Leyla Güven: Newroz'un direniş ruhuyla Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü getireceğiz 2020-03-20 12:31:16   Beritan Canözer   DİYARBAKIR - Newroz'un Kürt halkı için direnişin ve başkaldırının simgesi olduğunu ifade eden DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, “Kawa'nın yaktığı ateş bu Newroz da sönmeyecek ve gürleşecek. Newroz'un direniş ruhuyla mücadelemiz hem Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü hem de Kürdistan'ın özgürlüğünü getirecektir" dedi.    Bin yıllardır Kürt halkı tüm yasaklamalara, engellemelere rağmen büyük bir direniş ile Newroz Bayramı'nı kutluyor. Bu yıl da Kürt siyasi partilerinin öncülüğü ile binlerce kişinin katılacağı ve direnişi yükselteceği bir Newroz kutlaması gerçekleştirilmesi bekleniyordu. Çin’in Vuhan kentinde başlayarak tüm dünyaya yayılan koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle halk sağlığı öncelenerek, Newroz kutlamaları iptal edildi.    Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven 2020 Newroz'unun ve Newroz'un Kürtler açısından tarihsel önemini değerlendirdi.   'Kawa'nın yaktığı ateş her Newroz gürleşiyor’   Leyla, Newroz'un Kürt halkı için önemini şu sözlerle dile getirdi: "Sadece Kürt halkı değil, aslında Ortadoğu'da yaşayan tüm halklar Newroz'un önemini ve anlamını biliyor. Tarihte bir efsane olarak bahsedilen Dehaklara karşı direnen Kawa nasıl başkaldırdıysa, toplumda nasıl bir değişim yarattıysa bu yıllardır kendini devam ettiriyor. Kürt halkı Kawa'nın yaktığı ateşi her Newroz gürleştiriyor. Newroz hala bir başkaldırış günüdür. Newroz yaklaşınca Ortadoğu halklarının içi büyük bir heyecan ve coşku doluyor. Bu heyecanla Newroz hazırlıkları yapılıyor. Özellikle de kadınlar tarafından bir hazırlık oluyor. Kadınlar rengarenk ulusal kıyafetleri ile kültürlerini Newroz alanlarına taşıyor. Siyasi alandan baktığımızda ise Newroz kutlamaları çok kez yasaklandı ve Newroz uğruna büyük bedeller ödendi. Bunlardan biri de Berivan'dır, Rewşan'dır, Ronahi'dir, Zekiye'dir. Binlerce arkadaşımız Newroz'un yasaklanmasına karşı direndiler ve bedel ödediler.”   'Her bedeli ödemeye hazırız'   Tarihi direnişlerden bazılarının Newroz süreçlerinde yaşandığını söyleyen Leyla, bu uğurda yaşamını yitiren herkesi anarak önlerinde saygıyla eğildiğini kaydetti. Siyasi çözümsüzlük karşısında her Newroz mitinginin Kürt halkı açısından bir referanduma dönüştüğünü ifade eden Leyla, “Kürt halkı 21 Mart Newroz günü alanlara çıkarak taleplerini dile getiriyor. Bu talepler elbette ki siyasi taleplerdir. Kürt halkı özgür bir yaşam istiyor, kendi kendini yönetmek istiyor, kendi anadilinde eğitim almak istiyor. Bunun için de her bedeli ödemeye hazırız. Kürdistan üzerinde kirli politikaları olan uluslararası tüm güçler buna izin vermeyeceğimizi bilmelidir. Ve işte bu çığlık Newroz alanında her zamankinden daha fazla yükseliyor" sözlerini kullandı.    'Sema Yüce 8 Mart ile 21 Mart arasında köprü oldu'   8 Mart ile 21 Mart arasında güçlü bir bağ olduğunu ifade eden Leyla şunları dile getirdi: "Sema Yüce arkadaşımız bedenini ateşe verirken, 'Ben bedenimi ateşten bir köprü yapıyorum ve Kürt halkı 8 Mart ile 21 Mart arası bu köprüden yürümelidir' demişti. Bu nedenle anlamı da oldukça büyüktür. Newroz yıllardır kutlanıyor ve her Newroz'da yeni mesajlar öne çıkıyor. Sayın Abdullah Öcalan'ın 2013 yılında gönderdiği mesaj milyonlara ulaştı ve milyonlar tarafından kabul gördü. Bu mesaj okunduğu sırada alanda bulunan milyonlar hep bir ağızdan 'Bijî Serok Apo' sloganları attı ve bu slogan dünyanın her yerine ulaştı. Bugün 2020 yılında bakıyoruz ki Kürt halkı hala statüsünü ele almış değil. Hala büyük baskı var Kürt halkı üzerinde. Bu baskılara karşı da dört parça Kürdistan'da, dünyanın her yanında büyük ve hiç bitmeyen bir direniş var.”   'Önceliğimiz halkın sağlığı'   Kürtlerin tüm saldırılara rağmen taleplerinden ve mücadelesinden vazgeçmediğine işaret eden Leyla, 2020 yılının Kürt halkı için önemli bir yıl olacağını ifade etti. Leyla, "Eğer iptal etmek zorunda kalmasaydık, 2020 Newroz'unda da milyonlar alanları dolduracaktı. Ne yazık ki dünyada yayılan ve binlerce insanın yaşamını yitirmesine neden olan virüs salgını nedeniyle biz de Newroz mitinglerini iptal ettik. Halkımızın sağlığı ve güvenliği bizim için her şeyden önce geliyor. Kürt halkını böyle bir tehlikenin içine atamazdık. Bu nedenle herkesin evinde kutlama yapması kararı aldık ve birkaç gündür bunun için çalışma başlatılmış durumda. Herkes evinde Newroz'u kutlasın, videosunu çeksin, sosyal medyaya atsın ve milyonlarca kişi bu şekilde Newroz'u kutlamış olsun. Kawa'nın yaktığı ateş bu Newroz da sönmeyecek ve gürleşecek" diye belirtti.    Newroz günü evinde ve sokağında kutlama yapmanın önünde hiçbir engel olmadığını söyleyen Leyla, başta Abdullah Öcalan olmak üzere tüm Kürt halkının Newroz Bayramı’nı kutladı.   'Mücadelemiz Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü getirecektir'   Kadınların saldırılar karşısında örgütlendiğini ve mücadelesini büyüttüğünü hatırlatan Leyla, son olarak şunlara değindi: "Kadınlar olarak saldırılara cevap olacağız. Sayın Öcalan'ın 'kadın özgürleşmeden toplum özgürleşemez’ felsefesini esas alıyoruz. Kadınlar olarak misyonumuzu ve rolümüzü biliyoruz ona göre örgütleniyoruz. 2020 yılının Kürt ve Kürdistan için zafer yılı olmasının umuduyla mücadelemizi sürdüreceğiz. Sayın Öcalan'ın çağrıları ve mesajları doğrultusunda üçüncü ayak olmak konusunda çalışmalarımızı güçlendireceğiz. 2020 yılında en büyük amaçlarımızdan biri de Sayın Öcalan'ı özgürleştirmek olacaktır. Sayın Öcalan'ın halkının içine gelerek, bu kaosu ortadan kaldırması için bir engel yok. Kürt ve Kürdistan'ın birlik ve beraberliğini de önemsememiz ve çalışmaları güçlendirmemiz gerekiyor. Mücadelemiz hem Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü hem de Kürdistan'ın özgürlüğünü getirecektir.”       .