SES Bitlis Eşbaşkanı: Yoğun bakım ünitesi ve ekipman yetersizliği bulunuyor 2020-04-10 09:03:00   Şehriban Abi   BİTLİS - Sağlık alanında yaşanan sorunları ve pandemi sürecinde kentteki eksiklikleri anlatan SES Bitlis Şube Eşbaşkanı Süheyla Yel, şeffaf bir kriz yönetimi istediklerini söyledi. Hastanelerde yoğun bakım ünitelerinin de bulunmadığını aktaran Süheyla, bunun ileriki süreçte panik, korku ve kontrolsüzlüğe neden olabileceğini söyledi.    Koronavirüs salgını nedeniyle dünyada vaka sayısı bir milyonu aşarken, Türkiye’de de 42 bin 282'ye yükseldi. Salgın nedeniyle şu ana kadar Türkiye’de 908 kişi yaşamını yitirdi. Tüm kentlerde vaka görülürken, özellikle bölge kentlerinde hastane yetersizliği, yapılan test sayısının sınırlı olması, yeterli tedbirlerin alınmaması dikkat çekiyor.    Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Bitlis Şube Eşbaşkanı Süheyla Yel, Bitlis ve ilçe hastanelerinde yaşanan sorun ve eksikliklere dikkat çekerek, hastanelerde sağlıkçıların düzenli ve temiz beslenemediğini, dinlenme odalarında 2-3 kişinin kaldığını ve sağlıkçıların konaklama imkanı olan yerlerde ise yemek verilmediğini belirtti.    ‘Güvence verilmeyen insanlar çalışmak zorunda bırakıldı’   Kentteki genel duruma ilişkin kısaca bilgi veren Süheyla, halkın kısmen kendince önlem aldığını ancak bunun yeterli olmadığını kaydetti. Küçük esnafın hala çalıştığını belirten Süheyla, “Tabi ki bunun ekonomik koşullar nedeniyle olduğunu biliyoruz. Herhangi bir güvence verilmediğinden kaynaklı halk çalışmak zorunda bırakıldı ve sağlıksız koşullarda çalışıyorlar” dedi.    ‘Düzenli olarak bilgi alışverişinde bulunuyoruz’    SES olarak yaptıkları çalışmaları da aktaran Süheyla, “Düzenli olarak sahadaki arkadaşlarımızla bilgi alışverişi yapılmakta ve genel merkezimize bildirmekteyiz. Bu şekilde sahadaki sağlık emekçilerinin karşılaştıkları eksiklikleri, zorlukları tespit ediyoruz. Bu süreçte sendika üyemiz olan ve olmayan tüm sağlık emekçilerinin yalnız olmadığını, bize her şekilde ulaşabileceklerini belirtiyoruz” dedi.    ‘Ekipman ‘idareli kullanın’ denilerek dağıtılıyor’    “Sağlık emekçileri için sembolik olarak birçok önlem alınmış olsa dahi pratikte ciddi çalışma yok” diyen Süheyla, kentte ulaşım için sağlanan servislerin yetersiz olduğunu ve kalabalığa yol açtığını söyledi. Süheyla, sağlık alanında yaşanılan problem ve eksiklikleri şöyle anlattı: “24 saat dinlenme sağlık emekçileri için yetersiz. 2-3 kişi aynı odada yatıyor. Konaklama imkanı olan yerlerde yemek verilmiyor. Hasta ve çalışanlara dağıtılan yemekler soğuk ve besleyici değil bu ciddi bir sorun. Koruyucu ekipman konusunda yetkililer her ne kadar eksiklik olmadığını söylese de sağlık emekçileri tarafından bize eksiklik olduğu ‘idareli kullanın’ şeklinde ekipman dağıtıldığı bilgisi gelmektedir. Düzenli ve tertipli bir plan yok, inisiyatife bırakılmış durumda.”   ‘Solunum cihazları ileriki süreçler için yetersiz’   Bitlis merkez ve ilçelerinden bir tanesi özel hastane olmak üzere toplamda 8 hastane bulunduğunu, Tatvan Devlet Hastanesi’nin pandemi hastanesi olarak çalıştığını aktaran Süheyla, salgın için hastanelerin yetersiz olduğunu vurguladı. Yoğun bakım üniteleri bulunmadığını da sözlerine ekleyen Süheyla şöyle devam etti: “Bitlis ve Tatvan devlet hastanelerinde yoğun bakım servisi mevcuttur. Ancak yetişmiş yoğun bakım doktor, hemşire ve bakım elemanı yeterli değildir. Solunum cihazı sayısının ilerleyen süreçte yeterli olamayacağını söyleyebilirim. Kriz ve risk yönetiminin şeffaf olmaması panik, korku ve kontrolsüzlüğe neden olacaktır. Süreç boyunca kriz yönetimine ilişkin öneri, tavsiye ve şikayetler paylaşıldı ve paylaşılacak. Kısmen cevap aldığımız iyileştirme yapılan konular olsa da çalışma kaygısı, iş güvenliği ve yaşamsal koşullar oluşmaması rahatsızlık yaratmaya devam ediyor. Çağrımız daha şeffaf bir kriz yönetimidir. Sağlık çalışanlarının koruyucu ekipmanlarının yeterli ve düzenli bir şekilde verilmesidir. Düzenli bir şekilde sağlık çalışanlarının testleri yapılmalıdır. Aynı şekilde temizlik personeli, hemşire tıbbi sekreter olsun aynı şekilde ekipman ve test imkanı sağlanmalıdır.”    ‘Bitlis genelinde 34 vaka var’    Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen sağlık çalışanlarının bu süreçte derhal görevine başlamaları gerektiğinin altını çizen Süheyla, Bitlis ve ilçelerinde yaşanan vaka sayısının resmi kayıtlara göre 34 olduğunu, bunlardan 2 kişinin yoğun bakımda olduğunu ve 1 kişinin ise yaşamını yitirdiği bilgisini paylaştı. Süheyla, şüphelilerle beraber 80 kişinin şu an yatışa alınmış durumda olduğunu kaydetti.    ‘Cezaevlerinden şikayetler geliyor’    Son olarak cezaevlerinde tutsakların sağlıklarını korumaları açısından zorlandıklarını hatırlatan Süheyla, tedavi erişiminde de ciddi sıkıntıların yaşandığını ve kendilerine de şikayetin geldiğini söyledi. Süheyla, “Bazı belirti gösteren koğuşların içerde izole edildiği konusunda şikayet var ama resmi bir açıklama yok. Acilen öncelikli risk grubundan başlanarak tahliyeler yapılmalı yoksa ciddi bir insanlık dramı oluşacaktır. Bulaşma hızı dışarıya göre çok yüksek. Ortam hijyenik değil ve koğuşlar kalabalık. Kentlerde göçmen geçişleri ise halen devam ediyor. Önlemler alınmış değil. Özellikle Ahlat ilçesinde tarım işçileri yoğunlukta çalışıyor. Bununla ilgili önlem alınması ve sağlık taramasının yapılması gerekmektedir” diye konuştu.