BM İHK’den Türkiye’ye: Kadınlar için yasal reformalar yapın 2024-11-08 11:14:06        HABER MERKEZİ - BM İnsan Hakları Komitesi'nin, 23-24 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen toplantılarında ele alınan Türkiye’ye ilişkin bulgulara dair raporunda, kadına ve çocuğa yönelik şiddetin önlenmesi için yasal ve politik reformların yapılması gerektiği kaydedildi.    Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komitesi'nin, 23-24 Ekim 2024 tarihlerinde gerçekleştirilen toplantılarında ele alınan Türkiye’ye ilişkin bulguları, hazırladığı raporda yayınladı. Raporda Türkiye ile ilgili olarak “Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesi ve ortadan kaldırılması için aile içi şiddet ve sözde ‘namus suçları’ da dahil olmak üzere kadına yönelik her türlü şiddeti açıkça ele alan kapsamlı "yasal ve politik reformlar” yapması gerektiği belirtildi.    Raporda kuvvetler ayrılığı ilkesinin önemi vurgulanırken, Türkiye'nin bu konuda mevzuatını yeniden gözden geçirmesi gerektiği kaydedildi ve ''Yargının tam bağımsızlığını ve tarafsızlığını hukuken ve uygulamada güvence altına almalıdır” denildi.   Yargının bağımsızlığı    Raporda, yargının bağımsız işleyişini sağlamanın yanı sıra “terörle mücadele” mevzuatının muhalif siyasetçiler, aktivistler, gazeteciler, avukatlar ve insan hakları savunucularına karşı kötüye kullanılmasını önlemek üzere etkili tedbirlerin eksikliğinden duyduğu endişe aktarıldı. Raporda, ''Taraf Devlet, bir sonraki İnsan Hakları Eylem Planı’na, yargının bağımsız işleyişini sağlamak ve terörle mücadele mevzuatının kötüye kullanılmasını önlemek için somut ve etkili tedbirler dahil etmelidir” ifadelerine yer verildi.   Türkiye’ye öneriler   Komitenin ''Türkiye’deki yasal çerçevenin LGBTİ bireyler, engelliler, Kürt toplumu gibi etnik azınlıklar da dahil olmak üzere ayrımcılığa karşı tam koruma sağlamadığı yönündeki endişeleri yinelediği'' aktarılarak, şu önerilere de yer verildi:   "*Taraf Devlet, hem kamu hem de özel sektörde ve Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi (Sözleşme) kapsamında yasaklanan kesişimsel, doğrudan ve dolaylı ayrımcılık da dahil olmak üzere ayrımcılığı yasaklayan kapsamlı bir mevzuat kabul etmeli; mevzuatın etkili bir şekilde uygulanmasını ve mağdurların etkili ve uygun hukuk yollarına erişimini sağlamalı; cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğine dayalı ayrımcılığı ele alabilmesini sağlamak için Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu'nda değişiklik yapmalıdır.   *Taraf Devlet, tüm ayrımcılık, nefret söylemi ve nefret suçu eylemlerinin derhal ve etkili bir şekilde soruşturulmasını, faillerin adalet önüne çıkarılmasını ve mahkum edilmeleri halinde uygun yaptırımlarla cezalandırılmalarını ve mağdurlara yeterli hukuk yollarının sağlanmasını temin etmelidir.''   Hakların güvence altına alınması istendi   Raporda gazetecilerin, siyasi muhaliflerin, insan hakları savunucularının, akademisyenlerin ve sivil toplum üyelerinin, özellikle de hükümeti eleştirenlerin, ifade özgürlüğü haklarını kullandıkları için keyfi olarak gözaltına alındıklarına ve adli kovuşturmaya uğradıkları belirtilerek, herkesin ifade özgürlüğü hakkını kullanabilmesinin güvence altına alınması gerektiği vurgulandı. Ayrıca aile içi şiddet ile sözde ‘namus suçları’ kapsamında çok yüksek sayıda kadın katliamının yanı sıra etkin önleme, koruma tedbirleri, etkili soruşturma eksikliğinden duyulan endişe dile getirildi.