Ayşe Acar Başaran: Açlık grevi eylemcilerinin talepleri derhal duyulmalı 2019-03-13 13:24:36   ANKARA -  HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, açlık grevlerine ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu duvarı yıkmak için ve barışa giden yolu açmak için bedenlerini açlığa yatıran eylemcilerin talepleri derhal duyulmalı, ayrıştırıcı dilden vazgeçilmelidir” dedi.    Halkların Demokratik Partisi (HDP)  Batman Milletvekili Hukuk ve İnsan Hakları Komisyon Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, devam eden açlık grevlerinde gelinen aşamaya ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı.    Demokratik Toplum Kongresi (DTK)  Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in 8 Kasım’dan bu yana açlık grevi eylemini sürdürdüğünün hatırlatıldığı açıklamanın devamında şunlar belirtildi: “Nasır Yağız’ın 113’üncü gününe, cezaevlerindeki ilk grup siyasi tutsakların başlattığı açlık grevi 88’inci gününe girerken, 17 Aralık’ta Strazburg’da başlayan açlık grevi 87’inci, Sebahat Tuncel ve Selma Irmak’ın açlık grevi ise 57’inci gününe ulaşmıştır. Galler’de İmam Şiş 87, Toronto kentinde Yusuf İba 60, Almanya’da Mele Mustafa 60, Almanya Duisburg’da Mustafa Tuzak 59, Mahmur’da Fadile Tok 53, Den Haag’da Hasbi Çakıcı 52, Den Haag’dan Hüseyin Yıldız 51, Nürnberg’de Şiyar Xelîl 47, Kassel’den Ömer Bağdur ve Cemal Kobanê 43, Viyana’da Şivan Ağaoğlu ve Sultan Yiğit 40’ıncı gününde açlık grevi eylemine devam etmektedir. 16 Aralık 2018’den bu yana 67 cezaevinde çeşitli tarihlerde açlık grevlerine başlayan tutsak sayısı 335 iken, 1 Mart 2019 tarihinden itibaren binlerce siyasi tutsak süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi eylemine başladığını duyurmuştur.”   ‘Açlık grevinde olanlar tutuklanıyor’   HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ ve HDP’li üyeler Bilal Özgezer, İsmet Yıldız, Salih Canseven, Salih Tekin ve Sevincan Yaşar’ın 3 Martta süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başladığını ve Dersim dışında açlık grevleri eylemcilerin gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, “8 Mart itibariyle Van milletvekilleri Tayip Temel ve Murat Sarısaç ile A. Halik Kurt ve Yusuf Ataş da HDP Diyarbakır İl Örgütü’nde süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlamıştı. 8 Mart akşamı yüzlerce polis Diyarbakır İl Örgütü’ne baskın düzenlemiş, kapı ve pencereleri kırmış, milletvekillerimiz Tayip Temel, Dersim Dağ ve Murat Sarısaç’ı darp ederek, 7 eylemciyi gözaltına almıştır. Milletvekillerimiz Dersim Dağ, Tayip Temel ve Murat Sarısaç’ın açlık grevi eylemi devam ederken, gözaltına alınan 7 kişiden 4’ü açlık grevi eylemi yaptıkları gerekçesiyle cezaevine konuldu” diye belirtildi.   Cezaevlerinde başlayan açlık grevlerine ilişkin ise açıklamada şu ifadelere yer verildi:    “17 Aralık 2018 tarihinden beri Van F Tipi Kapalı Cezaevi’nde açlık grevinde olan Bahtiyar Hasan Kemal, bu süreçte 16 kilo kaybetmiş olup hala tek başına hücrede tutulmaktadır. Benzer şekilde aynı cezaevinde açlık grevini sürdüren Şahin Öncü’nün ağzından ve burnundan kan aktığı, bağırsaklarında kanamanın, vücudunda yaraların oluştuğu, böbrek ağrılarının sıklaştığı tespit edilmiştir. Ağrıları şiddetlenen kalp hastası Şahin Öncü’nün her an kalbinin durabileceği doktor tarafından aktarılmıştır.    ‘Endişe verici semptomlar görülüyor’   Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki açlık grevcisi Dilbirin Turgut grevinin 57’inci gününe ulaşmış ve günaşırı kan kusmaya başlamıştır. Hewlêr’de açlık grevine devam eden Nasır Yağız, yoğun bir kilo kaybı yaşamakta, yardım almadan kendi başına ayağa dahi kalkamamaktadır. Cezaevinde açlık grevine devam eden tutsakların büyük bir bölümünün sağlık sorunlarının arttığı, kaslarında ağrı ve kasılma, uyuyamama sorunu, baş ağrısı, baş dönmesi, deride pullanma, halsizlik, yürümede ve ayakta durmada zorlanma, sırt ağrıları, sese ve kokuya karşı hassasiyet oluştuğu, ciltte dökülmelerin başladığı, görmede bulanıklık ve göz kararması gibi semptomların görüldüğü öğrenilmiştir.”   ‘Haber alma özgürlükleri ağır bir şekilde ihlal ediliyor’   Cezaevlerinde açlık grevlerinin yanı sıra hak ihlallerinin de sürdüğü kaydedilen açıklamada, “Elazığ Cezaevi’nde 1 Mart tarihinde açlık grevine başlayan tutsakların odalarına, gardiyanların arama adı altında girdiği, koğuşta bulunan Nevzat Demir ve Tahir Temel adlı mahpusları darp ettikleri ve bir tutsağın kolunu kırıldıkları, tutsakları kötü muameleye maruz bıraktıkları ve onları tek kişilik odalara aldıkları öğrenilmiştir. Gazetelere keyfi yasak konuluyor, tutsakların haber alma hakkı ihlal ediliyor! Açlık grevlerinin devam ettiği cezaevlerinde, tutsakların abonesi olduğu Yeni Yaşam Gazetesi Adalet Bakanlığı kararı ile yasaklanarak, tutsakların haber alma özgürlükleri ağır bir şekilde ihlal edilmiştir” ifadeleri kullanıldı.    ‘Bu ses daha fazla görmezden gelinemez’   Açıklamada son olarak, Leyla öncülüğünde başlayan ve binlerce tutsağın, siyasetçinin ve aktivistin katılımı ile devam eden açlık grevlerinin iktidar tarafından görmezden gelemeyeceği kadar büyüdüğü belirtilerek, “Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit, toplumsal barışın önüne konmuş en büyük duvardır. Bu duvarı yıkmak için ve barışa giden yolu açmak için bedenlerini açlığa yatıran eylemcilerin talepleri derhal duyulmalı, ayrıştırıcı dilden vazgeçilmelidir” denildi.