Hêlîn Asmîn

 

ŞEHBA - Şehba’ya bağlı Fafînê ilçesine göç etmek zorunda bırakılan kadınlar, Efrîn’in topraklarının daha verimli olduğunu ve zeytinlerin de çok iyi olduğunu hatırlatıyor. Kadınlar, geçinebilmek için Şehba’da topladıkları zeytinlerin hem iyi olmadığını hem de bu yıl az olduğunu söylüyor. 

 

Türkiye ve desteklediği grupların 18 Mart 2018’de Efrîn’e yönelik saldırısıyla beraber kadın ve çocuklarında olduğu binlerce kişinin katledildi, yaralandı ve göç ettirildi. Diğer yandan evlerin de talan edildiği halka ait malların da gasp edildiği kantonun gelir kaynağı olan zeytinlikler de bu saldırıyla hedef alındı. Efrîn’de gasp edilen zeytin ağaçlarının bir kısmı kesilirken, geri kalanı ise ticaret amacıyla kullanılmaya devam ediliyor. 

 

Her yıl ekim ayının gelmesiyle birlikte zeytinler toplanmaya başlanırken Efrîn’e yönelik saldırılar nedeniyle göç ederek Şehba’ya bağlı Fafînê ilçesine yerleşen kadınlar, saldırıların üzerinden geçen 3 yıllık süre zarfında tüm zorluklara rağmen yaşamlarını sürdürmeye devam ediyor. 

 

'Geçimimizi sağlamak için zeytin topluyoruz'

 

Eyde Ebdirahman, daha önce Efrîn’de zeytin topladıklarını şimdi de aynı işi Fafînê’de yaptıklarını ifade ediyor. Eyde, “Evimizin geçimini sağlamak için her sene zeytin toplardık. Fakat çoğunlukla şimdi kadınlar evinde oturmak zorundalar, çünkü ağaçları yok. Buradaki halkımızın çoğunluğu işsiz ve çalışacak iş koşulları yok. Geçimimizi sağlamak için başkasının yanında zeytin toplamak zorunda kalıyoruz. Aileler bir araya gelir ve zeytin toplamaya gideriz. Efrîn toprağında taş çok azdı fakat buranın toprağını hem sarı hem de taş çok fazla olduğundan dolayı zeytinleri iyi değil. Olan zeytinler ise küçük, Efrîn’de her bir ağaçtan dört çuval toplardık. Fakat şimdi yarım torba dahi toplayamıyoruz” diye belirtiyor. 

 

‘Günde altı saat çalışıyoruz’ 

 

Zor koşullarda çalıştıklarını söyleyen Eyde, şunları dile getiriyor: “Biz şimdi burada 4 grubuz. Herkes kendi grubundan sorumlu, benim grubumda 13 kişi çalışıyor. Sabah saat 06.00’da işe başlıyoruz öğlen 12.00’ye bazen de 15.00’e kadar çalışıyoruz. Günde yaklaşık 6 saat çalışıyoruz ve 6 bin lira alıyoruz. Zor koşullarda yaşamınızı sürdürüyoruz.”

 

‘Efrîn güzeldi’

 

Topladıkları zeytinlerden zeytinyağı çıkardıklarını kaydeden Hatîce Hebeş, “Bir haftadır burada zeytin toplamaya geldik. Topladığımız zeytinleri, fabrikaya götürerek zeytinyağı çıkarıyoruz ve buradaki halk kendi geçimini sağlayamadığı için paylaşıyoruz. Umudumuz, bir gün Efrîn’e dönerek kendi topraklarımızda yaşamak. Çünkü Efrîn çok güzeldi, olanakları çok fazlaydı ve doğası çok güzeldi. Her türlü ürün orada yetişiyordu. Her tarafı üzüm ve zeytinliklerle doluydu” diye ifade ediyor. 

 

‘Bu sene zeytin az’

 

Zeytinlerin bu yıl azaldığını dile getiren Fatima Hebeş ise şu sözlere yer veriyor: “Bu sene zeytin çok az olduğu için istediğimiz verimi elde edemedik. Bir hafta buradaki zeytinleri topladık. Burada farklı isim ve kalitede zeytinler var. Fakat en iyisi zeytinyağı için toplanan zeytinler. Ayrıca Xilo diye zeytin var. Onları da farklı bir şekilde hazırlayıp tüketiyoruz. Zeytinyağı için olanları fabrikaya gönderiyoruz. Onlardan Xilo adlı zeytinleri ise çekirdeklerinden ayırıp içerisine yağ ve biber koyarak tüketiyoruz. Yeşil zeytinleri ayrıca yağmurda bırakıp siyaha dönüşmesini bekliyoruz. Siyah zeytinlere de ‘Etûn’ diyoruz.”