Mêrdîn’den seslendiler: Irkçı saldırıları kabul etmiyoruz 2024-08-19 18:56:14     MÊRDÎN - Emek ve Demokrasi Plarformu Kürtçeye ve Kürt işçilere yönelik ırkçı saldırılara dair yaptığı açıklamada, “Kürt işçilere, Kürt diline ve kültürüne yönelik ırkçı saldırıları asla kabul etmiyoruz. Tüm halkımızı bulundukları her alanda diline ve kimliğine sahip çıkmaya çağırıyoruz” denildi.    Mêrdîn Emek ve Demokrasi Platformu, Kürtçeye ve Kürt işçilere yönelik gerçekleşen ırkçı saldırılara ilişkin Karayolları Parkında basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya çok sayıda platform bileşeni katılırken, “Li hemberî karkerên kurd û zimanê kurdî êrîşên nîjadperest em qebûl nakin” yazılı pankart açıldı.    Açıklama metnini platform adına Ahmet Çelik Kürtçe olarak okudu.    ‘Kürt dili ve kültürüne yönelik saldırılar sistematikleşiyor’   Kürt işçilere ve Kürtçeye yönelik saldırıların kabul edilemez olduğuna dikkat çekilen açıklamada, mevsimlik işçi olarak çalışan Kürt öğrencilerin maruz kaldığı ırkçı saldırı hatırlatıldı. Kürtçe trafik tabelalarına, halaya, Kürt işçilere yönelik saldırıların başka bir boyuta evrildiğine işaret edilen açıklamada, “Cumhuriyetin kurucularından olan Kürt halkı yıllardır kendi toprağında yaşıyor ve ırkçı saldırılara maruz kalıyor. Ekonomik olarak geçinemeyen ve Türkiye metropollerinde çalışan Kürtlerin varlığına dahi tahammülleri yok. En temel haklardan biri olan anadilde konuşma hakkının önü alınmak isteniyor. Kürt işçilere yönelik saldırılar AKP-MHP iktidarı tarafından manipüle ediliyor. Kürt dili ve kültürüne yönelik ırkçı saldırılar giderek artıyor ve  sistematikleşiyor” denildi.    ‘Halkımızı diline sahip çıkmaya çağırıyoruz’   Hukuksuzluk ve cezasızlık politikalarının ırkçı saldırıların önünü açtığına vurgu yapılan açıklamada, “AKP-MHP hükümetinin bu politikaları toplumsal barışı bozuyor ve ırkçı saldırıların önünü açıyor. AKP-MHP iktidarının bu politikalara son vermesi gerekiyor. Mêrdîn Emek ve Demokrasi Platformu olarak, Kürt işçilere, Kürt diline ve kültürüne yönelik ırkçı saldırıları asla kabul etmiyoruz. Tüm halkımızı bulundukları her alanda diline ve kimliğine sahip çıkmaya çağırıyoruz” ifadeleri kullanıldı.    Açıklama, “Bê ziman jiyan nabe”, “Zimanê me hebûna me ye” sloganları eşliğinde son buldu.