‘OHAL ile birlikte mobbing 3 kat arttı’ 2018-05-04 09:03:11   Duygu Ciniviz   DİYARBAKIR - SES Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Gönül Adıbelli, OHAL ile birlikte mobbingin 3 kat arttığını belirterek, "Başka sendikalardan üyelerimize 'bizim sendikamıza gel' diyerek baskı ve tehdit yapılıyor. Mobbinge karşı örgütlü mücadele şart” dedi.    İş yaşamında şiddet, ayrımcılık ve mobbing (iş yerinde psikolojik taciz) yaygın bir sorun olarak görülüyor. Birçok kadın, işyerlerinde olumsuz tutum, davranışa, şiddete, baskı ve hakarete maruz kalıyor. Olağanüstü Hâl (OHAL) ile "denetim" kıskacına alınan çalışanlar bir de bu yüzden baskı altında. SES Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Gönül Adıbelli, mobbingin bir şiddet ve baskı aracı olduğunu belirterek, "Aynı zamanda bir taciz yöntemidir. Çünkü mobbing ile birey toplumdan uzaklaştırılmak istenilmekte ve aynı zamanda özgüven kaybetmesine neden olmaktadır" dedi.   'En fazla mobbing eğitim ve sağlık alanlarında'   Kadınların çalışma yaşamlarında mobbinge sıklıkla maruz kaldıklarının altını çizen Gönül, bu uygulama ile kadınların çalışma yaşamından uzaklaştırılmasının hedeflendiğini söyledi. Gönül, "İş kolu açısından eğitim ve sağlık sektöründe sıklıkla kadınlar mobbinge maruz kalıyor. Bu daha çok sağlık ve eğitim sektöründe karşımıza çıkıyor. Örgütlü değilseniz ya da örgütlü olduğunuz alanlarda nasıl karşı çıkacağınızı bilmiyorsanız ve hakkınızın olduğunu bilmiyorsanız daha fazla mobbinge maruz kalmanıza sebep oluyor. Bir kadın istenmeyen bir yerde çok rahatlıkla çalıştırılıyor. 'Bu benim alanım ya da görevim ve sorumluluğum değildir' dediği takdirde rahatlıkla tehdide maruz kalabiliyor" diye konuştu.     'Psikolojik baskı söz konusu'   OHAL ile birlikte mobbingin 2-3 kat arttığını vurgulayan Gönül, iktidarın insanlar arasında korkuyu yaymaya çalıştığı dile getirdi. Sendika çalışanlarına yönelik baskının farkında olduklarını belirten Gönül, "Yaklaşık bir aydır örgütlenme çalışmaları kapsamında üyelerimizin bulunduğu iş yerlerini geziyoruz. Üyelerimiz ile yaptığımız görüşmelerde, psikolojik baskıya maruz kaldıklarını fark ettik. Yine OHAL ile birlikte farklı sendikalardan üyelerimize yönelik 'bizim sendikamıza gel' yönünde baskı oluşturuluyor,  üyelerimize 'gelmediğin takdirde kötü şartlarda çalıştırırım' yönünde tehditler alıyor. Bunun da mobbing olduğunu düşünüyoruz ve çalışma alanlarında bu yönlü bir denetim mekanizması oluşturmaya çalışıyorlar.  Oluşturulan bu psikolojik durum içerisinde insanlar arasında korkuyu yaymaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.   'Cesaret güzel bir gelecek getirir'   Mobbinge karşı örgütlü olmak ve sessiz kalmamak gerektiğini vurgulayan Gönel, bu tür durumlarda sendika avukatlarının da sürecin takipçisi olduğunu aktardı. Gönül, "Bir kez daha belirtmek gerekir ki korkmayalım, cesaretli olalım. Korku gerçekten bizim geleceğimizi ipotek altına alır. Cesaret beraberinde güzel bir gelecek getirecek bizlere" dedi.    Mobbing Nedir?   Mobbing; iş yerindeki duygusal taciz, psikolojik şiddet, dışlama, aşağılama, rahatsız etme, çalışma motivasyonu ve özgüvenini kırma ve mutsuz etme gibi pek çok davranışı kapsıyor. Mobbing kavramı ilk kez 1984'de İsveç'te "İş Hayatında Güvenlik ve Sağlık" konulu bir rapor kapsamında Prof. Heinz Leymann tarafından kullanıldı. Heinz Leymann, 1980'li yıllarda mobbing terimini iş hayatındaki baskı, şiddet ve yıldırma hareketlerini tanımlamak için kullanmıştır. Heinz Leymann mobing uygulayan kişileri, aşırı kontrolcü, korkak, nevrotik ve iktidar açlığı olan kişiler olarak tanımlıyor.