İstanbul Sözleşmesi 3 yıl önce fesh edildi: En az bin kadın katledildi 2024-03-20 11:39:32         HABER MERKEZİ - İstanbul Sözleşmesi 3 yıl önce bugün fesh edildi. Söz konusu karar sonrası en az binden fazla kadın katledilirken kadına yönelen şiddet “kırım” boyutuna ulaştı.    AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan kararla 2011’de Meclis’te onaylanan İstanbul Sözleşmesi adıyla bilinen "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin  Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi" 2021 yılında fesh edildi. Karar 20 Mart’ta Resmi Gazete’de yayınlandı. Cemaatlerin, bir grup erkeğin ve milliyetçi grupların “aile yapısına zarar veriyor” diyerek hedef aldığı sözleşme, birçok kadın için hayati öneme sahipken, sözleşmenin feshi sonrası geçen 3 yıllık süreçte kadına yönelen şiddet “kırıma” dönüştü.  Failler yargı kararlarıyla ve iktidarın politikalarıyla daha da cesaretlendi.    Sözleşme neyi kapsıyordu?   İstanbul Sözleşmesi, imzacı devletlere, toplumsal cinsiyet eşitliği ekseninde kapsayıcı politikalar üretip uygulaması, bunu sağlamak adına daha fazla ekonomik kaynak tesis edilmesi, kadına yönelik şiddetin boyutu hakkında istatistik verilerinin toplanması ve kamuoyu ile paylaşılması, şiddeti önleyecek toplumsal zihniyet değişikliğinin yaratılması sorumluluğunu yüklemekteydi. Bu yükümlülükteki temel beklenti ve koşul bunun hiçbir şekilde ayrım yapılmadan tesis edilmesini amaçlıyordu. 12 bölüme ayrılmış, 80 maddeden oluşan Sözleşme genel olarak “Önleme, Koruma, Yargılama/Kovuşturma ve Bütüncül Politikalar/Destek Politikaları” ilkelerini savunmaktaydı.    İstanbul Sözleşmesi'nin imzalanmasına giden süreç   Diyarbakır'da yaşanan Nahide Opuz'un 1996'da açtığı boşanma davasına kadar uzanıyor İstanbul Sözleşmesi'nin başlangıcı. Nahide, 1995'te Hüseyin Opuz ile evlendi. Evlendiği günden itibaren şiddet gördü, katledilmeye çalışıldı, ölümle tehdit edildi. Polise yaptığı 36 başvuru sonuçsuz kaldı. Tutuklanmayan, şiddet faili erkek her seferinde eve geri döndü ve şiddet uygulamaya devam etti. 2002'de Nahide evi terk etmeye karar verdiğinde nakliye aracını takip eden Hüseyin Opuz, Nahide'ye yardım eden annesini öldürdü. Yargı, faili yine tutuklamadı ve Nahide’nin annesinin damadını “kışkırtarak kendi ölümüne” sebep olduğu gerekçesiyle serbest bıraktı. Serbest bırakılan fail, bu kez Nahide’nin peşine düştü. Tüm bunlar olurken, dosya 15 Temmuz 2002'de AİHM’e taşındı.   Türkiye’yi mahkûm etti    Dava dosyasını inceleyen AİHM, ilk kez kadına yönelik şiddeti, ayrı bir şiddet türü olarak ele aldı ve yine bir ilke imza atarak 9 Haziran 2009'da bir devleti bir kadını koruyamadığı için mahkûm etti. Türkiye, karar uyarınca Nahide Opuz’a tazminat ödedi ama hikâye orada bitmedi. Opuz davası, İstanbul Sözleşmesi'nin ilham kaynağı oldu, neredeyse Sözleşme'nin gerekçeli metnini oluşturdu.    3 yılda binden fazla kadın katledildi   Sözleşmenin fesh edildiği 2021 tarihinden bu yana kadına yönelik şiddet dur durak bilmeden artarken medyaya yansıyan verilere göre  binden fazla kadın katledildi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız (KCDP) Platformu verilerine göre 2021 yılında 250 kadın katledildi, 217 şüpheli ölüm yaşandı. 2022 yılında ise 334 kadın katledildi 245 şüpheli ölüm yaşandı. 2023 yılına gelindiğinde 315 kadın katledildi, 248 şüpheli ölüm yaşandı. Ajansımızın 2024 yılı verilerine göre ise Ocak’ta 27 kadın katledildi 17 şüpheli ölüm yaşandı. Şubat ayında ise 39 kadın katledildi, 15 kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Kadınların çoğu evli olduğu ya da ayrılmak istediği erkekler tarafından katledilirken katliamlarda en çok ateşli silah kullanıldı.