Kadınlar direnişi evden fabrika önüne taşıdılar

  • 09:07 14 Aralık 2020
  • Emek/Ekonomi
İSTANBUL - Haramidere Sinbo fabrikası işçisi üç kadın sendikalı oldukları için ücretsiz izne çıkarılarak fabrikadan uzaklaştırıldı. Sinbo Direnişçisi kadınlar, patronların ücretsiz izin saldırısı ile karşı karşıya olduklarını belirterek, “Ücretsiz izin bir hak gaspıdır. Hem fabrika içerisinde hem de direniş çadırında mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
 
Koronavirüs(Kovid-19) sürecinde işsizlik ve yoksulluk giderek derinleşmekte. Pandeminin kadınları eve kapatmasıyla birlikte kadına yönelik ekonomik şiddet daha da görünür hale geldi. Devrimci İşçi Konfederasyonu(DİSK) Araştırma Merkezi verilerine göre, işbaşındaki kadınların sayısı Mart 2019’da 8 milyon 663 bin iken Mart 2020’de 1 milyon 818 bin azalarak, 6 milyon 845 bin oldu. İşbaşında olan kadınların sayısı bir yılda yüzde 21 oranında azalma gösterdi. Kadın işçiler işyerlerinde mobbing, taciz ve ağır çalışma koşullarına maruz kalırken şimdi de ücretsiz izin tehdidiyle karşı karşıya bırakılıyor.
 
Pandeminin patronlara verdiği ücretsiz izin fırsatçılığı ile kadınlar yeniden özel alan kıskacına sıkıştırılmaya çalışılıyor. İstanbul’da bulunan Haramidere Sinbo fabrikasında çalışan 3 kadın işçi de sendikalı olmalarından dolayı 11 Eylül’de fabrikadan uzaklaştırılarak ücretsiz izne çıkarıldı. Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS) üyeleri Dilbent Türker, Hüsne Kurulay ve Kardelen Çelik direnişlerini sokağa taşıyarak fabrika önünde 20 günü aşkın süredir çadır direnişindeler.
 
‘Fabrikadan uzaklaştırıldık’
 
Patronların pandemiyi fırsata çevirdiğini kaydeden direnişte olan Dilbent Türker, “Pandemi sürecinde patronların ücretsiz izin saldırısıyla karşılaştık. Sendikalı olduğumuz için 6 işçi ücretsiz izne çıkarılarak fabrikadan uzaklaştırıldık. Fabrika bizden sonra 100’e yakın işçi alımı yapmış. Bizlerin ise ücretsiz izin süresi uzatıldı” dedi. Dilbent, ücretsiz iznin hak gaspı olduğuna dikkat çekti.
 
‘Fabrikada da çadırda da direnişteyiz’
 
Sinbo Fabrikası içerisinde kadın işçilere yönelik mobbinge, tacize ve kötü çalışma koşullarına karşı sendikal faaliyet yürüttüklerini belirten Dilbent, fabrika da kadın işçilerin tacize, mobbinge maruz kaldığını buna karşı olarak hem fabrika içerisinde hem de direniş çadırında kadınlar en önde mücadele edeceğini vurguladı.
 
‘Sadece sendikalıların izne çıkarılması sendikalılara yönelik saldırıdır’
 
Hüsne Kurulay, 11 Eylül’de patronları tarafından koronavirüs (Covid-19) bahanesiyle ücretsiz izne çıkarıldıklarını ifade ederek, “ Sadece altı işçi ücretsiz izne çıkarıldık ve hepimiz sendikalıyız. Bu sendikalara yönelik bir saldırıdır” dedi. Hüsne ücretsiz izinlerinin 17 Kasım’a kadar uzatılmasıyla hukuki olarak mücadele sürecini başlattıklarını  söyldi.  2 ay daha uzatılan izinlere karşı fabrika önünde direniş çadırı kurduklarını dile getiren Hüsne, “Ücretsiz izin kaldırılana kadar taleplerimiz karşılanan kadar, kararlılıkla mücadele etmeye edeceğiz” dedi.
 
‘İnsanca yaşamak istiyoruz’
 
Kardelen Çelik ise izne çıkarılmayı kabul etmediğini söylemesine rağmen ücretsiz izne çıkarıldığını kaydetti. Kardelen, “ 4 aydır ücretsiz izindeyiz bizde grev yapmayı düşündük. Sadece bizim değil bütün fabrikaların sesi olmak için direnişteyiz. İşçi kadınlar olarak insanca yaşamak, çalışmak istiyoruz. Mücadele etmekten vazgeçmiyoruz” şeklinde konuştu.