Rozerin Gültekin

 

İSTANBUL- Amed ve Êlih’i ziyaret eden feminist kadınların ziyaretleri ve kadın ittifakının önemine değinen DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Aygül Sincar, iktidarın kadınların güçlenmesini tehdit olarak gördüğünü belirterek, buna karşı bir araya gelmeye devam edeceklerini, 3’üncü Yol ile kadın ittifakını, eşbaşkanlığı, kadın özgürlüğünü geliştireceklerini vurguladı. 

 

Erkek egemen ittifaklara, savaş ittifaklarına, krizleri derinleştiren ittifaklara karşı kadınlar da “Kadın ittifakı”nı geliştiriyor, büyütüyor. “Jin jiyan azadî” ile sınırları aşan evrenselleşen kadınların ittifakı giderek tüm kadınları bir araya getiriyor.  “Dönemi belirleyecek olan kadın ittifakı” değerlendirmesi her yerde yapılıyor. Kadın ittifakının geliştirilmesi için son dönemde atılan adımlardan biri de “Kobanê’den Gezi’ye adalet ve özgürlük için buluşuyoruz” forumu ve  gerçekleştirilen feminist kadınların Amed ve Êlih (Batman) ziyaretleri oldu. 

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Aygül Sincar, kadın ittifakına dair konuştu.

 

‘Kadın ittifakı demokrasinin olmazsa olmazı’

 

Yaşamın içerisinde gerçekleşen tüm krizlerin hedefinin kadınlar olduğunu bundan dolayı ortak kadın mücadelesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Aygül, “Kürt kadın hareketi köklü bir hareket ama aynı zamanda Kürt kadın hareketi ile birlikte feminist hareketlerin, kadın kurumlarının hepsinin bir arada olması demokrasinin olmazsa olmazıdır. Kadın ittifakı neden gerekiyor? Kadın sorunları her yerde ve aynı. Bu yüzden çözüm için de birbirlerine destek sunmaları ve güç vermeleri gerekiyor. Erkek egemen sisteme karşı tüm kadınların birlikte örgütlenerek çözüme ulaşılacağını biliyoruz. İktidarların istedikleri sistem erkek sistemi devam ettirmek, kadınların 4 duvar arasında olması. Gezi’de, Kobanê’de, Van eyleminde, kayyım eylemlerinde yani her yerde kadınların önde olmaları, güçlü olmaları sistemlerine bir tehdit. Kadınların bilinçlenmesi sistemi alt üst edebilecek bir güçte. Kadınlar bunun farkındalar” dedi.

 

 ‘Kadınlarla beraber bir araya gelmeye devam edeceğiz’

 

Gezi direnişi ve Kobane serhıldanının ortaklaştığı noktalar olduğunu ifade eden Aygül, “Demokrasinin olmaması, faşizmin üst seviyelere çıkmasının patlamasıdır Gezi. Gezi olaylarında önde kadınlar ve gençler vardı. Kobanê’de de vahşete karşı dayanışma vardı. Dayanışma sonucunda Kobanê düşmedi. Bu ikisi başkaldırıdır ve öncüsü de demokrasiyi savunan halk ve kadınlardır. Bunun için biz de 4 Haziran’da bir araya geldik. Kobanê davasından beraat eden arkadaşlarımızın, feministlerin, kadın örgütlerinin katılımı gerçekleşti. Güçlü bir katılım gerçekleşti herkes sözünü söyledi. Aynı zamanda Kürdistan belediyelerine de ziyaret gerçekleştirildi kadınlar tarafından. Kadınlarla bir araya geliyoruz söz kuruyoruz. Kadınlarla birlikte sözümüzü, siyasetimizi kurabileceğimizin ve sorunları aşabileceğimizin farkındayız. Kadınlarla beraber bir araya gelmeye devam edeceğiz” diyerek ittifakın giderek büyüyeceğine işaret etti.  

 

‘3’üncü yolda kadın ittifakını oluşturuyoruz’

 

“İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilmeleri, 6284’e saldırmaları kadın örgütlülüğünü çökertmek için” diyen Aygül, kadınların kazanımlarının hedef alınmasının tesadüf olmadığını belirtti. Aygül, son olarak şöyle dedi: “Bizim talebimiz ve amacımız tek. Biz kadınlar dünyanın yarısıyız. Yarısıysak bizim söz hakkımız olacak. Kendi hayatımıza dair kararları biz vereceğiz. Amaçları kadınların 4 duvar arasında yaşaması ve erkeklerin var olması. Bizim 3’üncü yolumuz var. 3’üncü yolda demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigmamız var. Bizim paradigmamız olması gerekendir. 3’üncü yolda kadın ittifakını, eşbaşkanlığı, kadın özgürlüğünü oluşturuyoruz.”