Salgında başa dönüldü: Yoğun bakımlar dolu 2021-09-04 09:51:41     Marta Sömek   İSTANBUL - Sağlık Bakanlığı’nın Covid-19 verilerini gizlediğini söyleyen TTB Merkez Konseyi üyesi Doç. Dr. Deniz Erdoğdu, aşılamada geç kalınmasının ölümlerin artmasına neden olduğunu belirterek, “Anormal koşullarda normalleşmeye gidildi, kliniklerde Covid-19 için göğüs, mikrobiyoloji ve enfeksiyon için ayrılan yatak sayısı arttı, yoğun bakımlarda yoğunluk yaşanıyor” sözleri ile durumun ciddiyetine işaret etti.    Yaklaşık bir buçuk yıldan fazladır tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle Türkiye’de toplam vaka sayısı 6,5 milyona yaklaşırken, vefat sayısı ise 56 bin civarına ulaştı. Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre günlük vaka sayısı 22 bini buluyor. Haziran ayından itibaren normalleşmeye geçilmiş olsa da vaka ve vefat sayısı her geçen gün yükseliyor. Bu tabloya sebep olarak da hükümetin politikaları ve aşı uygulamasında yaşanan aksaklıklara işaret ediliyor.      Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyesi Doç. Dr. Deniz Erdoğdu, vakaların ve vefat sayılarının yeniden artış göstermesi, aşı yetersizliği, Sağlık Bakanlığı’nın salgın sürecini “yönetmesi”, vakaların gizlenmesi, hastanelerdeki randevu sorunu, varyantlar ve virüsün yeniden pik yapma riskine ilişkin ajansımıza konuştu.   Aşılamada geç kalınmasının fazladan ölümlere yol açtığını vurgulayan Deniz, “Vaka sayıları arttı, kliniklerde Covid-19 için göğüs, mikrobiyoloji, enfeksiyon için ayrılan yatak sayısı arttı, yoğun bakımlarda yoğunluk yaşanıyor” bilgisini paylaştı.   ‘Sağlık Bakanlığı verileri de gizliyor!’   Türkiye’de şu an hakim olan varyantın yüzde 90 oranında Delta Plus olduğunu söyleyen Deniz, deltanın kuluçka süresinin daha kısa ve daha fazla bulaştırıcı olduğunu söyledi. Söz konusu varyantın bulaştırıcılık kat sayısının R0’ın 5 ile 8 arasında ortalama 6 olduğu bilgisini paylaşan Deniz, “Delta ile enfekte olan kişiler daha fazla yoğun bakıma yatıyor ve daha öldürücü olabiliyor. Bu nedenle uzmanlar Eylül-Ekim ayı gibi dördüncü ve ciddi bir dalga olacağını öngörüyor” dedi.   TTB olarak “Pandemi bülteni” ve “Merak ettikleriniz” başlıklarıyla bu konulara ışık tuttuklarını dile getiren Deniz, Sağlık Bakanlığı’nın salgını yönetmesi gerektiğine çağrı yaparak, “Bilim insanlarından, meslek örgütlerinden, TTB’den destek almalı, iletişim halinde olmalıydı fakat bunu yapmıyor, randevu taleplerimize de cevap vermiyor ve ayrıca verileri de gizliyor” diye konuştu.   ‘Çelişkili ifadeler nedeniyle aşı reddi arttı’   Deniz, aşılamanın geç başladığını, Bakanlık tarafından birincil ağızdan çelişik söylemler ifade edildiğini ve bu nedenle yurttaşların kafasının karıştığını belirterek “Önceden belirli bir kesimde bilim dışı düşünceleri olan kişilerde aşı reddi vardı, daha sonra uygulamadaki bu çelişik ifadeler aşının gecikmesi nedeniyle insanlarda bir de aşı tereddüdü oluştu, bunu giderecek güven verici, bilimsel, açık ve net ifadeler de kullanılmayınca böyle sıkıntılı bir süreç yaşamış olduk” tespitinde bulundu.   ‘Aşılama hızı düşük!’   Deniz son zamanlarda gündemde olan dördüncü doz aşıya ilişkin, “Sinovac aşısı getirildiğinde-ki o da geç geldi- Sağlık Bakanı Fahretin Koca Sinovac’ı övüyordu, ‘klasik aşı, ciddi yan etkisi yok’ diye.  Biontech geldikten sonra da Sinovac’ı kötüledi. Daha sonra da iki Sinovac üzerine bir Biontech aşısı pekiştirme dozu gibi bir şey önerildi, bu olumluydu fakat geçtiğimiz günlerde bir de dördüncü doz aşı gündeme geldi Biontech ile yapılsın diye fakat bu konuda bir araştırma, veri yok, neye dayanılarak böyle bir ifade kullanıldı onu da bilmiyoruz ve temkinli yaklaşmak durumundayız” yorumunda bulundu. Aşılama hızının düşük olduğuna ışık tutan Deniz, Sağlık Bakanlığı’nın web sayfasında iki doz aşı olan kişi sayısının yüzde 60’a yakın, nüfusun yüzde 77’sinin de tek doz aşılı olduğuna dair veriler paylaşıldığını ekledi.   ‘Aşılamada geç kalınması fazladan ölümlere yol açtı!’   Aşılamada geç kalınmasının fazladan ölümlere yol açtığını vurgulayan Deniz,  5 yıllık fazladan ölümlerin ortalaması alındığında son bir buçuk yılın söz konusu rakamdan üç kat fazla olduğunu kaydetti. Deniz, “Covid-19’a bağlı ölümlerin de gerçekte olduğundan daha az açıklandığını biliyoruz çünkü belediyelerden verileri topladık, İl Tabip Odası’ndaki doktorların, aile hekimlerinin gözlemleri ve aktardıkları var. Gerçek ölüm rakamları bilinmiyor, Bakanlık bunu da açıklıkla ifade etmiyor, toplumla ve TTB ile paylaşmıyor” ifadelerini kullandı.    Deniz, ayrıca hastanelerde randevu konusunda sıkıntılar yaşandığını da sözlerine ekledi.   ‘Yoğun bakımlarda yoğunluk yaşanıyor’   Hastane uygulamalarında sıkıntılar olduğuna dikkat çeken Deniz, çok fazla şikayetler aldıklarını “Aşı gelmeyince randevular iptal edildi, daha sonra randevusuz aşı merkezlerinde aşı olunabilir dendi ve tekrar randevuya dönüldü, tüm bu uygulamalar sıkıntılı” diye eleştirilerin geldiğini aktardı. Vaka sayısında artışa örnek olarak 100 binin üzerinden 358 binlere çıkan Aksaray ilini örnek gösteren Deniz, Ankara’da da vaka sayılarının 166 bin şeklinde artış gösterdiğini kaydederken, “Bunu biz kliniklerden de görüyoruz, kliniklerde Covid-19 için göğüs, mikrobiyoloji, enfeksiyon için ayrılan yatak sayısı arttı, yoğun bakımlarda yoğunluk yaşanıyor, hastanedeki günlük durumunda da bunu gözlemleyebiliyoruz, TTB çalışma grubundaki uzmanların aktardıkları bilgiler de bu yönde” bilgisini verdi.    ‘Virüsler mutasyonlara uğramaya devam edecektir’   Polikliniklerdeki hasta sayısının ve yoğun bakımlardaki doluluk oranlarının da arttığını belirten Deniz, Amerika’da Covid-19 sorumlusu Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Başkanı Dr. Anthony Fauci’nin bile vakaların arttığını ve yeni varyantların çıktığını söylediğini sözlerine ekledi. Daha hızlı, genetik olarak kendini değiştirebilen ve mutasyona uğrayabilen türler olduğunu dile getiren Deniz, “Bu şöyle bir tehlikeyi beraberinde getiriyor, mevcut aşılar bu varyantlara karşı etkisiz olabilir, aşılanma çok yaygın ve hızlı yapıldığı zaman virüsler çok mutasyon geçirmeden yok olabilirdi fakat aşılama virüslerin önünü kesmediği zaman virüsler kendilerini değiştirmeye, mutasyonlara uğramaya ve daha çok bulaşıcı olmaya devam edecektir” dedi.   ‘Anormal koşullarda normalleşmeye gidildi’   Salgının bittiğini söylemenin mümkün olmadığını, daha da riskli ve tehlikeli bir hale gelmiş olabileceğine dikkat çeken Deniz, maskeyi, hijyeni, mesafeyi, havalandırmayı, toplu çalışılan yerlerde FFP2-FFP3 gibi koruyuculuğu yüksek maskelerin kullanılması ve aşılanmanın hızlanması çağrısında bulundu. Önlemler ve önerilerin salgının başından beridir değişmediğini kaydeden Deniz, son olarak, “Ciddiyetle devam ettirmek gerekiyor. Normalleşme ve kalabalık ortamların yaratılması için acele edildi, erken davranıldı, düğünler, cenazeler, camide ibadetler sınırsız bir şekilde açıldı. Anormal koşullarda normalleşmeye gidildi ve bu anlamda hata yapıldığını düşünüyorum. Zaten vakaların artışından, aşıların da tamamlanmamasından dolayı risk fazla” şeklinde konuştu.