‘Önderliğin sesinin duyulmasını istemiyorlar’ 2024-03-02 09:06:28       Pelşin Çetinkaya   ÊLIH - Başta PKK Lideri Abdullah Öcalan ve devamında tüm Kürt halkı üzerinde sirayet eden tecride ilişkin konuşan anneler, “Önderlik olmadan hiç kimse özgür olamaz” sözlerine yer verirken Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlanana kadar mücadelelerine devam edeceklerinin altını çizdi.   İmralı Adası’nda 26 yıldır tutulan ve 36 aydır hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecrit, mutlak iletişimsizlik şeklinde sürüyor. PKK Lideri ile görüşmek için avukatları ve ailesinin yaptığı tüm başvuru ve girişimlere rağmen 36 aydır hiçbir haber alınamıyor. Tecride karşı dünyanın dört bir yanından “Abdullah Öcalan’a özgürlük Kürt sorununa siyasi çözüm” şiarıyla başlatılan hamle kapsamında eylem ve etkinlikler devam ederken, bu çerçevede Êlih’te (Batman) de tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti sürüyor.   Adalet Nöbeti tutan anneler, tecride ve eylemlerine dair konuştu.   ‘Çocuklar tecridi yaşayarak öğrendi’   PKK Lideri Abdullah Öcalan ile muhataplığın sağlanmamasına dikkat çeken Elif Tulukmur, “Her şeyin anahtarı Önderliğin elinde. Barışın, bu kavganın çözümü ve güzelliğin anahtarı Önderliğin elinde. Bir muhatap olsaydı ve Önderliği gidip dinleseydi o zaman herkes özgür olurdu. Onunla konuşacak-görüşecek vicdan sahibi ve bu savaşa yeter diyecek kimse yok” ifadelerini kullandı. Çocuklarının tecritten bahsetmemelerine rağmen tecridi bildiklerini dile getiren Elif, “Ambulans geçerken bile ‘Polis geldi, polis geldi’ diyerek korkup eve kaçıyorlar. Tecrit o çocuğun üzerinde de var. Biz çocuklarımıza tecritten hiç bahsetmedik ama göre göre artık onlar da tecridin ne olduğunu anlıyorlar. Bu iyi bir şey midir? Çocuklarımız daha şimdiden psikolojik olarak rahat değil. Çocuklarımız şimdiden tutsak. Hepimiz birlik olacağız” dedi.   ‘Hakkımızın olmasını istiyoruz’   Tecridin açlık, ölüm ve işkence olduğunu belirten Huriye Acar, tecridin kaldırılması talebini dile getirdi. Huriye, “Biz kimsenin ölmesini istemiyoruz. Önderliğin ve tutsaklarımızın üstündeki tecridin bir an önce kalmasını istiyoruz. Bu tecrit tüm yurdumuzun, evimizin ve şahsımızın üzerindedir. Birlik istiyoruz. Biz de bir halkız ve hakkımızın olmasını istiyoruz. Önderliğin üzerindeki tecrit kalkarsa bizim üzerimizdeki tecrit de kalkar” ifadelerini kullandı.   ‘Sesinin duyulmasını istemiyorlar’   “Önderlik adalet dağıdır” diyen Herdem Koçer, Kürt halkına birlik çağrısı yaparak, “Önderlik adalet dağı gibi bir insandır. Biz o kadar umutluyuz ki o dünyaya barışı ve özgürlüğü getirecek. Adil olduğu için sesinin duyulmasını istemiyorlar. Eğer sesi dünyaya duyulsaydı şimdi biz bu halde olmayacaktık. Her şeyimiz Önderlik ile başlıyor” sözlerine yer verdi. Güney Kurdistan’daki Barzani ailesine değinen Herdem, şunları kaydetti: “Güney Kurdistan kurulduğunda Mesut Barzani ‘Bütün Kürtlerin yeri yanımda var’ demişti ama aksine Kürtlerin onun yanında yeri yok, Erdoğan’ın yeri var. Mesut Barzani Kürt’tür ama bir Kürt kadınına bile tahammülü yok. Ülkesinde bir Kürt kadın olsa götürüp Türk devletine teslim edip öldürtüyor. Ben onu Kürt olarak görmüyorum. Bu konuda eleştiriyorum. O Kürtlüğünden utansın.”   ‘Tecrit karşısında nasıl rahat uyuyabiliyorlar’   Tecrit karşısındaki sessizliği eleştiren Şükran Akkurt da, “Herkes gibi tecridin bir an önce kırılmasını istiyorum. Önderlik üzerinde tecrit kırılmadıkça bizim üzerimizde de kırılmayacaktır. Bu tecritten bütün dünyanın haberi var. Bu sorunu çözmek isteseler çözebilirler. Biz adalet için oturuyoruz. Onlar da bizimle birlik olsun bu tecridi kıralım, açlık grevini sonlandıralım. Önderlikten bir haber alınana kadar hiçbir şey gerçekleşmez. İnsanlar tecridi görmelerine rağmen boğazlarından nasıl ekmek geçiyor, nasıl rahat uyuyabiliyorlar” diye sordu.