Ev emekçisi kadınlar: 18 yıldır devlet tok, biz açız

  • 09:03 17 Ocak 2021
  • Emek/Ekonomi
VAN - Derinleşen ekonomik krizin AKP’nin 18 yıllık politikalarının bir sonucu olduğunu söyleyen ev emekçisi kadınlar, “Devlet tok, biz açız. Benim, evimde aç olduğumu biliyor mu? Zeytin alıyoruz peynir yok, peynir alıyoruz ekmek yok” diyor. Kadınlar ayrıca, “Hükümetin değişmesini istiyoruz” diye ekliyor. 
 
Koronavirüs (Covid-19) pandemisiyle beraber derinleşen ekonomik kriz, yurttaşları her açıdan etkilemeye devam ediyor. Bir yandan elektrik, su ve doğalgaz başta olmak üzere temel ihtiyaçlara yönelik zamlar, üretimin olmaması,  artan pahalılık yurttaşların da geçimini giderek zorlaştırıyor. Ev emekçisi kadınlar ise krizin etkilerini daha derinden hissediyor. Yoksulluğun giderek artmasının nedenini, AKP’nin 18 yıllık politikalarına bağlayan kadınlar tepkili. 
 
‘Her yıl geçen yıllardan daha kötü oluyor’
 
Hakkari’nin Çukurca ilçesinden devletin baskı politikalarından dolayı Van’a göç eden Ayşe Demir, pandemi sürecinde her şeye zam yapıldığını belirterek, devletin kendilerine “zulüm” uyguladığını söylüyor. Ayşe, “Biz sadece hakkımızı soruyoruz. Dünyanın her yerinde insanlar hak sahibi, neden burada biz hak sahibi değiliz? Biz sadece düzgün bir yaşam istiyoruz. Bu devlet bizi rezil etti. Bu devletin 18 yıldır bize yaptığı tek şey kötülük onun dışında iyi bir şey yaptıklarını görmedik. Her yıl geçen yıldan daha kötü oluyor. Birlikte yaşayacağımız bir hayat istiyoruz. Birlikte bir yaşam sürdürmek istiyoruz. Gün geçtikçe kriz derinleşiyor. Bizi köylerimizden buraya getirdiler. Bizim burada ne arsamız var ne düzgün bir işimiz. İş olmadığı için çocuklarımıza ne vereceğiz? Biz ne yapacağız? Kendi topraklarımızı bırakıp buraya sadece bir elbiseyle getirildik. Bizim eskiden hayvanlarımız vardı toprakları bize aitti yaşamız çok güzeldi” diyerek yaşadıklarını özetliyor. 
 
‘Devletin ne yaşadığımdan haberi yok’
 
“Devlet benim evimde aç olduğumu biliyor mu?” diye soran Fatma Duman ise artan pahalılığın etkilerini derinden yaşadıklarına işaret ediyor. Fatma, “Devletin nasıl yaşadığımızdan haberi yok. Devlet tok biz açız. Ben elektrik parasını ödeyemiyorum. Erzak mı alayım yoksa elektriğe suya mı vereyim. İstediğim gibi erzak alamıyorum, çünkü her şey pahalı. Zar zor geçinebiliyorum. Biz iki kişiyiz bu kadar zorlanıyoruz, peki, diğerleri ne yapsın?  Çocuğu olan insanlar nasıl geçinsin. 18 yıldır bu devlet bizim için hiçbir şey yapmadı. Kendileri için yaptı. ‘Kürt kardeşim’ diyor ama hiçbir şey de yapmıyor. Devlet bizim için 1 TL bile vermez. Her şeyi kendi cebimizden veriyoruz. Nasıl böyle bir yaşam sürdürelim. Zeytin alıyoruz peynir yok, peynir alıyoruz ekmek yok. Herkesin evi var ama evin içinde ne olup bittiğini kimse bilemez. Devletin keyfi yerinde parası var” sözleriyle tepkisini dile getiriyor. 
 
‘Eskiden bir şey alabiliyordum ama şimdi alamıyorum‘
 
Meryem Duman ise son dönemde özellikle temel ihtiyaçlara yönelik zamlara dikkat çekerek, “Bana elektrik faturası çok geliyor. Ama o kadar yakmıyorum bile. Eşim çalışmıyor benim 5 tane çocuğum var ne yapacağım? Evimde yiyecek konusunda idare etmeye çalışıyorum. Devlet Kürtler için hiçbir şey yapmadı. Eskiden mutfağıma kötü olsa da bir şey alıyordum. Ama şimdi alamıyorum” diyor. 
 
‘Hepimiz perişan durumayız’
 
Ekonomik krizle birlikte artan işsizliğe değinen Makbule Deniz de, “Hepimiz perişan durumdayız. İş olmadığı için hiçbir şey ödeyemiyoruz. Devlet hiçbir yardımda bulunmuyor. Çocuğumun dershane parasını dahi karşılayamıyorum. 18 yıldır destek diye bir şey görmedik. İnsanlar krizde, artık hiçbir şey beklemiyor. Hükümetin değişmesini istiyoruz” diye belirtiyor.