‘Hastaneler salgının yayılması halinde kriz yönetebilecek durumda değil’ 2020-03-17 09:01:12   Habibe Eren   ANKARA - Türkiye’de koronavirüs testlerinin yalnızca 25 hastanede yapıldığını söyleyen HDP’li Semra Güzel, “Bugün salgının hızlıca yayıldığı ülkelerin birçoğunda bu test çok basit ve ücretsiz bir şekilde yapılıyor. Burada da aynı yöntemin uygulanması gerekiyor. Çünkü çok hızlı yayılan bir virüsten bahsediyoruz. Daha fazla kişide muhtemel vardır. Bir an önce testlerin her şehirde yapılması gerekiyor.  Diyelim Hakkari’de bir şüpheli var, kit ne kadar sürede ulaşacak?" diye sordu.    Dünyayı tehdit eden koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle Türkiye’de şimdiye kadar 47 kişi de tespit edildi. İçişleri Bakanlığı’nın dün yayınladığı genelgede 81 ilde kafe ve restoranlar dahil kapalı alanların dün gece itibari ile bir süreliğine kapatılacağını duyurdu. Sağlık Bakanı, hastanelere ziyaretçi kısıtlaması getirildiğini ve mesai saatleri içerisinde hastanelerde ziyaretçi kabul edilmeyeceğini duyururken, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile görüşülerek, risk grubunda yer alan yaşlıların rapor süresi dolduğunda hastaneye başvurmadan ilacını doğrudan alabileceği belirtildi. Ayrıca önlemler kapsamında okullar 1 hafta tatil edildi. Bir haftanın sonunda öğrenciler uzaktan eğitime tabi tutulacak. Üniversiteler ise 3 hafta süreyle tatil olacak. Spor karşılaşmaları Nisan sonuna dek seyircisiz oynanacak. Yurtdışı uçuşlarına da kısıtlama getirildi. Ülkelerden sadece Türkiye vatandaşlarını almak üzere uçakların boş gelmesine müsaade edildiği duyuruldu.   Ancak Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüs testlerinin Türkiye’de yalnızca 25 hastanede yapıldığını ve bu testlerin özel hastanede yapılmadığını açıklamasının ardından yurttaşlarda panik havası oluşmaya başladı.   Türkiye'de koronavirüse karşı kamuda ve sosyal yaşamda hayata geçecek bir dizi yeni önlemler aldı. Ancak alınan önlemler yeterli mi? Önümüzdeki günlerde salgının hızla yayılması durumunda hastaneler bu olağanüstü durumu yönetebilecek mi? sorularını Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili ve aynı zamanda hekim olan Semra Güzel cevapladı.   ‘Test sınırlı yapılıyor’   Türkiye’de koronavirüse dair testlerin bugüne kadar 4 bin kişiye yapıldığını ve bu sayının çok az olduğunu belirten Semra, “80 milyonun üzerinde yurttaşın yaşadığı bir yerden bahsediyoruz. Bu durumda vaka sayısı çok az görünüyor. Test yapılan kişi sayısı çok az. Bu testin yapımının arttırılması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’de 25 hastanede yapıldığı açıklandı. Ve bu yerlerin hepsinde de yapılmıyor. Testler alınıyor merkezlere götürülüyor. Bu süreci bir nevi uzatmış oluyor. Laboratuvarlar sınırlı yerlerde var. En son yaptıkları açıklamada 6 yerde bu testin yapıldığını belirtmişlerdi. Testlerin yapıldığı yerlerin ve laboratuvarların sayılarının artırılması gerekiyor” dedi.   ‘Virüs hızlı yayılıyor bu yüzden hızlı davranmak gerekiyor’   Bugün salgının hızlıca yayıldığı ülkelerin birçoğuna bu testin çok basit bir şekilde ve ücretsiz yapıldığına dikkat çeken Semra, “Dünyada hemen hemen birçok kişiye yapılıyor bu testler. Burada da aynı yöntemin uygulanması gerekiyor. Çünkü çok hızlı yayılan bir virüsten bahsediyoruz. Bunun için hızlı davranmak gerekiyor. Daha fazla kişide muhtemel vardır. Ara ara duyuyoruz karantinaya alınan kişiler var. Kimi yerlerde 15- 20 kişi karantinaya alınıyor. Bu testlerin her yerde yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.   ‘Cezaevlerinin boşaltılması gerekiyor’   Türkiye’de alınan önlemlerin yetersiz olduğunu vurgulayan Semra,  sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin sınırındaki tüm ülkelerde koronavirüs tespit edilmişti. Türkiye’de ilk vaka 10 Mart’ta açıklandı. Biz bu durumu ilk vaka olarak değerlendirmiyoruz. Tespit edilen ilk vakaydı. Çok daha ciddi önlemlerin alınması gerekiyor. Bugün mesela cezaevleri şartları ortada. 20 kişilik bir koğuşta en az 50 kişi kalıyor. Suların yeterli olmadığını biliyoruz. Bu virüste en önemli şey dezenfektasyon ancak temizlik malzemeleri cezaevlerinde sınırlı sayıda veriliyor. İçeride hasta tutsaklar ve çocuğu olan kadınlar var. O yüzden bugün cezaevleri acil önlem alınması gereken yerlerden biri. Cezaevlerinin bu anlamda boşaltılması gerekiyor. Hasta tutsakların ve çocuğu olanların bırakılması gerekiyor. Ama bu önlemi almak yerine Adalet Bakanlığı tarafından 2 haftalık görüş yasağı getiriliyor. Evet, görüşlerin kaldırılması da bir önlemdir ancak hastalık cezaevlerine gardiyanlar ve cezaevi çalışanları tarafından bulaştırılabilir. Bu yüzden hasta tutsakların bir an önce serbest bırakılması gerekiyor.”   ‘Huzurevi ve yurt gibi toplu yaşam alanlarında ciddi önlemler alınmalı’   Toplu yaşam alanlarında huzurevleri, yurtlar ve okullarda ciddi önlemlerin alınması gerektiğini ifade eden Semra, bunun yanında toplu yapılan konferans, panel, mitinglere yönelik tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti. “Bugün okulların tatil edilmesi riski azaltabilir ama bulaşmasını engelleyeceği anlamına gelmiyor” diyen Semra, okulu tatil etmekle beraber kamu spotlarının ve yurttaşların bilinçlendirilmesi için hükümet tarafından gerekli adımların ivedilikle atılması gerektiğinin altını çizdi. Semra, “Alınması gereken çok fazla önlem var ama önlemeye yönelik yeterli olmayan önlemler alınıyor” dedi.   ‘Salgının yayılması durumunda hastaneler bu krizi yönetebilecek durumda değil’   Salgının yayılması durumunda Türkiye’de ki hastanelerin bu krizi yönetebilecek kapasitede olmadığına dikkat çeken Semra,  “Zaten ilk vaka açıklandıktan sonra toplumda ciddi bir panik havası oluştu. ‘Acaba bende var mı’ diyen, burnu akan, öksürük şikayeti olan herkes acillere yığıldı. Zaten toplu alanların azaltılması gerektiğini söylüyoruz ama bu paniğin azaltılmaması durumunda acillerde ciddi bir yığılma olur. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; bu panik havasını yönetebilmektir. Ancak bu dahi yapılmadı” şeklinde konuştu.   ‘Bugün küçük bir yeri karantinaya almakla Şehir Hastanesini almak çok farklı’   Birçok ilde şehir hastanelerinin yapıldığını anımsatan Semra,  bu hastanelerin çok büyük olduğunu belirterek, şu uyarıda bulundu: “Bugün küçük bir yeri karantinaya almakla büyük bir şehir hastanesini karantinaya almak çok farklıdır. Bugün şehir hastanesine gidebilecek yalnızca bir vaka bile tüm hastaneyi kilitleyebilir. Biz hastanelerin bu kadar büyük olmaması gerektiğini bu yüzden de söylüyoruz. Hastaneler bu durumu yönetebilecek durumda değiller. Ayrıca birçok yerde bu test yapılmıyor. Bu bulaşma riskini daha fazla artırabilir. Bununla birlikte panik ve hastanelere yığılma da bu süreci olumsuz etkileyecektir.”   ‘Diyelim Hakkari’de bir şüpheli var kit ne kadar sürede ulaşacak?’   Öncelikle koronavirüs tespit kitlerinin bütün şehirlerde olması gerektiğini vurgulayan Semra, “Bugün diyelim ki Diyarbakır’da ya da Hakkâri’de bir şüpheli vaka oluştu. O kit ne kadar sürede ulaşacak Hakkâri’ye. Bu öneli bir durum. Hem dezenfektasyonun ciddi sağlanması gerekiyor hem de bu testi yapacak koşulların çok kısa sürede hazırlanmış olması gerekiyor. Bu virüs yayılacak biliyoruz. Diğer ülkelerde de hızlıca yayıldı. Sonuçta ‘vaka yok yok’ diye bugün nabzı düşürmeye çalıştılar ama ilk vaka ile ne kadar panik havası oluştuğunu gördük” diye belirtti.   ‘Testlerin talebe göre değil her ilde yapılması gerekiyor’   Hükümetin süreci tam anlamıyla yönetemediğini dile getiren Semra, Sağlık Bakanı’nın Bilim Kurulu toplantısı sonrası iki bakanla birlikte yaptığı açıklamada, “Talep olursa diğer illerde de bu testler yapılacak” sözlerine değindi. Semra, bu testlerin kişilerin taleplerine göre belirlenemeyeceğini ve her yerde yapılması gerektiğini yineledi. Semra, “İnsanlar hareketli bir halde. Bugün İstanbul’dan Hakkari’ye giden birinin virüs taşıyıp taşımayacağını bilemiyoruz. O yüzden yayılması da çok hızlı. Önemli olan bu süreci yönetebilmek” dedi.   ‘Hijyen stokları tükenmek üzere’   Bu hastalıkta en önemli şeyin temizlik olduğunu ancak piyasada kolonya ve dezenfeksiyon maddelerinin tükenmek üzere olduğunu hatırlatan Semra, “Bilinçsiz bir satın alma var ve bundan faydalanan fırsatçılar var. Bugün kolonya fiyatlarının nasıl uçtuğunu biliyoruz. İnsanlar maske bulamıyor” dedi. Panik havasının bulaşma riskini daha artıracağı uyarısında bulunan Semra, bu konuda kamu spotlarının hazırlanması gerektiğini söyledi.   ‘Hijyen önemli, ellerin sık sık yıkanması gerekiyor’   Son olarak tüm vatandaşların virüsten korunmak için hijyene ve el temizliğine dikkat emesi gerekliliği üzerinde duran Semra, “Ellerin sık sık yıkanması ve toplu yaşam alanlarında hastalık taşıdığını düşünen insanların temastan kaçınması gerekiyor. Selamlaşmadan bir süre kaçınılması gerekiyor. Bir de halkımızın sağlık örgütlerinin önerilerini takip etmelerini ve bu önerileri dikkate almaları gerektiğini belirtmek isterim” diye konuştu.