. Kimsenin kuşkusu olmasın. Haklı mücadelenize yürekten inanıyorum. Arkamızda halklarımızın sarsılmaz övgü kararlılığı vardır. HDP’nin dayandığı güçlü bir mücadele geleceği vardır. Çınar ağacı gibi kök salmış ilkeleri vardır.    Kadınlarda yılgınlık yoktur direniş vardır   Bunu sizlerin büyük emeği olan 8 Mart ve Newroz’da bir kez daha gördük. 8 Mart'ta kadınlar en büyük, demokrasi, muhalefet en büyük değişim gücü olarak iradesini ortaya koydu. Kadınlar ‘gümbür gümbür geliyoruz’ dedi. Kadınlar bu ülkenin ve toplumun kadın mücadelesi ile özgürleşeceğini bir kez daha Türkiye toplumuna ve halklarına bunu gösterdi. Kadınlar faşizmin ancak kadın mücadelesiyle yenilgiye uğratılacağını Türkiye'yi yönetenler ve Türkiye halklarına buna gösterdi. Kadınlar bu eşitsiz ve ayrımcı düzenin ancak kadınların mücadelesi ile değişeceğini bir kez daha gösterdi. Kadınlarda asla yılgınlık yoktur direniş vardır. Korku yoktur cesaret vardır. Tereddüt yoktur inanç ve kararlılık vardır. Kadın yoldaşlarımızı kutuluyorum. Özellikle cezaevlerinde kadın yoldaşlarımız başta olmak üzere mücadele eden kadın yoldaşlarımızı selamlıyorum.   Halk uyarısını ciddiye almayanlar büyük kaybedecek   Bir kez daha gördük, 2021 Newroz’u halkı yok sayanlara baskı ve sindirme ile korkutup engellemeye çalışanlara karşı milyonların irade beyanıdır. Halkın uyarısını ciddiye almayanlar büyük yanılacaktır. Büyük kaybedecektir. Yanlış hesabı halk mutlaka bozacaktır. Seçim sandıklarında bu oyun mutlakla bozulacaktır.    HDP denildiğinde aklınıza lotus çiçeği gelsin   HDP fikriyatı bu topraklarda güçlü bir şekilde kök salmıştır. Buna her yerde tanıklık ediyoruz. Bu kökün ülkenin her yerinde filizlendiğini de görüyoruz. HDP denildiğinde herkesin aklına lotus çiçeği gelsin istiyoruz. Çünkü HDP bir yaşam çiçeğidir. Bu çiçek yapısı gereği asla kirlenmez, toz tutmaz kir tutmaz. Kendisini her koşulda saf ve diri tutan tek bir çiçektir. Farklı renkleri ve muhteşem kokusuyla dönüşümün sembolüdür. Toprakta suda ve güneştedir. HDP’ de lotus misali çok renkliliğin yaşamın adıdır.  HDP zamanı gelmiş bir fikir yolunu bulmuş bir düşüncedir. HDP direnişle örülü bir yaşam biçimdir. Başı dik yürümenin adıdır. HDP yoldur ve bu da onurlu bir yürüyüştür. HDP, özgür bir yaşam biçimidir. Faşizmin karşısında demokrasinin zaferi barışın güçlü bir sesidir. Adaletsizliğin, sömürünün karşısında emeğin ve alın terinin yanında erkek düzenin karşısındadır. Özgür kadının güçlü iradesidir. HDP, tekçi otoriter demokratik cumhuriyetin güvencesi ve kalesidir. HDP halkların özgürlüğüne açılan üçüncü yoldur. Halkların kendisidir halkların geleceğidir.   Bu kaleyi düşürmeye güçleri yetmeyecek   HDP’nin siyasal gücü karşısında iktidar bloğu boş durmuyor durmayacaktır. Hepimizin bunu farkında olması gerekiyor. İktidar aklı HDP’siz siyaset aklı nasıl yaratırız kendi varlığımızı nasıl sürdürürüz diye küçük ortağıyla birlikte planlar yapmaktadır. Ne yaparlarsa yapsınlar başaramadılar başaramayacaklar. HDP her zaman olduğu gibi dimdik ayaktadır. Ayakta olmaya devam edecektir. Bu kaleyi düşürmeye güçleri yetmeyecektir.    Mutlak bir faşizm düzeni kurmak istiyorlar   En son bir kapatma davasıyla karşımıza çıktılar. Bu davayı halk iradesine karşı açtıklarını da çok iyi biliyoruz. Partimize yönelik tüm kuşatmanın amacını çok iyi biliyoruz. Amaçları HDP’nin siyaseti belirleme ve dengeleri değiştirme gücünü kırmak, etkisiz hale getirmektir. Ülkeyi demokrasi ittifakı ile yönetme yolunu HDP’ye kapatmaktır akıllarınca. Türkiye halklarının HDP’de vücut bulan değişim umudunu barış umudunu halkın faşizmin karanlığına teslim etmektir hesapları. Kapatma davasını birlikte planlayan tekçi iktidarın iki ortağı bu davayla Türkiye’yi kapatmayı hedeflemektedir. Kimsenin hak ve adalet talep edemeyeceği, yolsuzluk düzenine ses edemeyeceği mutlak bir faşizm düzeni kurmak istiyorlar.    Halka hesap vermemek için her yolu denediler   Türkiye halklarını tarihin en büyük yoksulluk açlık ve sefaleti ile karşı karşıya bıraktılar. Büyük yoksulluklarla iktidarın ve yandaşlarına devasa bir zenginleşme sağladılar. İşte bu saltanatlarını, soygun düzenlerini sürdürmek, halka hesap vermemek için hukuk dışına çıkmak için her yolu denediler. Bir örnek Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğini darbeyle düşürdüler. Zalimce gözaltına alıp arkadaşlarımızı tutukladılar. Susturacaklarını sanıyorlar ama yanılıyorlar: Ömer Faruk Gergerlioğlu ve diğer arkadaşlarımız vekillikleri düşürülen rehin olarak tutulan arkadaşlarımız susmadı.  Gergerlioğlu’da susmayacak itiraz etmeye devam edecek.    İstanbul Sözleşmesi kadınların anayasasıdır   Bir başka darbe uygulamasını gece yarısı kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeleriyle gördük. Bu iktidar darbecidir dedik, HDP’ye, demokratik siyasete, toplumsal muhalefete karşı kadınlar ve gençlere karşı sürekli bir darbe peşindeler. Her gün illerinizde kentlerinizde yaşıyorsunuz ve buna tanıklık ediyorsunuz. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeleri kadın düşmanlığından geldiklerini bir kez daha ortaya koymaktadır. Kadınlar pes edecek sanıyorlar. Kadınlar kazanımlarına sahip çıkmayacak ve mücadeleden vazgeçecek. Bunu rüyalarında bile göremeyecekler. Kadınlar dünden daha fazla mücadele edecekler, daha fazla kazanımlarına sahip çıkacak ve erkek iktidara meydanı asla bırakmayacaktır. İstanbul Sözleşmesi kadınların anayasasıdır, direniş ve mücadele sözleşmesidir.   Baş eğmeyiz, dayatılan zulme razı gelmeyiz   HDP’ye bunca düşmanlık yapanların sebebini tüm Türkiye halkları çok iyi bilmektedir. Halkların cesaretini ve gücünü temsil ettiğimiz için bizler hedefiz bunu biliyoruz. Saltanat düzenlerini değiştirecek güce sahip olduğumuz için hedef olduğumuzu biliyoruz. Barış olduğumuz için hedef olduğumuzu biliyoruz. Savaşlara karşı çıktığımız için hedef olduğumuzu biliyoruz. Hep birlikte yapalım dediğimiz için hedef olduğumuzu biliyoruz. Emekçi yoksul halkın direniş ve mücadele ortaklığı yaptığımız için onlarla birlikte olduğumuz için hedef olduğumuzu biliyoruz. Ama ne yaparlarsa yapsınlar asla yolumuzdan dönmeyiz. Baş eğmeyiz, dayatılan bu zulme razı gelmeyiz. Direniş mücadele ederiz ve mutlaka kazanırız. İktidarın gündeminde kapatma olabilir. HDP’nin önünü kesme arayışları olabilir. Bizim gündemimizde ise güçlü demokrasi ve gerçek adalet davası ve mücadelesi vardır. Barışı eşit ve özgür bir yaşamı birlikte kurma davası vardır. Bizim gündemimiz halktır, halkın yoludur.    Bu yolda yürümeye devam edeceğiz   AKP - MHP faşizmi son demlerini yaşamaktadır. Buradan tüm Türkiye halklarına bunun müjdesini vermek isterim. Bu karanlık ittifak çöküş aşamasındadır. Bakmayın bu kadar saldırgan olduklarına,  saldırganlıkları çöküş korkusundandır. Partimiz en zor şartlarda sahip olduğunu tarihsel direniş geleneğini stratejik bir akılla birleştirmeyi başarmış faşizmi geriletmiş ve kaybettirmiştir. Birkaç örnek vereyim sizlere. 7 Haziran, 31 Mart, 23 Haziran seçim dönemleri. Bu akıl AKP-MHP iktidarını şaşırtmaya devam edecektir. Her seçim döneminde biz onlara büyük yenilgiler yaptırmayı kendimize görev olarak koyduk. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz.     Zulmün yenemediği tek şey inanç ve kararlıktır   Kimsenin kuşkusu olmasın. Onlar bir düşünürken biz bin düşünüyoruz. Onların bir hamlesine karşılık bizim çoklu mücadele hamlelerimiz vardır. Türkiye halkları asla ama asla seçeneksiz ve yalnız değildir. Çünkü yanlarında yürüyen bir HDP vardır. HDP’nin dostları ve yoldaşları vardır. Onlar parti kapatmayla uğraşa dursun biz sokak sokak mahalle mahalle köy köy halkın gerçek sorunlarını anlamaya, halkla birlikte yürümeye devam edeceğiz. En yakın gelecekte, partimizi sizlerle beraber bu ülkenin yönetimine hep birlikte taşıyacağız. Sizler var oldukça, bu gelenek var oldukça tek bir HDP’li var oldukça HDP’yi kapatmaya çalışmak suya yazı yazmak olacaktır. Zulmün yenemediği tek şey inanç ve kararlılıktır. İşte o da bizde vardır.     Her kapıyı çalacağınızı her eli tutacağınızı biliyoruz   İnancımızı ve umudumuzu yitirmedikçe bizi alt edecek güç yoktur. Başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye haklarını bir 100 yıl daha karanlığa mahkum etmeyeceğiz, buna asla izin vermeyeceğiz. Tarihsel olarak var olan, sistemin içinden gelen devletçi iki bloka karşı üçüncü yol siyasetini büyüteceğiz ve demokrasi ittifakını genişleterek ülkeyi bu karanlıktan kurtaracağız. Sizler partimizin en merkezi yerindesiniz. Halkımızla iç içesiniz. Eliniz, kulağınız, gözleriniz halkın üzerindedir. Bizlerin gözü kulağı ve eli sizlerin üzerindedir. Buradan kentlerinize döndüğünüzde daha büyük bir moral ve güçle çalışacağınızı biliyoruz. Bu çalışmaları yürüteceğimiz yürekten inanıyoruz. Her kapıyı çalacağınızı her eli tutacağınızı biliyoruz. Her yoksulun, haksızlığa uğrayan, mağdurun yanında olacağınızı biliyoruz. İnsanların çaresiz olmadığını, HDP’nin onlarla olduğunu ve onlarla umut taşıdığını mutlaka anlatacaksınız ve biz de sizlerin yanında olacağız.    Tarih korkakların değil cesur yüreklerin zamanıdır   Hakikati yalan ile boğdurmayacağız.  Zulüm varsa karşısında mazlum haklarınızın büyük mücadelesi vardır. Halklarımızın HDP’si olduğunu her ortamda göstereceğiz, bunu büyütüp yaşatacağız ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız ya da biz yol olacağız. Bu yol barışın yoludur. Tarih korkakların değil cesur yüreklerin zamanıdır. HDP’nin zamanıdır. Hep birlikte kazanacağımız günler yakındır. Demokrasi baharı yakındır, yolunuz ve yolumuz açık olsun, Hızır hepimizin yardımcısı olsun.”    Pervin’in konuşması ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.