Hikmet Tunç 

 

VAN - Yaklaşık 30 yıldır alternatif tıp yöntemleriyle kırık ve çıkıkları tedavi eden Makbule Kumli, "Siz gönül verin, doğa bütün şifasını sunuyor" diyor. 

 

Modern tıbbın birçok hastalığa cevap olamadığı günümüz yüzyılında, insanlar artık doğal tedavi yöntemlerine başvuruyor. Tarihten günümüze ise özellikle doğayla iç içe olan kadınlar, alternatif tıbba öncülük ediyor. Günümüzde oldukça tercih edilen alternatif tıbbın taşıyıcılarından biri de Van'ın Edremit ilçesine bağlı Kurubaş Mahallesi'nde yaşayan 65 yaşındaki Makbule Kumli.

 

Mahallede kırık ya da çıkıkçı olarak bilinen Makbule, yaklaşık 30 yıldır öğrendiği tedavi yöntemlerini uyguluyor. Deneyimlerini çocuklarına da aktaran Makbule, aynı zamanda doğal eğitmenlik de yapıyor.

 

'Kendi kendimizi tedavi ediyoruz'

 

Her evde bulunabilen malzemelerden kolaylıkla kırık ve çıkıkları tedavi edebilen Makbule, alternatif tıp ile doğal tedaviye nasıl başladığını şu sözlerle dile getiriyor: "Daha çok küçükken annem ve nenem sürekli yayladaydılar. Aslında sağlık kurumlarından uzak olmamızdan dolayı kendi hastalıklarımıza kendimiz çözüm bulma arayışına çıkıyorduk. En yakın hastaneler ilçe merkezlerinde ya da illerdeydi. Örneğin bir böcek zehirlenmesine karşı nasıl hastaneye gelebilirdikki. Kızamık gibi hastalıklar çocuklarda özellikle yüksek ateşe neden oluyordu. Dolayısıyla kendi çözüm arayışımızla birçok bitkiden ilaçlar yapılıyordu. Bununla beraber ise kendi hastalıklarımızı tedavi edebiliyorduk."

 

'İlk önce koyun ve kuzuları tedavi ettim'

 

Yaylada hayvanlarda kırık çıkık olduğunda kendilerinin tedavi ettiğini söyleyen Makbule, "Kayalıklardan koyunlar yuvarlanınca ayakları çıkıyordu, bazen de kırılıyordu. Annem bunların kırık ve çıkıklarını tedavi ediyordu. Ben de sürekli annemle beraber olduğum için gözlemliyordum. Annem vefat edince de kendim bu tedavi yöntemlerini denemeye başladım. Genelde koyun ve kuzularda kırık çıkıkları tedavi ediyordum. Zamanla da çocuklarda bu tür kırık ve çıkıklar meydana gediğinde tedavi etmeye başladım. Kısa bir süre sonra eskisi gibi yürüyor, hatta koşabiliyordu" diyor. 

 

'Doğal tedavi için gelenlerin sayısı arttı'

 

İlerleyen yıllarda komşu ve akrabalarında meydana gelen ayak çıkıklarını tedavi eden Makbule, kısa sürede doğal tedavi için gelenlerin sayısının da arttığını söylüyor. Makbule, ayak çıkığında uyguladığı tedavi yöntemini ise şöyle anlatıyor: "İlk olarak vücutta çıkan yeri ılık suyla yarım saatten fazla bir süre ovalıyorum. Daha sonra masaj yaptığım yeri kendime doğru hafif hareketlerle çekiyorum. Tabi her şeyden önce bana gelen kadın ve çocuğun doktordan film çekmesini istiyorum. Çünkü yanlış bir tedavi uygulamamak için çıkan yerin filmini görmem şart. Daha sonraki aşamalarda her evde bulunan özellikle doğal yumurta olmasına dikkat ediyorum. Yumurtayla birlikte bir kalıp sabunun bıçakla ince ince doğruyorum. Bunları krem haline gelecek şekilde karıştırıyorum. Yine bulduğum temiz bir beze sürüyorum. Daha sonra uygun bir şekilde o bezi kırık ya da çıkık olan yere sarıyorum." 

 

'İnsanlar memnun'

 

Şimdiye kadar tedavi amaçlı gelenlerin kendisinden herhangi bir şikayeti olmadığını, aksine memnun kaldığını kaydeden Makbule, "Bir kırık ya da çıkık için hastanelere gittiğinizde alçıya bırakıyorlar. Bu, haftalarca bazen de aylarca alçıda kalıyor. Benim yaptığım bir saatlik veya iki saatlik tedavi sonrası kişi ilk zamanlar biraz dikkat ettiğinde olumlu sonuç alıyor" diye belirtiyor. 

 

'Kadınlar dikkat etmeli'

 

Kadınlarda meydana gelen rahatsızlıklardan da söz eden Makbule, "Kadınların göbek altı dediğimiz bölge 'zam' olarak dile getiriliyor. Kadınlar, dengesiz bir şekilde ağır kaldıklarında bu düşebiliyor. Ya da kuyruk sokumu düştüğünde bunu düzeltebiliyorum. Onun dışında kadınlarda ayak bileklerinin çıkmasının temel nedeni yüksek topuk oluyor. Kadınlar bunlara dikkat etmeli" diye uyarıyor.

 

Makbule, son olarak, "Ben ellerimin şifasına güveniyorum. Gönüllü olarak da yıllardır bunu yapıyorum. Siz gönül verin doğa bütün şifasını sunuyor" ifadelerini kullanıyor.