‘Ekonomik kaynaklarını kaybeden AKP süreci uzatıyor’ 2019-04-07 09:02:05   Safiye Alağaş   İSTANBUL - İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde kaybetmenin AKP’yi ekonomik olarak sarstığını belirten HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Esengül Demir, “Bu yüzden süreci bu kadar uzatıyorlar. Seçim sonuçlarıyla muhalefet AKP’nin ekonomik olarak kolunu kırmış durumda. İstanbul’un alınması, Ağrı’nın, Şırnak’ın cevabı oldu” dedi.   31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimlerde, bölgede kayyım atanan belediyelerden 61’i yeniden Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) geçti. Türkiye’nin batı illerinde Antalya, Mersin, Adana, Ankara İstanbul, İzmir, Aydın gibi birçok büyükşehir belediyesini Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) kazandı. Seçim sonuçlarında ise HDP’nin bölgede kayyımları gönderme, batıda AKP-MHP ittifakına kaybettirme stratejisi büyük bir rol oynadı. Ancak hala itirazlar sürerken, özellikle İstanbul’da tartışmalar devam ediyor.    Seçim sonuçlarını değerlendiren HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Esengül Demir, 31 Mart seçim sonuçlarının Türkiye’de yeni bir dönemin başlangıcını gösterdiğini belirtti.    ‘AKP iktidarından rahatsız olan büyük bir kesim var’   İktidarı demokratik yöntemlerle zayıflatmak ve güçten düşürmek üzerine bir stratejilerinin olduğunu belirten Esengül,  “İktidarı zayıflatmak, güçten düşürmek, tek başına ülkeyi sürüklediği kriz ve içinden çıkılamaz atmosferden çıkarmanın yolunu açmak istedik. AKP’nin 17 yıldır Türkiye genelinde yürüttüğü siyasetin tıkandığı ve çok ciddi anlamda da bunun içinden çıkamadığı görülüyordu. AKP tek başına iktidar olmasına rağmen ülkede ciddi bir muhalif dinamik vardı. Ülkede yüzde 50’nin üzerindeki kitleye hitap edemiyordu. Bu da ciddi anlamda AKP ve Erdoğan yönetiminden rahatsız olan bir kesim olduğunun göstergesiydi. Bu kesimin en önemli dinamiği de Kürt hareketidir. Biz HDP olarak AKP’ye karşı çok ciddi bir direnç gösteriyoruz. Kürt hareketi ciddi bir direnç gösterdi. AKP’nin bütün o ağır politikalarına, dayatmalarına, gözaltılar, tutuklamalar, seçilmişlerin tutuklanmasına karşı direndi” dedi.    ‘Muhalefet AKP’nin ekonomik olarak kolunu kırmış durumda’   AKP’nin korku imparatorluğu kurarak iktidarda kalmayı ve diktatörlüğünü sağlamlaştırmayı seçtiğini ifade eden Esengül, “31 Mart seçimleri, toplumun bütün korku hegemonyasını kırdı. Muhalefet özellikle Türkiye’nin en büyük kentlerini kazandı. Aynı zamanda da Gayri Milli Hasıla oranı en büyük olduğu kentler buralar. AKP-MHP ortaklığının kazandığı iller Türkiye’nin yüzde 50 civarı olabilir ama milli hasılattaki payı yüzde 35’lerde. Dolayısıyla muhalefet AKP’nin ekonomik olarak da kolunu kırmış durumda. Üretimin en fazla olduğu, nüfusun en fazla olduğu bütün büyük kentleri muhalefet kazanmış oldu. AKP’nin elinde ise orta ölçekli iller ve bölgeler kaldı” diye konuştu.   ‘Seçim sonuçlarını hazmedemeyen bir AKP-MHP ortaklığı var’   AKP’nin seçim sonuçlarına itirazının bu nedenle olduğunu vurgulayan Esengül, şöyle devam etti: “Özellikle ekonomik krizin sonuçlarının bir kısmının sandığa yansıyabileceğini düşünüyorlardı ama bu kadar ağır olacağını muhtemelen var saymıyorlardı. Bütün bu büyük kentleri kaybedebileceklerini düşünmemişlerdi. Bu yüzden de neredeyse bir haftadır bu süreci uzatarak geciktirmeye çalışıyorlar. Sonuçlara itiraz ediyorlar sürekli. Yeniden sayılmasına yol açıyorlar. Burada şimdiye kadar uygulanmamış olan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) hukukunu da zorlayan bir sürecin içine girilmiştir. Seçim sonuçlarını kendilerine yediremeyen bir AKP-MHP ortaklığı görüyoruz. Burada toplumun mesajını çok net almak lazım. AKP belki çok ciddi anlamda kan kaybına uğramadı. Ancak toplum bu süreçte AKP-MHP’nin yarattığı korku imparatorluğu, beka sorunu üzerinden topluma dayattığı savaş politikalarına tavrını çok net bir şekilde gösterdi.”   AKP’nin koltukları bırakmamak için taktiksel hamleler yaptığına dikkat çeken Esengül, “Bu saatten sonra bu akışın önü durdurulamaz. Suyun bir kenarı açılmıştır. Seçimin sonuçları resmi olarak açıklanmasa bile aslında toplumun üzerinde bir rahatlamaya yol açtığını insanların yüzlerinde o eski, somurtan gergin ifadenin kaybolduğunu görüyoruz. Yeni bir umut tazelendi” ifadelerini kullandı.   ‘İstanbul’un alınması Ağrı ve Şırnak’ın cevabı oldu’   HDP’nin izlediği taktiksel hamleye değinen Esengül, şunlara dikkat çekti: “Kürdistan’da kayyımların atandığı yerleri geri almak, batıda muhalefeti destekleyerek stratejik hamle yaptı. İktidarın dışındaki kamuoyunun bunu çok net kavradığını zannetmiyorum. Seçimlerden sonra HDP’nin bu taktiksel hamlesi anlaşıldı. HDP’nin bu taktiksel hamlesinin ne kadar hayati olduğunu göstermiş oldu. Dolayısıyla biz kendi dar politik çıkarlarımızdan çok Türkiye’nin gelecekteki politik ve sosyolojik çıkarlarını gözeten bir kararlaşmaya gitmiştik. Bu kararın sonuçlarını da çok net bir şekilde gördük. Kürdistan’da çok ciddi anlamda partililerimize yönelim var. Pek çoğu cezaevlerinde, ev hapsinde. Siyaset yapamaz pozisyonda. Dolayısıyla bütün bu koşullara rağmen Kürdistan’da pek çok kent geri alındı. Ama tabi kritik olan Şırnak, Ağrı’nın kaybedilmesi de ayrı ayrı tahlil edilmesi gereken şeyler. Şırnak ve Ağrı’ya özel bir yönelim var. Ciddi oy kaydırılmıştı. Özellikle kolluk güçlerinin oylarının kaydırılması vardı. Yıkımlardan sonra göçün etkisi vardı. Fakat tabi İstanbul’un alınması aynı zamanda Ağrı’nın Şırnak’ın cevabı oldu.”   ‘Arkadaşlarımız 7 gündür seçim kurullarından çıkamıyorlar’   YSK’nin İstanbul’da AKP’nin bütün itirazlarını kabul ettiğini ancak Muş, Bursa ve Balıkesir’de yapılan itirazları kabul etmediğini hatırlatan Esengül, “Kürdistan’da pek çok yerde yaptığımız itirazları kabul etmedi. İktidarın itirazları kabul görürken muhalefetin itirazlarının kabul görülmeyişi çifte standarttır. 7 gündür İstanbul’da oy sayımı bitmedi. Seçim kurullarında görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız 7 gündür orada bekliyorlar. Oy torbalarını koruyorlar. Diğer siyasi partideki görevlilerle beraber oradalar. Oradan çıkamıyorlar. Nöbetleşerek torbaların başında bekliyorlar. Yapılan sayımlarda da sonucun çok değişmeyeceğini düşünüyoruz. Bize verilen ıslak imzalı belgelere göre de sonuçlar değişmeyecek” ifadelerini kullandı.