''Uçan kuştan haberimiz var’ diyen devlet, hala katili bulamadı’

  • 09:04 11 Temmuz 2024
  • Güncel
 
Pelşin Çetinkaya-Gülistan Gülmüş
 
AMED - Son zamanlarda kadın katliamındaki artış ve katledilen Hilal Kar’ın failinin hala bulunmamasına dair konuşan kadınlar, katliamlardaki artışın sebebini değerlendirdi. Kadınlardan Avukat Dilan Elçi, “‘Uçan kuştan haberimiz var’ diyen devlet, hala bu faili bulamadı” dedi.
 
Kurdistan ve Türkiye kentlerinde kadın katliamındaki artış verilere de yansıyor. Ajansımızın derlediği verilere göre 2024 Haziran ayında 37 kadın katledildi, 7 kadın ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Failler sadece kadınlar için değil aynı zamanda kadınların yakınları için de birer tehdit. Amed’de 23 Haziran’da katledilen Hilal Kar’ın faili Mehmet Demirhan’ın bulunmaması ve kadın katliamlarındaki artışa dair konuşan kadınlar, artışın iktidarın uyguladığı özel politikalardan kaynaklandığını söyledi.
 
‘Bir suç işlersek girip yatar, çıkarız’ diyorlar’
 
Kadınların ve çocukların büyük risk altında olduğunu dile getiren İHD Amed Şube Kadın Komisyonu Üyesi Avukat Esra Saçaklıdır, 6284 sayılı kanunun, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmaması, cezasızlık politikaları, verilen cezaların az olması, faillerin bulunmaması gibi birçok boyutuyla kadınların dezavantajlı duruma geldiğini kaydetti. Esra, “Erkekler bundan güç alıp, ‘Zaten bir suç işlersek gidip yatar, çıkarız’ ya  da ‘Hiçbir ceza almayız’ mantığıyla düşündükleri için bu sayı giderek artıyor. Kadın olmak zaten dezavantajlı bir durum. Kürt halkı da dezavantajlı bir konumda. Meclis’te kadınların 6284 sayılı kanun ile korunmasının tartışılması gerekirken sadece soyadı tartışılıyor” ifadelerine yer verdi.
 
‘Katillere uygulanan yaptırımlar daha fazla olmalı’
 
Katledilen Hilal’in ailesinin, saldırının planlanarak gerçekleştirildiğini söylediğini belirten Esra, Hilal’in failin kendisiyle götürdüğü çocuğu hatırlattı. Hilal, “Ülkenin, şehirlerin her yerinde kameralar olmasına rağmen bu kişinin bulunamaması aynı zamanda müşterek çocuğunun da bulunamaması endişe verici bir durum. Biz elimizden gelen her şeyi yaparak bu sürecin takipçisi olmaya kararlıyız. Katillere uygulanan yaptırımlar daha fazla olmalı. Daha ağır cezalar almalılar. Kadınların korunmasının devlet eliyle de desteklenmesi gerekmektedir” dedi.
 
‘Çok ağır bir tablo karşımızda duruyor’
 
Rosa Kadın Derneği üyesi Avukat Berfin Polat ise kadın katliamı ve kadına şiddetin değişmeyen bir gündem olduğunu vurguladı. Berfin,  farklı aidiyet ve kimliklerle de bunu daha ağır bir şekilde yaşandığının altını çizerek, “Açığa çıkan tablo cezasızlık politikalarının, yargı pratiklerinin, eylem pratiklerinin, yargı paketlerinin sebebiyet verdiği bir tablodur. Tüm Türkiye’de kadın katliamları ve kadına yönelik şiddet artmış durumda. Hatta sadece Türkiye’de değil, eril tahakküm üzerine kurulu tüm devletlerde bu sorun devam eden bir şey. Fakat Kurdistan’da farklı aidiyetlerimiz ve kimliklerimizin devreye girmesiyle birlikte, devletin bu özel alanda özel politikalarını devreye sokmasıyla birlikte çok ağır bir tablo karşımızda duruyor” sözlerini kullandı.
 
‘Mücadeleyi hep birlikte vereceğiz’
 
Berfin katliamlardaki artışın sebebine ve Hilal’in katledilmesine ilişkin soruşturma sürecine ilişkin, “Katliamların artmasının sebepleri olarak iktidarın bir yığın politikasını sayabiliriz. Buradaki eylem planlarıyla kadının nasıl aile içinde hapsedilmeye çalışıldığını bir kez daha deneyimledik. Kadının zaten şiddet ortamından uzaklaşıp, adalete ulaşım noktası o kadar zorlayıcı bir süreç ki eylem planlarının devreye sokulmasıyla bu neredeyse imkansız hale getirilmeye çalışılıyor. Bizler bu sürecin takipçisi olacağımızı bir kez daha haykırıyoruz. Kadın kurumları olarak sahiplenilmeyen dosyaların nasıl ört pas edildiğini deneyimlediğimiz süreçler oldu. Bu dosyada failin ifadesi üzerinden dosyanın yürümemesi için, bu dosyanın cezasızlıkla sonuçlanmaması için, mahkeme salonunda Hilal’in yaşam seçeneklerinin sorgulanmaması için dosyayı sonuna kadar takip edecek ve gereken mücadeleyi hep birlikte vereceğiz” mesajını verdi.
 
‘Özsavunma çemberinin genişlemesi elzem’
 
Katliamların son bulmasına ilişkin çözüm önerilerine de işaret eden Berfin, “Özsavunma çemberinin genişletilmesinin, örgütlü dayanışmanın büyütülmesinin çok elzem olduğunu düşünüyorum. Bunun sözünü buradan bir kez daha veriyoruz, çünkü bunun sorumluluğunu da taşıyan bir yerdeyiz. Bazen yükselen kadın mücadelesine iktidar odakları tarafında hedef alınması haliyle birlikte ağır şeyler yaşadık. Kadın mücadelesini büyütenler olarak bu katliamların, şiddetin, kadın düşmanı politikalarının birer mağduruyuz da aslında. Dolayısıyla maruz kaldığımız her şeye rağmen bu örgütlü dayanışmayı genişletmek, öz savunma çemberinin genişlemesi yönünde ısrarcı olmak, savunuculuk faaliyetlerimizde ısrarcı olmak, işlemeyen tüm mekanizmaların işlemesi için ısrarcı olmanın çok kıymetli olacağını düşünüyorum” vurgusu yaptı.
 
‘Kadın katliamlarına acil çözüm gerekli’
 
Her geçen gün artan kadın katliamlarının acil çözüm bekleyen bir sorun olduğuna dikkat çeken Avukat Dilan Elçi, “Her yıl yüzlerce kadın çoğunlukla yakınları tarafından katlediliyor. Bu durum toplumumuzda diline kök salmış cinsiyet eşitsizliğini ve kadına yönelik şiddetin acı bir yaklaşımıdır. Trajik olan ise yine bu kadın cinayetleriyle kadınların mücadele etmesidir. Maalesef ki yetkililer bu konuda yetersiz kalıyor. Etkin bir soruşturma yürütülmemektedir. Kadın cinayetlerinin artmasının en önemli sebebi, belki de yasal düzenlemelerdir. Aynı zamanda yargı ve politikacıların bu cinayete olan yaklaşımları onları cesaretlendiriyor. Hala iyi hal indirimleri uygulanmaktadır. Bu durum da kadın cinayetlerinin artmasına sebep oluyor” şeklinde konuştu.
 
Şiddete karşı ‘köklü çalışma’
 
Dilan, bu sorunlara karşı köklü çalışmaların gerekliliğine dikkat çekerken, “Kapsamlı bir yaklaşımın ve çalışmanın olması, daha ağır yaptırımların yapılması gerekiyor ve bu cinayetleri engellemeye yönelik çalışmaların yapılması gerekiyor. Aynı zamanda farkındalık çalışmaları, örgütlenmeyi güçlendirme, kadın mücadelesine inanan sayısını arttırmak ve yasal düzenlenmelerin yapılması gerekmektedir. Toplumsal zihniyetin de değişimine de ihtiyacımız var. Son olarak kadınları güçlendiren mekanizmaların da oluşturulması gerekmektedir” dedi.
 
‘‘Uçan kuştan haberimiz var’ diyen devlet, faili bulamadı’
 
Sözlerinde katledilen Hilal’i de hatırlatan Dilan, “Bir kadın Diyarbakır’ın ortasında ve kameraların olduğu bölgede vuruluyor ve katil 15 gündür nasıl bulunamıyor ya da bulunamadığı iddia ediliyor, yanında olan 5 yaşındaki çocukla. ‘Uçan kuştan haberimiz var’ diyen devlet, hala bu faili bulamadı. Normalde devletin o 5 yaşındaki çocuğu koruması lazım ama yapılmıyor. Bunun arkasında ne iyi niyet arıyor ne de bekliyorum. Çünkü katilin yanında bir çocuk var ve bunun korunması gerekiyor. Bu yüzden en acil şekilde bunun fotoğraflarının dağıtılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Dilan, son olarak şunları kaydetti: “Ortada özellikle politikacıların bu konuda direktif vermesi gibi bir durum var. Bir cezasızlık politikası var. Bu şiddet kadına yönelik bir güç olarak kullanılıyor ve ben bunu maalesef ki politikacıların bir yaklaşımı olarak görüyorum.”