Sema Çağlak 

 

ŞIRNEX - Seçimlerden sonra ekonomik krizin giderek daha da kötüleştiğini belirten Hezexliler, artık pazara ve markete gidip bir şey alamadıklarını bunun nedeninin de bütçenin savaşa ayrılması olduğunu, savaş devam ettiği sürece de giderek kötüleşeceğini söyledi. 

 

Seçim sonrası ekonomik kriz derinleşirken art arda gelen zamlar yurttaşların temel yaşam malzemelerine dahi ulaşmamalarına neden oluyor. Şirnex’in (Şırnak) Hezex (idil) ilçesindeki yurttaşlar ekonomik kriz ve zamlara ilişkin düşüncelerini paylaştı. 

 

‘Ne satabiliyorum ne de müşteri alabiliyor’

 

Pazarda peynir satarak geçimini sağlamaya çalışan Dersim Özkaplan, durumlarının giderek kötüleştiğini belirtti. Dersim, “Biz koçeriz. Hayvanlarımızı besleyerek geçimimizi sağlıyoruz. Hespist köyünde yaptığım peynirleri pazara getirim satana kadar çok zorluk yaşıyorum. Şu anda en ucuz şey peynir gibi görünüyor. Peynirin kilosunun 95 liradan satıyorum. Müşteri geldiğinde fiyatını söylüyorum ama onlara fazla geliyor ve alamıyorlar. Krizden dolayı ne ben satabiliyorum ne de müşteriler alabiliyor. Koyunlarımızı besliyoruz ve sadece yazın yaptığımız peynirleri satabiliyoruz. Ancak emeğimiz çok ucuz. Bir haftada ancak bir lira kazanabiliyoruz. O da bazen oluyor bazen de olmuyor. Evde 10 kişiyiz ve geçimimizi de koyunlarımızla sağlamaya çalışıyoruz. Başka geçim kaynağımız yok. Durumumuz giderek ağırlaşıyor” dedi. 

 

İnsanlar çocuklarına artık ekmek alamıyor

 

Kıymet Ecer de Türk parasının değerinin kalmadığını belirterek bunun zorluğunu da en çok yoksulların çektiğini söyledi. Kıymet şunları dile getirdi: “Zaten şimdiye kadar bir kriz vardı. Krizden dolayı pazara dahi gidip kendimiz için 2 kilo patlıcan alamıyoruz. Dolar ve Euro giderek yükseliyor bu da yoksulları etkiliyor. İnsanlar artık çocuklarına ekmek alamıyor. Ne faturalarını yatırabiliyorlar, ne kiralarını verebiliyorlar ne de çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Daha önceleri 50 liraya Pazar alışverişimizi yapabiliyorduk ancak şu anda 50 lira hiçbir şeye yaramıyor. Türk parası çok değersizleşti. Zaten tavuk eti hiç alınamıyor. Geçen yıl insanlar et alamıyordu bu yıl tavuk eti bile alamıyor.” 

 

‘Ekonomik krizin nedeni savaş’

 

Yaşanan ekonomik krizin nedeninin savaşa aktarılan sütçe olduğunu belirten Kıymet, “Tüm paraları silah ve mermilere veriyorlar. Halkı bu kıtlıkla yüz yüze bırakıyorlar. Seçimde de o aslında kazanamadı ama zorla kazandı. Halk bu iktidarı istemedi ancak baskı ile iktidarı bırakmadı. Eğer bu savaş olmasaydı ekonomik kriz de olmazdı. Tüm paraları çetelere, koruculara ve mermiye veriyorlar. Bu savaş sona ermediği ve barış gelmediği sürece bu kriz ve kaos da son bulmaz. Halkımız bu krize asla mecbur değil. Hiç kimse bu krizi kabul etmemeli ve ayağa kalkmalı. Çünkü huzur bırakmadılar. İş de olmadığı için her kes yönünü Avrupa’ya veriyor, göç ediyor. Bu sorunları konuşanlar ha göz altına alınıyor ya da tutuklama ili korkutuluyor” ifadelerini kullandı. 

 

‘Eve eli boş dönüyoruz’

 

Artık pazar ve marketlere gidemediklerini  dile getiren Feyruz Fayulin ise “Durumumuz giderek kötüleşiyor. Geçen yıl her şey pahalı, perişan olduk diyorduk. Ama şimdiki durum iki kat daha kötü. Çok zorluk çekiyoruz. Şimdi her şey pahalı. Pazar ve marketlere gidemiyoruz. Önceleri hiç olmazsa poşetlerimizi pazarda doldurabiliyorduk ancak şimdi eve eli boş dönüyoruz” sözleri ile durumlarının giderek kötüleştiğini vurguladı. 

 

‘Pazara gidemiyoruz’

 

Ekmek ve yağın özellikle pahalandığını belirten Fetma Bedek de, “Her şey ateş gibi. Bir teneke yağa bakıyoruz fiyatı bin lira olmuş. Bu şartlarda nasıl geçimimizi sağlayalım. Artık pazara gidemiyoruz. Paranın kıymeti kalmadı. Ekonomi yere çakılmış” dedi. 

 

Seçimden sonra daha da kötüleşti

 

Meryem Erdem de “Zulüm arttıkça ekonomi de kötüleşiyor. Kimse bir şey yapamıyor, günden güne de kötüleşiyor. Seçim sonrası durumumuz giderek kötüleşti. Yiyecek götüremiyoruz evimize” sözleri ile  seçim sonrası durumun giderek kötüleştiğine dikkat çekti.