Eren Keskin: Narin olmaması gereken bir şeye tanık olmuş 2024-09-08 12:57:16     Elfazi Toral    İSTANBUL - Narin Güran’ın cenazesinin bulunmasına ilişkin konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, köydeki çok sayıda kişinin olaydan haberdar olduğunu düşündüğünü belirterek, “Narin, böylesi kapalı bir toplumda olmaması gereken bir şeye tanık olmuş ve bu nedenle de yaşamına son verilmiştir” dedi.    Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çulî Mahallesi’ndeki Kur'an kursundan 21 Ağustos’ta çıkan ve kendisinden haber alınamayan Narin Güran’ın cenazesine 19 gün sonra bu sabah saat 08.45’te ulaşıldı. Narin’in cenazesi köye 1 buçuk kilometre mesafede olan ve arama çalışmaları sırasında üç kez arama yapılan dere içinde bulundu. Eğertutmaz Deresi olarak isimlendirilen dere yatağında aramanın yeni bir ihbar üzerine başlatıldığı kaydedilirken, yapılan arama çalışmalarında Narin’in  cenazesi bir çuval içinde bulundu.   Öte yandan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Narin’e dair 6 Eylül günü X hesabından yaptığı “Narin’in ‘kaybolması’ değil kaybedilmesi. Bazı bilgilerimiz olsa da bekliyoruz. Şu kadarını söylemek istiyorum. Narin’in kayıp olmasının ardında o ‘kutsal ailenizin’ kirli ilişkileri var. Bizimde konuşacağımız zaman gelecek. Yeter ki Narin yaşıyor olsun #Narin” paylaşımıyla olaya dair kamuoyuna yansımayan detaylar olduğuna dikkat çekmişti. Eren, Narin’in cenazesinin bulunması sonrası JINNEWS’e konuştu.   Bu tür olaylarda soruşturma aşamalarında en önemli faslın “çocuğun yararı” ilkesi olduğunu belirten Eren, bu ilke çerçevesinde fazla konuşmadıklarını söyledi. Zaman içerisinde aldıkları bilgiler doğrultusunda konuşma gereği duyduklarını ifade eden Eren, “Narin’in yaşadığı toplum dindar bir toplum. Köy çoğunlukla HÜDA PAR’a oy veren bir yerken, aile de feodal değer yargılarının çok olduğu bir aile. Bugün çok net bir yanlışlık var, yargının içine düştüğü bir öngürüsüzlük var. Şöyle ki, şu an cinayet şüphelisi olarak tutuklanan Narin’in amcası arama ve kurtarma faaliyetlerinin başında olanlardandır. Bu amcanın daha sonra şüphelenmeye başlanılan ve aracında yapılan incelemeden çıkan DNA’lardan ölü veya canlı bir kişiye ait olup olmadığına dair ortaya çıkarabilecek teknikler var. Eminim ki soruşturma makamı bu bilgilere erişmiştir. Eğer bu bilgilere erişildiyse jandarma komutanlığının toplumu yanıltıcı bilgi vermesine nereye koyacak? Bundan bir hafta önce jandarma komutanlığı ‘Olayı çözdük, çözmek üzereyiz, yakında Narin’e ulaşacağız’ açıklaması tüm kamuoyunun içini rahatlatmıştı” şeklinde konuştu.     ‘Olayı köyde bilen çok sayıda insan var’    Jandarma komutanlığında gerçeği yansıtmayan bilgilerinin ortaya çıktığını belirten Eren, konuya dair aldıkları birtakım bilgiler olduğunu, ancak soruşturma gizliliği açısından bunları açıklamayacağını dile getirdi. Eren, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama benim edindiğim izlenim şudur: Narin, böylesi kapalı bir toplumda olmaması gereken bir şeye tanık olmuş ve bu nedenle de yaşamına son verilmiştir. Olayı bence köyde birbirlerini koruma adına bilen çok sayıda insan var. Dilerim ki bir çocuğun ölümüne neden olan bu korkunç, kan dondurucu olay sonuçlarıyla ortaya çıkartılır ve kimse korunmaz ama buradan şunu eklemek istiyorum, İstanbul Sözleşmesi’nin bir kere daha ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmıştır. Çünkü İstanbul Sözleşmesi’nin en önemli maddelerinden biri ‘Hiçbir örf, hiçbir adet anlayışı kadına yönelik şiddetin gerekçesi yapılamaz’ şeklindeydi. Burada Narin de bir kez daha yerleşik ahlak anlayışına kurban gitmiştir. Umarım ki Narin’in ölümü herkesi biraz daha doğru düşünmeye sevk eder.”