Narin için birçok kentte eylem: Hesap soracağız! 2024-09-09 19:36:56   HABER MERKEZİ - Narin Güran için yapılan eylemlerde, “Bildiklerimiz var, aile tanıdık susuyoruz” diyen Galip Ensarioğlu’nun ifadesinin alınması çağrısı yapılırken, “8 yaşındaki çocuk katledilip çuvala koyuluyorsa susamazsın” denildi.    Amed'in Rezan (Bağlar) İlçesi’ne bağlı Çûlî kırsal mahallesinde katledilen 8 yaşındaki Narin Güran için birçok kentte eylem yapıldı.  Riha   Riha İl Kadın Platformu, Merkez Haliliye ilçesinde bulunan Topçu Meydanı'nda yapılan açıklamaya Riha Emek ve Demokrasi Platformu, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü Sevda Çelik Özbingöl, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), DEM Parti Riha il ve ilçe örgütü temsilcileri ve çok sayıda kişi katıldı. "Çocuklar için güvenli bir dünya Narin için adalet"  yazılı pankartın taşındığı açıklamada konuşan Yaşam Evi Yöneticisi Sema Köroğlu, "Çocukları katledenler cezalandırılsaydı bugün Narin yaşıyor olacaktı. Engellenebilir her ölüm bir cinayettir. Çocukların korunması için var olan sözleşmeler uygulamalı. Katil zanlıları en yüksek cezalar ile cezalandırılmalı. Bunun için mücsdelemizi büyüteceğiz. Çocukların sesi olacağız" dedi.    Açıklama sonrası kitle oturma eylemi yaptı. Eylem, "Jin jîyan azadî" sloganları ile son buldu.    Êlih    Êlih’te yürüyüş gerçekleştirilerek, açıklama yapıldı. Aralarında DEM Parti Êlih Milletvekilli Zeynep Oduncu, Êlih Belediye Eşbaşakanı Gülistan Sönük, Tevgera Jinên Azad (Özgür Kadın Hareketi-TJA), Barış Anneleri Meclisi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Êlih il örgütleri, Êlih Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri ve çok sayıda yurttaş, Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya geldi. “Destên xwe yên qirêj ji ser jiyana zarokan rakın/Kirli ellerinizi çocukların yaşamından çekin” pankartının açıldığı eylemde katledilen Narin Güran, Cemile Çağırga, Ceylan Önkol, Leyla Aydemir’in fotoğrafları taşındı.   Yoğun yağmura rağmen gerçekleştirilen açıklamada konuşan DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı Songül Korkmaz, ilk günden buyana olayın üstünün örtülmeye çalışıldığını belirterek, çocuk katillerinin peşini bırakmayacaklarını söyledi.    ‘Ensarioğlu’nun bildiklerini anlatması gerekiyor’   DEM Parti Êlih Milletvekili Zeynep Oduncu da “Tüm güvenlik önlemlerini aldığı köyde, 8 yaşındaki çocuk bulunamadı. Biz buna inanmıyoruz. Sistematik bir şekilde katledilen bir çocuktan bahsediyoruz. Daha öncede çocuklar ‘kayıp’ denilerek katledildi ve üstleri örtüldü. Bu katliamlar iktidarın cezasızlık politikasından kaynaklanıyor. Tecavüz, taciz, çocuk katileri yerine, düşüncesini dile getirenler tutuklanıyor. İktidar çocuklara yapılanları unutmamızı istiyor. Biz bunu unutmayacağız ve hesabını soracağız. Kadınların, çocukların, doğanın, canlının katledildiği bir düzene izin vermeyeceğiz” diye vurguladı.    AKP Milletvekilli Galip Ensarioğlu’nun sözlerini hatırlatan Oduncu, “Dün AKP Milletvekilli Galip Ensarioğlu ‘Bildiklerimiz var, aile tanıdık, susuyoruz’ diyor. 8 yaşındaki çocuk katledilip çuvala koyuluyorsa susamazsın. Narin davasında Ensarioğlu’nun bildiklerini anlatması gerekiyor. Savcıların ifadesine başvurması gerekir” dedi.   Kitlesel yürüyüş   Yapılan konuşmaların ardından, Yılmaz Güney Parkı’ndan Dört Yol Kavşağı’nda bulunan DEM Parti Êlih İl Örgütü binası önüne kadar yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca “Katiller nerede, devlet niye susuyor?”, “Narin’e uzanan eller kırılsın”, “Jin, jiyan, azadî” ve  “Susma, sustukça sıra sana gelecek”  sloganları atıldı.   Mêrdîn   Mêrdîn Emek ve Demokrasi Platformu, yürüyüş düzenledi. İnşaat Mühendisleri Odası Mêrdîn şube binası önünde toplanan kitle “Öfkeliyiz, Çocukları Etkin Koruyamayan Yetkililer, Narin’in Ölümünden Sorumludur” pankartı önünde Karayolları Parkı’na doğru yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşe, Mêrdîn Belediye Eşbaşkanı Devrim Demir’in yanı sıra DEM Parti Mêrdîn milletvekilleri Beritan Güneş Altın, George Aslan ve Kamuran Tanhan ve ilçe belediye eşbaşkanları ile, DEM Parti İl ve İlçe örgütleri, STK ve sendika üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.  Narin’in fotoğrafları ile adalet talepli dövizlerin taşındığı yürüyüşte kitle, “Narin için adalet istifa et hükümet”, “Jin jiyan azadî” ve “Kuştina zarokan politîk e” sloganları attı. Vali Ozan Caddesi’ni trafiğe kapatarak yürüyüşünü gerçekleştiren kitle, Karayolları Parkı’na kadar yürüdü.   ‘Bakanlık bu süre içinde neyaptı?’   Açıklamayı yapan Sümeyye Oğur, “Titizlikle inceleniyor dedikleri soruşturma bu mudur? İlgili kurumlar, Narin'in 19 gün boyunca bu küçücük köyde bulanamamasının açıklamasını yapmak zorunda! 19 gün boyunca tüm bulguların izlerin kaybolmasını mı bekledi?  Hızlıca yayın yasağı getirilerek kimler korunmak istendi? Çocukları ve kadınları korumayan Aile ve sosyal bakanlığı bu süreç içerisinde ne yaptı?” diye sordu.   Galip Ensarioğlu’nun açıklaması hatırlatıldı   “Narin’in cenazesinin 19 gün sonra bulunmasının altında siyasi ilişkiler mi yer alıyor” diye soran Sümeyye, “Bir AKP vekilinin çıkıp bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söylememiz gereken şeyler var çünkü aile bizim dostlarımızdır derken neyi anlatmaya çalışıyor. Hırsızlık, taciz, tecavüz, cinayet olabilir ancak kutsallaştırdığımız aile dostumuzsa sıkıntı yok mu diyor? İktidar bununla ilgili bir açıklama yapacak mı? Neyin üstü örtünmeye, kimler korunmaya çalışılıyor? Suçluyu koruyan, bilgileri saklayan bu vekil hakkında bir işlem yapılacak mı? Kamuoyuna bununla ilgili derhal bir açıklama yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.   ‘Hesap soracağız’   Sümeyye, açıklamanın devamında şunları kayledetti: “Narin ve tüm çocukların için yaşanabilir, eşit, özgür bir yaşam örene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Kürdistan’da yaymak istediğiniz özel savaş politikalarıyla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bizler; Narin, Uğur, Ceylan ve Leyla gibi birçok çocuğun akıbetinin hesabını sormak için buradayız. Tacizi, tecavüzü, istismarı, kadın ve çocuk katliamlarını meşrulaştırmanıza müsaade etmeyeceğiz. Ahlaksızlığı yayarak toplumu yozlaştırmanıza müsaade etmeyeceğiz.”   ‘Köyde tecrit vardı’   Açıklamanın ardından söz alan DEM Parti Milletvekili Beritan Güneş Altın, bütün köyün Narin’in nasıl öldürüldüğünden haberi olduğunu ancak sessiz kaldıklarını söyledi. “O köyde tecrit gerçekliği vardı” diyen Beritan, “Tecrit Narin’in katillerinin gizlenmesidir. Bu nedenle bizler öncelikle Narin’in katillerini, onu öldürüp gizleyen kirli ittifakı ve tecridi ortadan kaldıracağız” ifadelerini kullandı.    Açıklamanın ardından kitle sloganlar ve zılgıtlar eşliğinde oturma eylemi gerçekleştirdi.   Adana   Adana Kadın Platformu'nun çağrısıyla İnönü Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, Narin Güran için Atatürk Parkı'na yürüyerek adalet talep etti. Katillerin yargılanmasını isteyen kadınlar katliamın arkasındaki toplumsal düzene de dikkat çekti. Kadınlar, “Narin’in katledilme sürecindeki tüm sorumlular yargılansın” pankartı arkasında yürüyüşe geçti. “Kutsal aile değil, güvenli ortam”, “Artık yeter, cezasızlığa son” dövizleri taşıyan kadınlar sık sık “Koruma, aklama, yargıla”, “Narin’in hesabı sorulacak” ve “Kadın cinayetleri, çocuk cinayetleri politiktir” sloganları atıldı. Çevredeki yurttaşlar da eyleme alkışlarla destek verdi.   'Türkiye kayıp çocuklar ülkesi’   Yürüyüşün ardından Atatürk Parkı’nda toplanan kadınlar adına basın açıklamasını Belgin Işık yaptı. Belgin, Türkiye'nin çocuk hakları ihlallerine dikkat çekerek, “Biliyoruz ki Narin ilk değil. Türkiye, kayıp çocuk vakalarında dünyada ilk sıralarda. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 2008-2016 yılları arasında 104 bin 531 çocuk kayboldu. Ancak 2016’dan itibaren bu verilerin açıklanması durduruldu. Türkiye’nin kayıp çocuklar ülkesi olduğu gerçeği, veriler açıklanmayarak gizlenmek isteniyor" dedi.   Mücadele mesajı   İşlenen cinayetlerde cezasızlık politikalarına son verilmesi çağrısında bulunan Belgin, hukukun etkin bir şekilde işlemesi gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Narin’in katledilmesi sürecindeki bütün sorumlular ortaya çıkarılana kadar ve çocuklarımızın güvenle yaşayacağı ortamlar yaratılana kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”    Açıklama oturma eylemi ile son buldu.   İzmir   İzmir Kadın Platformu öncülüğünde yüzlerce kadın Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelerek, ÖSYM binası önüne kadar yürüdü. "Çocuk Cinayetleri Politiktir. Narin Güran Failleri korumayın aklamayın" pankartı açan kadınlar “Katil Hizbullah işbirlikçi AKP”, “AKP elini çocuklardan çek”, “Katilleri değil çocukları koru”, “Kutsal aileniz batsın çocuklar yaşasın” “Narin için adalet herkes için adalet” ve “Erkek adalet değil gerçek adalet” “Jin jiyan azadi” sloganları atıldı.    ‘Failleri bulamayan polis Narin’in hesabını soranlara saldırdı’   Narin’in 19 gün sonra evinin yakınında daha önce 3 kez arama çalışmalarının yapıldığı dere kenarında bulunduğunu hatırlatan Emine, kamuoyunun sorularına rağmen Cumhuriyet Savcısı ve İç İşleri Bakanlığının Narin kaybolduktan 10 gün sonra yayın yasağı getirdiğini belirtti. Narin’in ailesinin çelişkili ifadeler verdiğini, abinin kolunda olan ısırığın olayın üzerinden günler geçtikten sonra fark edildiği belirten Emine “Narin’in Kuran kursu ile de bağlantılı amcası, aynı zamanda Narin’in de yaşadığı Tavşantepe Mahallesi’nin muhtarı olan Salim Güran kasten öldürme ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarından tutuklandı. 120 haneli bir köyde Ali Yerlikaya’’nın övündüğü güçlü istihbaratı 19 gün Narin’i bulmadı ama Diyarbakır ‘da, İstanbul’da polis Narin’in hesabını soranlara saldırdı. Gözaltı sayısı 23’e yükselirken Narin’in cenazesinde akraba olan bir kadın “yalan konuşun” dediği için erkekler tarafından şiddete uğradı. Amcanın ve ailenin Hizbullah- HÜDA-PAR ilişkisine dair tek bir açıklama yapılmadı” dedi.   ‘2023’de çocuk istismarı dava sayısı 31 bin 216’   AKP Diyarbakır milletvekili Galip Ensarioğlu’nun Narin’in ölümün ardından bazı şeyleri bildiği ve açıklamadığı, aile ile dostluğunun olduğunu belirttiğini söyleyen Emine, “Aile sustu, devlet üstünü örtmeye çalıştı. AKP iktidarının çocuk düşmanı, kutsal aile, cezasızlık politikaları çocukları öldürüyor. TÜİK kayıp çocuklara dair 8 yıldır veri açıklamıyor. 2008 – 2016 yılları arasında Türkiye’de kayıp çocuk sayısı 16 ülkenin nüfusundan fazla. 2016 yılında son açıklanan TÜİK verisine göre kayıp çocuk sayısı 104 bin 531. 2010- 2014 yılları arasında mağdur çocuk sayısı %76 oranında arttı. Küçük yaştaki çocukların failleri ebeveynleri olurken daha büyük yaştaki çocukların failleri akraba-tanıdıkları. 2017 yılında Antep’te kayıp çocuk başvurusu yapan ebeveyn sayısı 691 iken 2021 yılında Meclis’e verilen soru önergesinde kayıp çocuk sayısı 19 bin 277. Türkiye’de ortalama günde 32, yılda 10 bin çocuk kayboluyor. 2023 yılından 2024 ağustos ayına kadar 716 çocuğun iş cinayetlerinde katledildiğini, 2023 yılında çocuk istismarından açılan dava sayısının ise 31 bin 216” şeklinde ifade etti.   ‘Failler cezasızlıktan cesaret alıyor’   AKP iktidarı süresince istismarı af eden yasa tartışmalarının yaşandığını belirten Emine “’Küçüğün rızası var’ diyen erkek yargısı, bir kereden bir şey olmaz diyen bakanı, baba kızına şehvet duyabilir diyen Diyaneti ile karşımızda çürümüş bir sistem var. Failler işte bu çürümüşlükten, cezasızlıktan güç alıyor. Bu ülkede çocuklar tarikat ve cemaat yurtlarında istismara uğruyor. Denetimsiz tarikat yurtlarında can veriyor. Sokakta oynarken panzer altında hayatını kaybediyor. Kolluk güçleri tarafından vuruluyor. Sokak hayvanlarını öldürme yasasını çocukların güvenliğini bahane ederek meşrulaştırmaya çalışanlar Narin’e ne olduğunu gizliyor, faillerini aklamaya çalışıyor” şeklinde dile getirdi.   Açıklama sloganlarla sona erdi.   .Artvin   Artvin Hopa ilçesinde de yüzlerce kadın Narin Güran'ın katledilmesine ilişkin Dumlupınar Caddesi üzerinde toplanarak Hopa Parkı'na yürüdü. "İstismar edilen, kaybedilen, katledilen çocukların hesabını soracağız. Narin Güran'a ne oldu?" pankartı açan kadınlar, "Küçük bir köy büyük bir cehennemdir", "Narin'in katili aile, cemaat, devlet" ve "Narin için adalet Rabia Naz için adalet" dövizleri taşıdı. Yürüyüş boyunca sık sık "Katil Hüda Par kapatılsın", "Adalet, adalet, Narin için adalet" ve "Erkek vuruyor devlet koruyor" sloganları atıldı.    Hopalı kadınlar adına konuşan Seval Karabulut, şunları dile getirdi: "2018 yılında Rabia Naz'ın faillerini koruyanlar, bugün aile-devlet-tarikat işbirliğiyle Narin'in ölümüne neden oldu. AKP iktidarının çocuk düşmanı, kutsal aile, cezasızlık politikaları çocukları öldürüyor. TÜİK kayıp çocuklara dair 8 yıldır veri açıklamıyor. İstanbul Sözleşmesi'nden hukuksuz bir şekilde çıkılmasından, 6284 Sayılı Yasanın uygulanmamasından, Lanzorette Sözleşmesi'ni hedef gösteren karanlık zihniyetten cesaret alanlar kadın ve çocukları acımsızca kutsallaştırılan aileler içinde katletmeye devam ediyor. Bu ülkeyi kayıp çocukların erkek devleti tarafından öldürülen çocukların ülkesi olmaktan çıkarcağız. Koruyan, aklayan erkek devleti hesap verecek" diye konuştu.    Aydın    Aydın Kadın Dayanışma Platformu da Narin Güran için Aydın Kent Meydanı'nda bir araya geldi. "Çocuklar için güzel bir dünya Narin için adalet" pankartı taşıyan kadınlar sık sık “Narinlere uzanan eller kırılsın”, “Devlet uyuma katilleri koruma”, “Çocuk cinayetleri politiktir”, “Çocuklar susar sen susma” ve “İnsanlık uyuma Narinlere sahip çık” sloganları atıldı. Platform adına konuşan Eğitim Sen Aydın Şube Sekreteri Alev Karakaya, "Narinin ölümünü iktidarın çocuk düşmanı politikalarından ayrı görmüyoruz. İktidarı bu politikalarının katillere güç verdiğini biliyoruz. Narin’in cesedinin günler sonra evinin bu kadar yakınında bulunması da bu durumu doğrular niteliktedir. Çocuğu koruyan güvencelerin uygulanmadığı çocuk katillerinin cezasızlık ile korunduğu çocuğa karşı şiddeti önleyici politikaların alınmadığı çocuğa yönelik kazanımların ortadan kaldırıldığı bu çocuk düşmanı olan düzende tek bir çocuğu kaybetmek istemiyoruz” diye konuştu.   Muğla   Muğla Eğitim Hakkı Platformu da Eğitim Öğretim yılının ilk günü dolayısıyla Sınrısızlık Meydanı'nda bir araya geldi. Laik, nitelikli, bilimsel, demokratik ve kamusal eğitim için’ yazılı pankartı taşıyan öğretmen ve veliler Narin için de açıklamada bulundu. Açıklamada sık sık “Narin için adalet herkes için adalet” “Erkek adalet değil gerçek adalet” “Çocuğa uzanan eller kırılsın” “Çocuk cinayetleri politiktir” sloganları atılırken basın metnini Eğitim Sen Eğitim ve Yüksek Öğretim Sekreteri Mehmet Çetin okudu   ‘Narin tabutuna gelinlik konarak defnedildi’   Bugün sırtında çantasıyla okula gitmesi gereken Narin’in yaşamdan koparıldığını dile getiren iktidarın cezasızlık politikalarıyla suçluyu korumaya devam ettiği sürece kadın ve çocuk katliamlarının devam edeceğini ifade edilen açıklamada,“Biz çocukların oyun oynamasını, okula gitmesini istiyoruz. Çocuk yaşta evlendirilmelerini, öldürüp üstüne gelinlik konarak toprağa verilmesini değil. Adalet yerini bulana kadın ve çocuk cinayetleri son bulana kadar yaşama hakkına haykırmaya devam edeceğiz. Bugün 2024-2025 eğitim öğretim yılının ilk günündeyiz. İsterdik ki hepimiz okullarımıza heyecanla mutlulukla sevinçle gidebilelim ancak siyasi iktidarın eğitim politikaları nedeniyle patronlar ve tarikatlar dışında hiç kimse eğitim sisteminin geldiği durumdan mutlu ve umutlu değil” sözleri yer aldı.   Açıklama sloganlarla sona erdi.   Dêrsim   Dêrsim Emek ve Demokrasi Platformu da katliamı Seyit Rıza Meydanı’nda yaptıkları açıklamayla protesto etti. Kentte bulunan bir çok sivil toplum örgütü temsilcisinin de katılığı açıklamada, “Yasımızda öfke var. Narin için adalet” pankartı açıldı.   Platform adına konuşan Serap Kahraman, Narin’in katledilmesinde iktidarın ihmalkarlığına değindi. 5 Ocak 2020’de Dêrsim’de kaybolan Gülistan Doku’yu da hatırlatan Serap, “Gülistan’ın kaybolmasıyla ilgili soruşturma süreci de benzer bir şekilde, ihmallerle ve çelişkilerle dolu ilerlemiş, devletin failleri koruma politikası bir kez daha gözler önüne serilmiştir” diyerek, Narin’in katledilmesi ve Gülistan'ın kaybolmasının, toplumu derinden sarstığını belirtti.   Dîlok    Antep Demokratik Kadın Platformu, Balıklı Meydanı'nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya platform üyeleri, Dîlok Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, kentte bulunan sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. "Üzgünüz, öfkeliyiz, susmayacağız çocuklar için sağlıklı ve güvenli dünya istiyoruz!", "'Narin nerede?' sorusuna cevap vermeyenler sorudan rahatsız olanlar yasak getirenler her şeyi bilip susanlar, Narin'i bu çuvala koyanlardır" pankartlarının açıldığı açıklamada, kadınlar sembolik olarak yerlere çuval serdi.    Açıklamada platform adına konuşan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Antep Kadın Platformu Sözcüsü Gülfidan Özpolat, "Biz kadınlar, Narin’e ne olduğu açığa çıkarılıp sorumlular yargı önünde gereken cezayı alana kadar, kaybolan binlerce çocuğa gerçekte ne olduğunu öğrenene kadar, depremde kaybolan çocukların akıbetine dair şeffaf bilgiler edininceye kadar, çocukların sağlıklı ve güvenli bir ortamda yaşayabilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.    Açıklama alkış ve sloganlarla sona erdi.