Filiz Zeyrek 

 

ADANA - "Eşimin vereceği 3 kuruşa kendimi mecbur bırakmadım" diyen Gülcan Karakaya, her gün pazara çıkarak evinde hazırladığı şeker pancarını satıyor. 

 

Şeker fabrikalarının satışının gündemde olduğu şu günlerde doğal şekere nasıl ulaşacağını düşünenler için Adana'da bir adres var. Çukurova'da kurulan pazarlara kendi hazırladığı şeker pancarını getiren Gülcan Karakaya (62) adeta şifa dağıtıyor. 

 

'Hem ev işi yapıyorum hem de pancarları hazırlıyorum'

 

Kendi yaşamını hiçbir zaman evlendiği erkeğe teslim etmeyen Gülcan, "Kendimi onun gelirine ve bana vereceği bir kaç kuruşa mecbur bırakmadım" diyor. Yıllarca hem dışarda hem evde büyük bir emek harcayan, çocuklarını yetiştiren Gülcan, çalışmanın kendisini güçlendirdiğini vurguluyor. 15 yıldır çalışan Gülcan, bir gününü şöyle anlatıyor: "Saat 07.00'de akşamdan hazırladığım şeker pancarlarını alp pazara geliyorum. Her gün çıkıyorum ama farklı semtlere kurulmuş pazarlara gidiyorum. Pazar nerede kurulduysa o gün oraya gidiyorum. İşimi çok seviyorum çünkü beni her anlamda mutlu ediyor. Genellikle öğleden sonra eve gidiyorum. Evde ev işlerinin yanı sıra bir de pancarımı temizleyip haşlıyorum. Ben tüm işlemleriyle uğraşıyorum çünkü bu benim işim ve ben gelirimi bu işten kazanıyorum. Gerçekten işe gitmek bana ve sağlığıma çok iyi geliyor. Sattığım bu pancar hem organik hem şifa niyetine çok yaralı bir bitki. Böbrek, şeker, astım gibi hastalıklarda kullanan bir bitki ve bu hastaların genellikle tercihi oluyor." 

 

'Ürettikçe güçleniyoruz'

 

Bütün kadınlara tüm zorluklara rağmen kendi yaşamını kurmasını tavsiye eden Gülcan, "Kadınlar ürettikçe daha çok güçlü oluyor. Bu yüzden işimi çok seviyorum ve çalışmak beni mutlu ediyor. Evet çok zorlanıyorum, çok yoruluyorum. Daha iyi şartlarda çalışmak ve yaşamak hepimizin hakkı ama erkeğin eline de hayatımızı bırakmıyoruz" diyor.