Polis saldırısında felç kaldı, yargılandı, tazminat davası reddedildi! 2025-10-28 09:03:10     Şehriban Aslan   AMED- Polisin saldırısı sonucu yatağa bağımlı hale gelen Şehriban Sertkal için açılan tazminat davası mahkemeler tarafından reddedilirken dava AYM’ye taşındı, avukatı onu yaralayan faillerin ise hala ortaya çıkarılmadığını kaydetti.   Dîlok’ta (Antep) Şehriban Sertkal, 9 Ekim 2014 günü Kobanê olayları döneminde dışarıda bulunurken polisin  açtığı ateş sonucu yaralanarak belden aşağısı felç oldu. Şehriban Sertkal hakkında daha sonra, “örgüte üye olma”, “örgüt propagandası yapma”, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet ve memura direnme” gerekçeleriyle bir iddianame hazırlandı. Dosyada delil olarak ise fotoğrafta yer alan kadın bir protestocu gösterildi. Şehriban Sertkal, yaralanarak felç kaldığı olayın tek şüphelisi olarak gösterildi. Mahkeme o dönem Şehriban Sertkal’ın olaylarda slogan attığını söyleyip yargılarken, sağır ve dilsiz olması yargılandığı davadan beraat almasını sağladı. Ardından tazminat davası için mahkemeye başvuran Şehriban Sertkal’ın avukatı Adnan Erol mahkemelerin davayı reddettiğini davanın şu an Anayasa Mahkemesi’nde (AYM) olduğunu belirtti.   Avukat Adnan Erol ve Şehriban Sertkal’ın annesi Bendi Sertkal, Şehriban Sertkal’ın yaşadıklarını anlattı.   ‘Beraat aldık’   Şehriban Sertkal’ın 2014 yılı 6-7 Ekim Kobanê olaylarında slogan attığı iddiasıyla yargılandığını kaydeden avukat Adnan Erol, savunmalarını onun sağır dilsiz olduğu üzerinden yapıldığını belirtti. Adnan Erol, “Slogan atamayacağını buna dair raporlarının da olduğunu söyledik. Söz konusu davada Şehit Kamil Belediyesi, emniyet müdürlüğü, Şahinbey Belediyesi, Büyükşehir belediyesi, bankaların, ATM’lerin, marketlerin, nerede kurum kuruluş varsa müşteki olduğu bir dosya açılmıştı.  Sanki Kobanê dosyasının tek sanığıymış gibi Antep’te yargılandı. Fakat yargılama sonucu beraat aldık ve beraat kesinleşti” dedi.   Adnan Erol, konuşmasının devamında şu sözlere verdi: “Tabi bu işin tazminat boyutu da var. Müvekkilim olaylar sırasında ciddi şekilde yaralandı ve felç kaldı. Onlarca ameliyat geçirdi. Sağır ve dilsiz olan müvekkilimiz yaşadıklarından sonra elektrikli sandalye kullanmaya başladı. 4 yıla yakın tamamen yatalaktı. Şimdi de elektrikli sandalyede ailesinin tam bakımına muhtaç şekilde yaşıyor. Bunun üzerine Gaziantep Valiliği’ne ve İçişleri Bakanlığı’na tazminat davası açtık. Tazminat davamız yerel mahkeme tarafından reddedildi. Akabinde bölge adliye mahkemesinde ve Danıştay’da da ret oldu. Dosyamız şu an Anayasa mahkemesinde bekliyor.   Fotoğraflar olmasına rağmen ceza çıkmadı   Bu işin ceza boyutu olan yaralanmaya ilişkin kimin yaraladığıyla ilgili de dosyayla ilgili bir gelişme olmadı. Genellikle bir fail bulunmadığı için dosyalar ayrıldı. O dönem Antep’te eliyle satırla, silahla dolaşıp fotoğraflarda da belli olmasına rağmen bu kişiler dosyaya konulmadı. Hepsi basit silah bulundurmak, çevreyi rahatsız etmek gibi suçlardan ayrı ayrı dosyalar açıp para cezası gibi bir şeyler verdiler. Fakat müvekkilimin özelinde müşteki olduğu bir dosya açılmadı. Dava faili meçhul olarak devam ediyor. 2016 yılında Antep vekili Mahmut Toğrul Sağlık Bakanlığı’na, İçişleri Bakanlığı’na, Milli Eğitim Bakanlığı’na ve diğer birçok bakanlığa soru önergesi verdi. Fakat değişen bir durum olmadı.     Yatağa bağımlı hale gelmiş durumda   Ortada ciddi anlamda bir zarar var. İster sağ, ister sol, ister devletin kurşunuyla yaralanmış olsun devletin kusursuz sorumluluğu diye tabir ettiğimiz bir sorumluluk var. Bu sorumluluk gereğince devletin güvenliğini koruyamadığı vatandaşlara ödemek zorunda olduğu bir tazminat var. Bunun hem ulusal hem de uluslararası kanunlarda yeri var. Fakat gelin görün ki devlet bu tazminatı ödeme noktasında mahkemelerden olumlu bir netice alamadık. Bu idari mahkemeler birazcık devlet merkezli mahkemeler olduğu için netice almamız zor oluyor. Tazminat bir yana bu insanı kimin vurduğu belli değil. Kobanê olayları sırasında herkes yargılandı. Yüzlerce insan ceza aldı ama Şehriban’ı vuran ortada yok. Şehriban kuaför kursuna giden başarılı bir öğrenciydi fakat başına gelenlerden kaynaklı yatağa bağımlı hale gelmiş durumda.   Devlet için utanç vericidir   Bunlar hukukun olmadığının en bariz göstergesidir. Devletin ihmalkârlığı olmasına rağmen şimdiye kadar Anayasa Mahkemesi sürecine kadar ki belki Anayasa Mahkemesi de ret verir. AİHM’ne gitmek zorunda kalacağız. Aileye şimdiye dek aileye en ufak bir maddi destek verilmedi. Herhangi bir tazminat da çıkarmadı. Bu hukuk devleti olma yolunda olduğunu söyleyen bir devlet için utanç vericidir.”   ‘Tüm ihtiyaçlarıyla ben ilgileniyorum’   Şehriban Sertkal’ın annesi Bendi Sertkal de kızının doğuştan beri işitme engelli olduğunu belirterek,  yaralanmadan öncesine kadar da tüm kişisel ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını ifade etti. Bendi Sertkal, “Kendisi liseyi okurken voleybol oynar, benimle ilgilenirdi yardım ederdi hatta bana o bakıyordu. Kızım iyi ve sağlıklıydı. Ta ki Kobanê olayları döneminde polisin saldırısı sonucu kızım yaralandı ve bağımlı hale geldi. Şuan kızım 27 yaşında artık hiçbir ihtiyacını tek başına yapamayacak durumda. Kızıma ben bakıyorum. Onun tüm ihtiyaçlarıyla ben ilgileniyorum. Hastalığı hem ağır hem de çok zahmetlidir. Kendisi bu durumdan kaynaklı çok acı çekiyor. Gençliğini de yaşayamadı. Tekerlekli sandalyeyle hareket ettiriyorum. Bugün ben yanındayım ona bakarım fakat ben olmasam kim bakabilecek kim onunla ilgilenebilecek?” diye sordu.   ‘Verilen destek de kesildi’   Kızının psikolojisinin bozulduğuna dikkat çeken Bendi Sertkal, “Kızımı çok kez psikiyatriye götürdüm tedavi için tüm imkânlarımızı denedik. Ama yeterli olmuyor. Maddi durumumuz yok ve bu ekonomik kriz şartlarında kızıma gerekli olan tedavilere de ulaşamıyoruz. Bütün günümü hastanelerde geçiriyorum. Kızımın daha iyi olabilmesi için çabalıyorum. Ben bir anne olarak tek başına kızım için ne gerektiyse yaptım. Ayrıca sosyal hizmetler kızıma destek veriyordu mahkemenin ardından sosyal hizmetler o desteği de kesti” dedi.