Mercimek tarlalarının geliri giderleri karşılamıyor

  • 09:04 22 Haziran 2023
  • Emek/Ekonomi
 
 
Rojda Aydın
 
AMED - Gêl’in Elîbegan köyünde kadınlar mercimek yetiştirme aşamalarının zahmetini anlatırken, onca iş yüküne karşı karın zararı karşılamadığını söylüyor. 
 
Kurdistan’ın Amed, Mêrdin ve Riha kentlerinde yetişen mercimek sofralara gelene dek büyük bir emek sürecinden geçiyor. 25 ila -30 derecelerinde ekilmesi gereken mercimek tohumlarının çimlenmesi için 4-5 derecelerindeki hava sıcaklığına ihtiyaç var. Kuru şartlarda yetiştirilebilen mercimek, bu nedenle çok sulama istemez, hatta fazla sulama ekine zarar da veriyor. Ancak aşırı kurak geçen dönemlerde 1-2 kere sulanabilen mercimek, yetişme sürecini 6-7 ayda tamamlıyor. Amed’in Gêl (Eğil) ilçesine bağlı Elîbegan köyünde de kadınların tarlalardaki emeği, mercimeğin ne kadar büyük bir emekle üretildiğini gösteriyor. Kadınlar, mercimeğin yetişme sürecine ve verdikleri emeği anlatıyor.
 
17 yıldır mercimek ekimi yapıyorlar
 
Yaklaşık 17 yıldır mercimek ektiklerini söyleyen Fatma Özakdeniz, mercimeğe nasıl emek verdiklerini anlattı. Fatma, “İlk olarak sonbaharda mercimeği toprağa atıyoruz, sonra traktörle tarlayı sürüyoruz. Ardından gübreliyoruz ve yine toprağı traktörle sürüyoruz ki daha verimli olsun. Yaz aylarında mercimeklerimiz toplama aşamasına gelince batöz ile tarlayı biçip, elle toplayıp, traktörlerle depolara götürüyoruz. Depoda da mercimekleri torbalardan boşaltıp kurutuyoruz” diyor.
 
Harcamaların haddi hesabı yok!
 
Mercimek toplamanın zorluklarına değinen Fatma, şunları söylüyor: “İşin zorluklarını anlatmaya kalksam bitmez. Hem maddi olarak büyük zorluklar çekiyoruz hem de insan gücü olarak zorluklar yaşıyoruz. Düşünün traktörün her aşamasına ücret ödüyoruz. Traktör dönüm başı 150 TL alıyor. Ayrıca diyelim ki bir günde 4 kişi çalışmaya gelirse toplama 2 bin TL ödüyoruz. Karımız zararımızı karşılamıyor. Bunca zahmetimize değmiyor ama yapabileceğimiz bir şey yok. Şimdiye dek 20 bin TL giderimiz oldu kim bilir daha ne kadar harcayacağız.”
Sabahın erken saatlerinde ‘mesaileri’ başlıyor
 
Aysu Özakdeniz de mercimek yetiştiriciliğinin, bilindiğinden daha zahmetli olduğunu vurguluyor. Sabahın erken saatlerinde uyanarak hayvanlarına baktığını belirten Fatma, “Saat 05.00’te uyanıp hayvanlara yemini, suyunu veriyorum. Süt sağıyorum, kaynatıyorum, yoğurt ve peynir yapıyorum. Çok erken uyandığımdan biraz uyuyup bu defa mercimek tarlasına geliyorum. Mercimek toplama işine koyuluyorum. Akşam eve gidince tekrar ev işleri ve hayvanlara bakıyorum” ifadelerini kullanıyor. Aysu, tüm işlerin zorlayıcı olduğunu, ancak mercimek toplama süreci nedeniyle yüksek oranda güneşe maruz kaldığını, ağrı çektiğini dile getiriyor.
 
Mercimeğin gelirinin çok fazla olmadığına dikkat çeken Aysu, büyük yükün kadınlara düştüğünün altını çiziyor.