Serpil Kemalbay: Dünyadaki eşitlik talepleri ortaklaştırılmalı 2020-04-15 09:03:43   Melike Aydın   İZMİR - Koronavirüs salgını koşullarında iktidarların bu durumu daha da otoriterleşmek için kullanacağı uyarısında bulunan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, buna karşı demokratik talepleri yükseltmek ve dünyadaki eşitlik taleplerinin ortaklaştırılması gerektiğini söyledi.    Koronavirüs salgını nedeniyle dünyada yaklaşık 120 bini aşkın kişi yaşamını yitirirken, Türkiye’de de vaka sayısı 65 bini aştı. Bugüne kadar Türkiye’de salgın nedeniyle bin 403 ölüm gerçekleşti. Salgının ardından birçok ülkenin sağlık sisteminin paraya dayalı ve yetersiz bir sağlık sistemi olduğun ortaya çıkarken, salgının kaynağında yatan kapitalist krizleri, ekolojik tahribat, tahakküm anlayışı tartışılmaya başlandı. Koronavirüs salgınının kapitalizmin krizlerinin bir sonucu olarak ortaya çıktığını ve iktidarların bu günleri daha fazla otoriterleşmek için fırsata çevireceğini söyleyen Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay da, tüm dünyanın ortaklaştığı parasız eğitim, parasız sağlık gibi talepleri süreklileştirmek gerektiğini vurguladı.    ‘Mücadele yöntemleri kapitalizme karşı olmalı’    Sadece salgınla değil kapitalizmin yarattığı yıkımla da mücadele edildiğini söyleyen Serpil, kapitalizmin yarattığı felaketin kapitalizmin krizi olduğunu kaydetti. Bu nedenle mücadele yöntemlerinin de kapitalizme karşı olmak zorunda olduğunu ifade eden Serpil, “Bugüne kadar aslında zorlayarak 2008’den beri neoliberal kapitalizm ayakta kalmaya çalışıyor. Tükendiği halde giderek despotikleşen iktidarlar aracılığı ile kendini halklara dayatıyor. Çok kısa zaman önce iklim krizini konuşuyorken bir salgın bütün dünyayı tek bir gündem etrafında birleştirdi. Dünyanın her yerinde ‘evde kal’ ve sosyal mesafe çağrıları yapıldı. Ortak mücadelenin nasıl olacağı sorularının da muğlakta kaldığı bir dönem. ‘Evde kal’ çağrıları sadece evde kalabilecek gelir durumu olanlar için yapılan bir çağrı. İşçiler ölüm pahasına işyerlerine gönderiliyorlar ve bir arada toplu ulaşımda korona tehdidine karşı çalışıyorlar” dedi. ‘Mücadeleyi evlerden yükseltmek gerekiyor’   Çalışama alanlarında mücadelenin yükselmesi gerektiğini belirten Serpil, “Beni bu düzen öldürür korana değil” diyen kamyon şoförünün söylediğini aslında bütün işçilerin bildiğini vurguladı. Buna karşı bir mücadeleyi örme noktasında sendikaların da yetersiz kaldığına dikkat çeken Serpil, “İçinde bulunduğumuz böyle dönemde mücadeleyi yükseltmek zor ama hayati bir konu. Bu dönemde evde kalırken apolitik olmamak, evde kalmanın sınıfsallığını nasıl tespit ediyorsak herkesin evde kalmasını savunmak için sesimizi yükseltmek gerekiyor. Bazen bir sokakta ‘Çav bella’ şarkılarının yükseldiği marşların söylendiği sahne, bazen her evden bir ateşin yükselmesi mücadeleyi yaratıyor. Çoğu zaman sosyal medya araçları üzerinden çektiğimiz videolarla sorunlarımızı ortaklaştırmamız ve yayarak daha çok insanın duymasını sağlayarak ortak bir düşünce etrafında kamamız da sağlanıyor. İşçilerin yükselttikleri sesi evde kalanların büyütmesi gerekiyor” sözlerine yer verdi.    ‘Bütün dünyanın ortak talepleri birleştirmeli’   Bu sürecin yeni yöntemler bularak aşılabileceğini, sokağa çıkmadan mitingler yapmadan ortak duygular yaşandığını kaydeden Serpil, “Herkesin virüsten korunmak için yaygın test yapılması, izolasyonun yapılması herkesin sağlığa eşit şekilde erişmesi, zorunlu ihtiyaçların üretilmesi için bazı işyerlerinin açıkta kalması ama onun dışındakilerin kapatılması, zorunlu işyerinde çalışanların mutlak şekilde koronavirüse karşı izole edilmesi sürekli testlerini yapılması iş güvenliğinin yapılması gibi ortak talepleri var. İster Çin’de ister İtalya’da olalım ister İran’da olalım her yerde aynı talepler çözüm önerileri ile karşı karşıyayız. Bu da bütün dünyada antikapitalist bir ortak noktada buluştuğumuzu gösteriyor ve bunun farkında olarak anti kapitalist buluşma zeminin büyük bir yan yana gelişin farkında olarak moral seviyemiz de yukarda tutmamız gerekir” ifadelerini kullandı.    ‘Parası eğitim, parasız sağlık gibi talepler süreklileşmeli’   Dünyanın her yerinde parasız sağlık, parasız eğitim gibi taleplerin geçici değil süreklileştirecek, yeni bir yaşamı nasıl inşa edebileceğini etrafında duruş ve ortak irade sergilenmesi gerektiğinin altını çizen Serpil, iletişimin en geniş şekilde büyütülmesi gerektiği bir dönemde olunduğunu belirtti. Evde kalmanın sınıfsal bir ayrıcalığa dönüştüğü bir yerde sosyal belediyeciliğin ve birbirine dokunmanın anlamlı olduğu bir dönemde olunduğunu ifade eden Serpil, “Biz ‘Kardeş Aile Kampanyaları’ ile bu sürece dahil olduk. Kimse evde çaresiz kalmamalıdır. Bunun sorumluluğu bizim üzerimizdedir. Dayanışmayı büyütmek en önemli mücadele yöntemlerinden biri. Öte taraftan bireysel eylemlerin arttırılması, ortak taleplerin arttırılması bir yönteme dönüştürülmesi gerekiyor. Bu talepler kapitalizmin yarattığına karşı durmuşumuzu siyasi iradeyi ortaya çıkartmalı” diye konuştu.    ‘İktidarlar korona günlerini otoriterleşmek için fırsata çevirecektir’   Dünyanın kapitalizmle devam ederse yeni salgınlarla karşı karşıya kalmasının kaçınılmaz olacağını vurgulayan Serpil, “Komşumuzla mahalle, ilçe, il, ülke ve dünyada ortak çıkarları bilmemiz, hissetmemiz ve bu çerçevede moralimizi yüksek tutmamız gerekiyor. İktidarların korona günlerini otoriterleşmek için bir fırsata çevirmeye hazırlandığı bir dönemde daha fazla demokrasi taleplerini yükseltmemiz gerekiyor. Aksi halde biliyoruz ki bu krizi kapitalist sistem, egemen sistem fırsata çeviriyor.  Daha fazla otoriterlerşme, baskı ile kendi bekalarını garanti altına almak isteyecekleridir. Daha da büyük tehditler var önümüzde bunu da görmek gerekiyor. Hazırlıklı olmak gerekiyor. Yeni araçları zenginleştireceğimizi düşünüyorum” dedi.